Suriyeli eşcinsel İstanbul'da kafası kesilerek öldürüldü

İstanbul'da daha önce kaçırılıp tecavüze uğrayan eşcinsel Suriyeli Wisam Sankari, kafası kesilmiş halde bulundu. Arkadaşları, Wisam'ı üstündeki pantolondan teşhis edebildiğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Bir yıldır İstanbul'da yaşayan eşcinsel Suriyeli mülteci Muhammed Wisam Sankari, geçen hafta Yenikapı’da kafası kesilmiş halde bulundu. Çok sayıda bıçak darbesiyle öldürülen Wisam’ı arkadaşları pantolonundan teşhis edebildi.

30 Temmuz gecesi Aksaray’daki evinden çıktıktan bir gün sonra Yenikapı’da cesedi bulunan Sankari'nin ölümünün ardından henüz yakalanan olmadı. Bedeni tanınmaz hale gelen Wisam'ın, daha önce kalabalık bir erkek grubu tarafından kaçırılıp tecavüze uğradığı, bu yüzden mülteci olarak başka bir ülkeye gitmeye çalıştığı iddia edildi. Wisam’ın ev arkadaşları Rayan, Görkem ve Diya hem Wisam’ın yaşadıklarını, hem de Türkiye’deki LGBTİ mülteci ve mültecilerin sorunlarını KaosGL.org’a anlattılar.

KAÇIRILIP TECAVÜZE UĞRAMIŞ

Kaos GL'den Yıldız Tar'ın haberine göre, Wisam’ı bir senedir tanıyan ev arkadaşı Rayan, “Son zamanlarda çok güvensizdi. Ne olduğunu sorduğumuzda bize çok anlatmıyordu” dedi ve Wisam’ın tehdit edildiğini ve daha önce de kaçırıldığını anlattı. Yaşadıkları yerde, Aksaray’da sokakta yürürken bile zorlandıklarını; birkaç kez bıçaklı kalabalık erkek grubunun kendilerini tehdit ettiğini, tecavüz etmek istediğini söyledi. Rayan’ın anlattıklarına Göre Wisam’ın başına gelenler şöyle:

“Daha önce başka bir evde kalıyorduk ve sırf gey olduğumuz için o evden çıkmak zorunda kaldık. Çevredeki insanlar sürekli bize bakıyordu. Bundan beş ay önce de Fatih civarında bir grup Wisam’ı kaçırdı. Arabayla ormanlık bir yere götürdüler, dövdüler, tecavüz ettiler. Öldüreceklerdi hatta ama Wisam kendini yola atarak canını kurtardı. Şikayet ettik Emniyet’e ama hiçbir şey çıkmadı.”

'PANTOLONDAN TANIYABİLDİK'

Wisam'ın cesedini teşhis eden arkadaşlarından Görkem de, şunları anlattı:

“30 Temmuz Cumartesi gecesi Wisam evden dışarı çıktı. Çevreden gelen tehditlerden dolayı tedirgindik zaten. Gitmemesini söyledik ama bir 15-20 dakikalığına sokağa çıktığını söyledi. Tüm gece eve gelmedi. Ertesi gün de Wisam’a ulaşamayınca panik olduk. Sığınmacı ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği’ne (SGDD-ASAM) gittik. Bizi Fatih Emniyet Müdürlüğü’ne yönlendirdiler. Emniyet’e nasıl gideceğimizi, ne diyeceğimizi bile bilmiyorduk. Pazar akşamı polis aradı. Rayan’la birlikte Yenikapı’ya gittik. Wisam’ı vahşice kesmişler. Öyle bir vahşilik ki içinde iki bıçak kırılmış. Kafasını kesmişler. Bedeninin üst kısmı tanınmaz haldeydi, iç organları dışarı çıkmıştı. Giydiği pantolondan tanıyabildik arkadaşımızı.”

'KORKUYORUZ, KİMSE KORUMUYOR'

Diya ise Wisam’ın ölümünden sonra “Sıra hangimizde” korkusuyla yaşadıklarını, sokağa çıkmaya bile çekindiklerini söyledi:

“Çok korkuyorum. Sokakta herkes bana bakıyor gibi hissediyorum. Ben de daha önce 2 kez kaçırılmıştım. Çerkezköy’de bıraktılar beni eve zor döndüm bir seferinde. BM’ye gittim kimliğim için ona bile cevap gelmedi. Kimse bizle ilgilenmiyor. Herkes sadece konuşuyor. Telefondan tehditler alıyorum. Sakin konuşuyorum ki başıma bir iş gelmesin. Suriyeli ya da Türkiyeli fark etmez, eşcinselsen herkesin hedefindesin. Senden seks istiyorlar, istemeyince peşine takılıyorlar. Kimliğim bile yok, kim beni niye korusun? Sıra hangimizde?”

'BM VE ASAM HİÇ İLGİLENMİYOR'

Rayan ise SGDD-ASAM ve Birleşmiş Milletler’i eleştiren Rayan, “ASAM ve BM hiç ilgilenmiyor bizimle. Biz ancak kendimizi koruyabiliyoruz. Beraber kalıyoruz ki korunalım. Kimseden cevap ve bilgi alamıyoruz. Sadece konuşma… Wisam öldükten sonra ASAM aradı bizi. Öldükten sonra yani… Ne gerek kaldı ki? Çok saf ve iyi bir insan gitti bu dünyadan.”