YAZARLAR

Taş nerede taş?

Suçu büyük Pablo’nun. Şarkı söyledi. Krallığa, saraya hakaret etti rap parçalarıyla ve bununla yetinmeyip tweet filan atmışlığı da var. Kralın babası eski krala, ‘mafya’ diyor mesela.

Çok olmadı. Birkaç gün önce, kalabalık, yüzleri maskeli binlerce kişi, Barselona’da polisin üstüne yürüyordu. Ne garipti daha önceleri, gösterilerde yüzleri maskeli olmak suçtu, şimdi maskesiz olmak her yerde kabahat. Bir polis minibüsü ortada kaldı. Yaya polisler gibi değil araba, kafalarında üstlerine yürüyenlerin vergileriyle alınmış kaskları, ellerinde kalkanları ve boru ağızlı gaz tüfekleri olanlar, daha kolay kaçıyorlar kıçın kıçın…

Kalın zırhının üstünde birkaç taş sekti, çarpıp yukarı doğru ve bir kere de tavana değdi biri ve hatta kaldı orada. Nereden buldular o taşları bilmiyorum, sağa sola baktım halbuki.

‘Liberta Liberta-*’ diye slogan atıyordu kalabalık daha çok.  İşin daha ilginç yanı, bu özgür bırakılması istenen, bir politikacı, siyasal parti lideri filan değil, bir rap şarkıcısıydı; Pablo Hasel…

-Bu yazıya başladığımda da helikopterler dolaşıyordu tepemizde yine-

Suçu büyük Pablo’nun. Şarkı söyledi. Krallığa, saraya hakaret etti rap parçalarıyla ve bununla yetinmeyip tweet filan atmışlığı da var. Kralın babası eski krala, ‘mafya’ diyor mesela. Gerçi ‘komisyoncu kral’a Suudi Kralı'ndan komisyon aldığı için açılan dava, dokunulmazlığa takıldı ama olsun yine de ayıptır sanırım. Hatta suç, bundan rap parçası yapmak. Dinleyin ve siz de ayıplayın diye buraya koyuyorum o parçayı ‘Ni Felipe VI’.

Ayrıca halkı tahrik de ediyordu saraya karşı: "Bourbon mafyası, Suudi monarşisiyle parti yapıyor, IŞİD'i finanse edenler arasında her şey" diyordu mesela ve iki kralın yan yana kahkahalarla güldüğü fotoğrafını gösteriyordu.

Komünist komünist lafları da var, ‘kin ve nefret’ uyandıracak "Hükümdarlar saraylardan öğütler verirken, binlerce yaşlı insan, bu soğukta başlarında güvenli bir çatı bile yok’ gibi. Sadece monarşiye yönelik değil Pablo Hasel’in rap parçaları; siyasi partilere, kapitalizme, polise, kiliseye, bankaya hakaret noktasına varacak kadar sözlerle dolu.

İlk yargılanması da değil bu. 2012’de, ETA’yı övdüğü suçlamasıyla, ‘terörü yüceltmekten’ yediği hüküm de var. "Okulumda şiddet vardı ve bu ETA değil, tahtadaki monarşinin portreleriydi." Bu sözlerden.

Bu arada "İyi bir eğitim için savaşmak, polisin sizi tutuklaması veya kafanızı kırması anlamına gelir" de diyor bir parçasında ve bir diğerinde de "Devlet terörüne karşı örgütlü mahalle."

Buna rağmen birçok sanatçı onun yanında yer aldı ve özgürlüğünü talep etti. Bunların arasında Javier Bardem, Pedro Almodóvar da var ve rap sanatçıları da tutuklanmasına şöyle bir ortak parça da yaptılar, onu da buraya koyayım.

Bir iş adamının çocuğu olan Pablo Hasel, gerçek adıyla Pablo Rivadulla Duró, namıdiğer ‘bir küçük burjuva maceraperesti’ hiç pişmanlık da duymadı kodese tıkılırken de ve şöyle bir son rap yapıp fırlattı sokağa.  

-Küçük burjuvaziyi hiç küçümsemeyin küçük burjuvalar diyerek, küçük, teorik bir hançer saplayım buraya-

‘Sözümüz silahımızdır’ diyordu Sub. Kumandan Marcos…

Ortalık gaz dumanıydı ve sahiden taşları nereden buluyor bunlar…

 

 

*’Özgürlük, Özgürlük’

 


Metin Yeğin Kimdir?

Yazar, belgeselci, sinemacı, gazeteci, avukat, seyyah... CNN-Türk, NTV, Kanal Türk, Al Jazeera, Telesur televizyonlarına 200'e yakın belgesel ve kurmaca filmler yaptı. Türkiye'de Cumhuriyet, Radikal, Birgün, Gündem; dünyada Il manifesto, Rebellion gazetelerine köşe yazıları yazdı. Dünyanın sokaklarını anlattığı 10'dan fazla kitaba sahip. Dünyanın farklı yerlerinde yoksullarla birlikte evler inşa etti, bir sürü farklı işte çalışarak yazılar yazdı, filmler çekti. Birçok ülkede kolektif çalışmalara katıldı, kooperatif örgütlenmelerine öncü oldu. Ekolojik direnişlere katıldı, isyanlara tanıklık etti. Türkiye ve birçok ülkede öğretim üyeliği yaptı... Ve dünyayı değiştirmeye çalışmaya devam ediyor hâlâ...