Taliban heyeti Ankara'da: Görüşmeler ne anlama geliyor?

Taliban heyeti bugün Ankara'ya gedi. Bu, Afganistan'da yönetimi ele geçiren Taliban'ın bir NATO ülkesine yapacağı ilk ziyaret olacak.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR -Taliban'ın Afganistan'da kontrolü ele geçirdikten sonra oluşturduğu yönetimin Dışişleri Bakan Vekili Emirhan Muttaki, bugün Ankara'da.

THY UÇAĞINDA YOLCULUK

BBC Türkçe'de yer alan habere göre, Muttaki liderliğindeki Taliban heyeti, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun daveti üzerine Doha üzerinden Türkiye'ye gitti. Önce İstanbul'a, oradan da tarifeli uçakla Ankara'ya geçen heyet, Dışişleri Bakanlığı'nda görüşmeler yapacak. Muttaki'nin önce Çavuşoğlu'yla ikili görüşme yapması, ardından heyetler arası görüşmeye geçilmesi planlanıyor.

Muttaki, Taliban'ın Doha'daki ofisinde son haftalarda ABD ve Avrupa ülkelerinden gelen temsilcilerle masaya oturan heyetin de başındaydı. Aynı isim, Pakistan, Rusya ve Çin'den gelen temsilcilerle de Kabil'de bir araya gelmişti. Eski bir ABD Dışişleri Bakanlığı üst düzey yetkilisi, sosyal medya üzerinden, Doha'dan İstanbul'a giden THY uçağının birinci sınıfında yolculuk yapan Muttaki'nin fotoğrafını paylaştı.

'HAVALİMANI GÖRÜŞMELERİ SÜRÜYOR'

Ziyaretle ilgili BBC Türkçe'ye bilgi veren ancak konunun hassasiyeti sebebiyle isminin verilmesini istemeyen Türk yetkililer, Kabil Havalimanı'nın işletmesi ile ilgili görüşmelerin sürdüğünü; Taliban'ın bu süreçte en önemsediği konunun uluslararası tanınırlık ve meşruiyet olduğunu söyledi. Bu sebeple aslında Taliban yönetiminden, Muttaki'den daha üst düzey isimlerin Ankara'ya davet edildiğini; görüşmeler sonucunda davetin dışişleri bakanı düzeyinde olmasına karar verildiğini ve bu sebeple dışişleri bakan vekilinin gelmesine karar verildiğini belirtti.

Türkiye, Kabil'de büyükelçiliği bulunan ve diplomatların buradan eskisi gibi çalışmaya devam ettiği tek NATO ülkesi. Kabil'deki büyükelçilik görevlileri de, henüz resmi bir tanınma olmasa da, Taliban'ın oluşturduğu yeni yönetimle günlük olarak iletişimi sürdürüyor. Sahada yürütülen bu temas sırasında da ABD başta olmak üzere uluslararası toplumla aynı yönde olan 'kapsamlı yönetim, kız çocuklarına eğitim hakkı, kadın hakları' gibi meseleler konusunda mesajlar verilmeye devam ediyor.

Türkiye, bir yandan da hâlâ Kabil Havalimanı işletmesini kalıcı olarak üstlenmeye talip. ABD'nin Ağustos sonunda çekilmesinin ardından havalimanına geçici olarak -Taliban'ın da yakın ilişki içinde olduğu- Katar girmiş; geçici sistemler yerleştirerek havalimanında oluşan boşluğu doldurmuştu.

ULUSLARARASI TANINMA İSTEĞİ

Türkiye, Afganistan'ın hem insani yardımların geçişi, hem uluslararası toplumun temasının sürmesi için havalimanının uluslararası ulaşıma açılmasının önemini vurgulayarak Taliban'la bu doğrultuda görüşüyor. Bu süreçte Batılı müttefikleriyle de temas halinde. Taliban da küresel ticarete katılabilmek, insani yardım alabilmek ve ekonomisini düzeltebilmek için havalimanının uluslararası ulaşıma açılmasını istiyor. Ancak bunun öncesinde, Afganistan'da meşru yönetim olarak tanınma arayışında. Havalimanı işletmesine talip olan Türkiye ile üst düzey görüşmelere de bu sebeple hep olumlu yaklaştı.

Örgütün üst düzey yöneticilerinden Molla Abdulgani Baradar, ABD ile çekilmeden önce yaptığı görüşmeler boyunca da 'uluslararası alanda tanınmak ve yetkililerle temas kurmak istediğini' iletiyordu. Benzer bir durum Taliban ile Çin arasında yaz aylarında da yaşanmıştı. Çin'in "Afganistan sınırındaki terör örgütlerini durdurma karşılığında yatırım yapma sözü verdiği" Talibanlı yetkililer, 28 Temmuz'da Çin'de Dışişleri bakanı Vang Yi ile görüştü. Ankara'daki kaynaklar, bu ziyaretin Çin'in Taliban'ı ikna etmek için yaptığı bir 'meşruiyet gösterisi' olduğu görüşünde.

Taliban, tanınmalarının ve uluslararası sisteme angaje olmalarının hem ülkedeki IŞİD-H başta olmak üzere silahlı örgütlerin yeniden güçlenmesini hem de batıya göç dalgasını engellemek için kritik önemde olduğunu savunuyor. Ancak ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ülke; tanınma için Taliban'ın şeriata dayalı ayrımcı ve zalim yönetiminin değişmesi gerektiğini ifade ediyor. (Kanyak: BBC Türkçe)