YAZARLAR

Sumudica’nın planı ve Trabzonspor

Trabzonspor’un daha özelleştirilmiş bir hücum planına ihtiyacı var. Aslında bu plan için uygun malzeme de var. Ekuban ve Afobe, iki atlet ve koşucu oyuncu, bu oyuncuların söz konusu özellikleri alan üretme planı için bulunmaz Hint kumaşı.

Eddie Newton’un kendi oyuncularına koşacak alan bırakmayan, hücum planı doğrusu çok şaşırtıcıydı. Ekuban, Afobe, Abdulkadir Ömür, Nwakaeme ve Pereira’ın oluşturduğu yığınak, bir hücum planından çok, bir imha harekatı gibiydi ama cephanesiz. Futbolda cephane, top ve alan üretiminden oluşur. Alan  üretmek, hem topun kontrolünü hem de topa hakimiyeti gerektirir. Kontrolsüz, sert ve dikine baskınlarda, tek hat üstünde yığınak yapmak, ne işe yarar doğrusu bilmiyorum. Rakip arkasına sarkmak üzere atılan toplara üç oyuncunun koşu yapması israftan başka bir anlam taşımaz. Ekuban ve Afobe’yi rakip arkası koşular için görevlendirmek doğru ama bu ikili arasında rol dağılımı yapmak da en az onun kadar elzem. 

Pereira’nın hücuma katkı yapma iştahı, korkarım bu sezon Trabzonspor’un başına çok bela açacak. Pereira’ hücuma katkı yapmasın demiyorum, ama eğer Pereira, hep hücum düşünecekse, geride bıraktığı alan çok özenle korunmalıdır. 

Sumudica, bu zaafı görmüştü. Daha doğrusu oyun planını bu geniş alan üstüne kurgulamıştı. Maxim, Jefferson, Sousa, ve Morais bu alanı kullanmak için o bölgede konumlandırılmış ve başta kaleci Günay, Djiloboji ve oyunda kaldığı süre boyunca Güray’ın tek görevi de topu bir biçimde sol kanat aksiyonlarına taşımaktı. 

Antepspor sahaya her ne kadar 5-3-2 gibi çıksa bile, bu formasyon, topa sahip olduğunda 3-5-2'ye dönüşüyordu. Hatta önde baskı yapılırken Antep 6-4-0 şeklinde dizilebiliyordu. Bana kalırsa, Antepspor’un beşli defans formasyonu, Eddie Newton’u yanılttı. Yanılttı çünkü, Eddie Newton ikinci bölgede baskı yapmak yerine, beşli defanstan daha fazla çoğalmak için ilerde yığınak yapmayı hiç terk etmedi. Ve bu durum Sumudica planına, değirmenden gönüllü su taşımak anlamına geldi. 

Tabii Trabzonspor’un sorunları bundan ibaret değil. Takım olarak hem alan daraltılmıyor hem de sık temaslı çoklu pres yapılmıyor. Sırf bu yüzden her takım Trabzonspor karşısında akışkan bir oyun oynama fırsatı buluyor. 

Özel sorunların başında da Abdulkadir Ömür’ün pratik alışkanlıkları geliyor. Birileri Abdulkadir Ömür’e top sürmenin tek yolunun sol ayak dışı olmadığını hatırlatmalı. Her topu sol ayak dışıyla kontrol etmek, zaman kaybından başka bir şey değildir. Abdulkadir’in top kontrolünde bu kadar sıkıntı yaşamasının nedeni budur. Abdulkadir kontrol ayağıyla hamle ayağını tek ayakla halletmeye çalışıyor. Oysa topların geliş yönüne doğru iki ayağının içiyle, topu kontrol etmeyi öğrense hem bu kadar zaman harcamaz hem de bedenini topun geliş yönüne doğru döndürme telaşıyla kontrolsüz işler yapmaz. 

Trabzonspor’un daha özelleştirilmiş bir hücum planına ihtiyacı var. Aslında bu plan için uygun malzeme de var. Ekuban ve Afobe, iki atlet ve koşucu oyuncu, bu oyuncuların söz konusu özellikleri alan üretme planı için bulunmaz Hint kumaşı. 

Lig yeni başladı, Eddie Newton’a zaman tanımak lazım.


Ali Fikri Işık Kimdir?

Ali Fikri Işık, 1958 yılında Mardin’in Savur ilçesine bağlı Xeramemo köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Batman’da, liseyi ise Silvan’da okumuştur. 1978 yılında Batman'da “Sesleniş” Gazetesiyle yazın hayatına başlamış. 1985 yılında yazarlar kooperatifi olan Yazko’nun dergisi “Yazko Somut”ta, 1994 yılında “Zone News” gazetesinde, 1995 yılında haftalık dergi “Roj”da, 2010 yılında Taraf gazetesinde, 2016 yılında “BasNews ve Kurdistan24 Türkçe'de yazmıştır. Amedspor Kaos ve Direniş Amedspor kitaplarının yazarıdır.