Özgürlüğün ve heyecanın zirvesi: Tur kayağı

Yüz yıllık bir geçmişe sahip, dağcılıkla kayak sporunu birleştiren tur kayağı, heyecanı ve özgürlüğü size fazlasıyla hissettiren bir spor dalı... Tur kayağı, yüksek dağ tırmanışları ve kaya tırmanışı alanında rehberlik yapan Yıldırım Seçmen ile tur kayağını, rotalarını ve eğitimini konuştuk.

Google Haberlere Abone ol

Serpil Kurtay

DUVAR - Ayak basmamış ve el değmemiş yerlere ulaşmak, insanlar için her zaman heyecan verici olmuştur. Yaşamayı, nefes almayı ve hatta spor yapmayı, size belirlenen alanlarda değil de, kendi hayal ettiğiniz yerlerde yapmak, özgürlüğün ta kendisi olsa gerek. İşte tur kayağı da, birçok branşı bir araya getirip, heyecanı ve özgürlüğü size fazlasıyla hissettiren bir spor dalı. Kendi izinizi kendinizin açtığı bu sporu, tur kayağı rehberi Yıldırım Seçmen ile konuştuk.

Öncelikle biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

1974, Adana doğumluyum. 1994 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde dağcılık hayatım başladı. O dönemde KTÜDAKS (Karadeniz Teknik Üniversitesi Dağcılık ve Kış Sporları Kulübü), en disiplinli ve iyi dağcılık eğitimi veren kulüplerdendi. Sekiz yıllık üniversite hayatımın sonunda dağcılık adına çok şey öğrendim ve sonrasında da dünyanın birçok yerinde tırmandım. Ayrıca o yıllarda bir yandan da kayak eğitimi aldım ve tur kayağına başladım. 1997’den beri Türkiye Dağcılık Federasyonu’nda (TDF) dağcılık ve spor tırmanış eğitimleri vermekteyim. 2005 yılında Ağrı Dağı’nda mihmandarlığa (Official Guide) ve tur kayağı rehberliğine başladım. Üç sezon Rize Kaçkar Dağları’nda helikopterli kayak (heliski) işinde çalıştım. Antalya Olimpos’ta yaşıyorum ve hala özellikle tur kayağı, yüksek dağ tırmanışları ve kaya tırmanışı alanında rehberlik yapmaktayım.

Yıldırım Seçmen

Tur kayağı, bir diğer adıyla dağ kayağı nasıl yapılır? Normal kayaktan farkı nedir?

İki kavramı ayırmakta fayda var. Günümüzde dağ kayağı; yarışma formatı olan bir spor branşını ifade etmekte. Tur kayağı ise daha çok karlı dağlara yaklaşmada kolaylık sağlama ya da sadece bakir yamaçlardan kaymak için keyif maksatlı olarak kullanılmakta. Tur kayağının normal kayaktan en büyük farkı; bağlaması ve kayağın altına yapıştırılan suni bir derinin olması. Hareketli bağlaması sayesinde ayakkabının burun kısmı kayağa sabit iken, topuğu serbest bırakır. Kayağın altına yapıştırılan deri ise belli bir eğime kadar yamaca tutunur ve kayakları sürerek yükselme imkânı sunar.

'DOĞRU ROTA SEÇİMİ VE ÇIĞ RİSKİNE KARŞI KAR BİLGİSİ ÇOK ÖNEMLİ'

Her kayak yapan tur kayağı yapabilir mi? İki tür arasında bilgi, beceri ve donanım farkları var mı?

Tur kayağının en büyük özelliği, bakir ve ezilmemiş yamaçlarda yapılıyor olması. Kayak tekniği yeterince iyi olan, pistlerde kaymaya alışkın birisi, kısa sürede tur kayağı ile pist dışındaki alanlardan inişler yapabilir. Fakat buradaki asıl olay, kayılacak noktaya kayaklar ile yürünerek ulaşılması. Bu da beraberinde iyi bir fiziksel performansa ve temel kış dağcılığı bilgisine sahip olmanız anlamına geliyor. Pist dışındaki alanlarda doğru rota seçimi ve çığ riskine karşı kar bilgisi çok önemli.

Kayak diyoruz ama snowboard yapanlar da özel bir board’la bu sporu yapabiliyor, değil mi?

Doğru. Türkçesi ayrık tahta olarak literatüre giren split board’da tahta ikiye ayrılıyor ve aynı şekilde deri yardımı ile yürüyebiliyorsunuz. Ardından deriyi sökerek board’lar birleştiriliyor ve aşağı kayış başlıyor.

Tur kayağı takımında hangi malzemeler vardır?

Tur kayağı, deri, tur kayağı ayakkabısı ve baton en temel malzemeler. Güvenlik ekipmanları ise çığ sinyal cihazı, çığ sondası ve kar küreği. Bunun yanı sıra kısmi bir dağcılık aktivitesi olduğu için günübirlik yürüyüş çantası ve içerisinde yeterli miktarda yiyecek, su, ekstra giysi, eldiven, ilk yardım seti.

.

Bunlar dışında özellikle yanınızdan ayırmadığınız şeyler var mı?

Eğer imkanınız varsa çığ çantası (air bag), en önemli ekipman günümüzde. Çığa yakalanmanız durumunda çantaya bağlı kolu çekiyorsunuz ve içerisindeki tüp sayesinde, etrafında bir balon oluşuyor. Bu da yüzey alanını genişleterek çığın altında kalma oranınızı azaltıyor. Çığ sinyal cihazı (Arva, bieps vb.) yine en önemli ekipmanlardan. Tur kayağını ayağımıza takıp yürüyüşe başladığımız anda bu cihazı taşıyan tüm ekip üyeleri, verici pozisyonunda oluyor. Olur da birisi çığ altında kalırsa yerini tespit etmek çok kolay oluyor. Çığ durumunda kazazedeye ilk on dakikada ulaşmak hayati önem taşıyor.

Türkiye’de yeni yeni duyulsa da sanırım bu spor dünyada epeydir yapılıyor değil mi?

Evet, özellikle Avrupa’da çok yaygın ve neredeyse yüz yıllık geçmişi var. Günümüzde o kadar yaygın ki bazı bölgelerde kayak pistleri civarında bile tur kayağı yapanlar var. Bu yüzden bazı ülkeler pist dışında kayan kayakçılara çığ çantası ve cihazı taşıma zorunluluğu getirdi.

Türkiye’de gelişimi nasıl oldu?

Türkiye’deki başlangıcı 1980’li yıllara dayanıyor. Bu işin duayeni 1927 doğumlu Tokatlı emekli beden eğitimi öğretmeni Faruk Sükan’dır. 1996’da ilk kayak ve tur kayağı eğitimimi aldığımda hocam da kendisi olmuştur. Kayserili dağcı-kayakçı Tekin Küçüknalbant da 1980’li yıllarda yabancılara rehberlik yapmıştır. Günümüzde ise Türkiye Dağcılık Federasyonu bünyesinde tur kayağı temel ve ileri eğitimler veriliyor. Eğitimlerini tamamlayanlar dağ kayağı antrenörü eğitimlerine katılabilir. Asıl gelişimi, uzun yıllar kapalı olan Ağrı Dağı’nın 1998 yılında tekrar tırmanışlara açılması ve beraberinde tur kayağı gruplarının gelmesi ile olmuştur. Burada yabancılara rehberlik yapan ben dâhil bir avuç rehber arkadaşımız ile süreç hızlandı. Burada yabancılardan edindiğimiz bilgi, tecrübe ve vizyon ile artık tur kayağına daha farklı bakmaya başladık. Tur kayağını bir noktadan diğerine ulaşmak yerine, daha çok zevk amaçlı kullanmaya; farklı bölgelerde ve dağlarda kaymaya başladık.

Kullanılan malzemelerin fiyatları, ülkemizde bu sporun gelişimini yavaşlatıyor olabilir mi?

Asıl sorunun fiyatlar olduğunu düşünmüyorum. Evet, bir tur kayağı seti yaklaşık 1200 Euro civarında. Tur kayağı özünde zahmetli fakat bir o kadar da zevkli bir iş ve yüksek efor gerektiriyor. Pistlerde liftleri kullanarak defalarca kaymak varken saatlerce yürüyüp sadece bir kez aşağı kaymak pek mantıklı gelmiyor. Sadece efor olayı da değil, gerçekten kayak tekniğine de hakim olmak gerekiyor.

Türkiye’deki tur kayağı rotaları nereler? Özellikle hangi dağlar ilgi görüyor?

Özellikle Niğde Aladağlar, Erciyes, Hasan, Van Bölgesi Dağları (Artos, Süphan, Nemrut), Ağrı Dağı ve Kaçkarlar çok popülerdi. Son dönemlerde yaşanan siyasal olaylar ve Türkiye turizmindeki düşüş, maalesef yabancı tur kayağı turlarını da olumsuz etkiledi. Zaten bir avuç Türk bunu yapıyor.

Bu rotaları yurt dışındaki rotalarla kıyasladığınızda neler söylersiniz?

Yurt dışında o kadar çok insan tur kayağı yapıyor ki bâkir alan bulmak imkânsız. Bizim dağlarımızın her yeri bakir ve tertemiz. Geçen yıl mart ayında Aladağlar’da rehberliğini yaptığım bir turda yer alan 65 yaşındaki müşterim “45 yıldır çok yerde tur yaptım ama bu en iyisiydi” dedi. Her bölgenin kendine has bir manzarası ve kar yapısı var.

'SİYASAL İSTİKRAR OLDUĞU SÜRECE TURİZM ESKİ İYİ GÜNLERİNE DÖNECEKTİR'

Sizce yurt dışından tur kayağı yapmaya gelen turistlerin sayısı nasıl artırılabilir?

Beş yıl öncesine kadar mart-mayıs döneminde yoğunluktan kafamızı kaldıramazdık. Şu an için yok denecek kadar az. Sadece güzel dağlarınızın, rehberlerinizin olması yetmiyor. Siyasal istikrar olduğu sürece turizm mutlaka eski iyi günlerine dönecektir. Biz elimizden geldiğince yabancılara dağların son derece güvenli olduğundan bahsediyoruz fakat olumsuz algıyı yıkmak kolay değil.

.

Tur kayağıyla ilgili eğitim alacak yerler var mı?

Türkiye Dağcılık Federasyonu her yıl eğitimler açıyor. Dağcılık lisansına sahip ve temel dağcılık eğitimi almış herkes katılabilir. Tur kayağına hâkim kişilerle irtibat kurularak da özel eğitim alınabilir.

Bu eğitim nasıl veriliyor? İçeriği konusunda biraz bilgi verir misiniz?

TDF eğitimlerinde öncelik, kayak biliyor olmak. Kayak bilenler tur kayağı ekipmanlarını kullanma, yürüyüş, off-piste dediğimiz alanlarda kayma konusunda teorik ve uygulama eğitimi alıyor. Eğitimi TDF tur kayağı antrenörleri veriyor.

'EN BÜYÜK RİSK ÇIĞ'

Bu sporu yapacak kişilerde arama-kurtarma ya da çığ bilgisi gibi eğitimler aranıyor mu?

Eğer bu işi yapacak ve bir ekibe dâhil olacaksanız mutlaka temel arama-kurtarma bilgisine sahip olmalısınız. En büyük risk çığ zaten. Bu yüzden olası çığ riskini analiz etmek, varsa rotayı belirlemek, çığda kalan birini aramak ve kurtarmak, hayati önem taşıyor. Eğitimlerde bunların tamamı öğretiliyor.

Sanırım bazı bölgeler için tırmanış da bilmek gerekiyor, değil mi?

Evet, bazı rotaları çıkarken yeri geliyor ayağımızdan çıkarıp kayakları sırtlanıyoruz ve dik yamaçları tırmanıyoruz. Bu yüzden temel tırmanış, kazma ve krampon kullanma bilgisi şart.

Bir insan tur kayağı rehberi nasıl olur?

An itibari ile Türkiye’de tur kayağı rehberliği diye bir belgelendirme yok. Ama TDF tur kayağı eğitimlerini tamamlamış, olaya gerçekten hâkim kişiler rehberlik işine soyunabilir.

Yeterliliği olmadan rehberlik yapan insanlar oluyor mu? Bunun denetimi nasıl sağlanıyor?

Her alanda olduğu gibi burada da maalesef açık alan var. Tur kayağını bildiğini zanneden ama temel dağcılık bilgilerine sahip olmayan kişiler bir şekilde eğitim verip rehberlik yapmaya çalışıyor. Bir zamanlar Aladağlar’da tur şirketleri “Türkiye’de kayak bilen rehber yok” diyerek grupların başına yürüyüş rehberi veriyordu. Onlar da vadilerin başına kadar yürüyüp grupları rehbersiz gönderiyordu. Neyse ki günümüzde bu sorunu çözdük gibi. Denetim mekanizması henüz yok gerçek anlamda.

Bugüne kadar dağda hiç ciddi bir sorun yaşadınız mı?

26 yıldır dağcılık yapıyorum, yüzlerce tırmanışa liderlik ve rehberlik yaptım. Geçen yıl Aladağlar’da basit bir düşmede kopardığım ön çapraz bağımı saymazsam Van-Narlıca Dağları’nda bir kayak müşterimin düşmesi ve kafasını kayalara vurması en ciddisiydi. Kendisi de tecrübeli bir kayak rehberi olan Yeni Zelandalı müşterim, hızlı kurtarma operasyonu sayesinde hayatta kalmıştı.

.

Konaklamayı nasıl yapıyorsunuz? Tüm malzemelerinizi yanınızda mı taşıyorsunuz yoksa bu konuda başkalarından destek alıyor musunuz?

Genelde otel-pansiyon konaklamalı günübirlik turlar yapıyoruz. Aladağlar’da en uzak rota dahi, 8-10 saatte tamamlanıyor. Bu yüzden çadır konaklamaya gerek yok. Sabah erken saatte araçla karın başladığı noktaya ulaşıyoruz. Gün sonunda yine araç bizi alıyor ve konakladığımız yere dönüyoruz. Ağrı Dağı’nda ise üç gece çadır konaklaması var.

Türkiye’de ve dünyada favori tur kayağı güzergâhınız neresi?

Niğde Aladağlar, Antalya Saklıkent ve Tunç Dağı, Van Gölü civarındaki dağlar ve Kaçkarlar favori yerlerim. Alpler’de dağ evinden dağ evine (hut to hut) rotalar var; bu tarz rotalarda fazla bir şey taşımadan tur yapıyorsunuz ve çok konforlu. Gürcistan’da da çok güzel parkurlar var.

'PİSTTE KAYMAYI İYİCE ÖĞRENİN, ÖYLE GELİN'

Bu sporda sizce en büyük problem nedir? Nasıl çözülür?

Bu sporu yapmak ve öğrenmek için öncelikle pistte kayağa hâkim olmanız gerekir. Kayak tekniği olmayan birini pist dışında kaydırmaya çalışmak ciddi yaralanmalara neden olur. Verdiğimiz eğitimlere başvuru yapanlar, henüz kayak bilmezken tur kayağı eğitimi almak istiyor. Küçük yaşta kayak öğrenmek büyük avantaj. “Pistte kaymayı iyice öğrenin, öyle gelin” demek en mantıklısı.

Bir de son zamanlarda Türkiye’de heliski yani helikopterli kayak sporu duyulmaya başladı. Bu spor hakkında da biraz bilgi verebilir misiniz? Nasıl ve nerelerde yapılıyor?

Yaklaşık on yıldır Rize Ayder Yaylası merkez olmak üzere, Kaçkar Dağları’nda helikopterli kayak yani heliski yapılmakta. Üç sezon çalıştığım heliski, kayağın en bâkir ve konforlu hali diyebilirim. Helikopter sizi Ayder’de otelin önünden alıyor ve 5-10 dakika sonra 2200-3500 metre arası rakımlardan, el değmemiş yamaçlarda kayıyorsunuz.

Bu işi yapan firma İsviçreli ve rehberler de Avrupalı. Bir helikopter, dört müşteri ve bir rehber alıyor. Gün içerisinde hava durumuna göre, 10-15 sorti yapılıyor ve yaklaşık 5000-6000 metre vertical kayıyorsunuz. Heliski’de yürüyüş yok, sadece kayma var. Son derece iyi kaymanız ve iyi kondisyona sahip olmanız gerekiyor. Bir haftalık programın maliyeti kişi başı 5500 Euro civarı. Kaçkarlar heliski’de lojistik, kar kalitesi ve hava durumu açısından dünyadaki en iyi yer olarak gösteriliyor.