Dünya Kupası'nda unutulmayacak rekorlar

2018 Dünya Kupası'nın tarihe geçen anları: Uzatma rekoru, teknoloji farkı, 45 yaşında forma giyen futbolcu ve daha niceleri...

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Brezilya, Almanya ve Portekiz gibi favori takımların çeşitli turlarda erken veda ettiği 2018 FIFA Dünya Kupası'nı müzesine götüren Fransa'da, 20 yıl aradan sonra kupayı kazanmanın gururu yaşanıyor.

TRT Spor'da yer alan habere göre, Brezilyalı efsane futbolcu Pele'ye ait rekorları egale eden Fransa'nın genç yeteneği Kylian Mbappe, gösterdiği performansla turnuvanın en dikkati çeken oyuncusu oldu. Kupada yenilgi yüzü görmeyen Fransa, 6 maçını kazanarak en çok galibiyet elde eden takım unvanını Belçika ile paylaştı. Turnuvayı 6 golle tamamlayan İngiliz oyuncu Harry Kane, gol krallığı yarışında ipi göğüslerken Brezilya, Almanya, Arjantin ve Portekiz gibi favori takımlar, turnuvada hedeflediği başarının çok uzağında kaldı.

Rusya'nın ev sahipliğinde Fransa'nın zaferiyle sona eren 2018 FIFA Dünya Kupası, erken turlarda birçok favori adayın elenmesinin yanı sıra birçok farklı istatistiği ve ilkleriyle de öne çıktı. Futbolseverlerin 1958'den bu yana izlediği normal süresi en gollü geçen Dünya Kupası final maçında Hırvatistan'ı 4-2 mağlup eden Fransa, özellikle son yıllarda uluslararası turnuvalarda elde ettiği başarılarla adından söz ettirdi. 2016'da evinde düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nın finalinde uzatma dakikalarında yediği golle Portekiz'e 1-0 kaybeden Fransızlar, iki yıl sonra çıktıkları Dünya Kupası'nın finalinde ise yeniden adını zirveye yazdırdı.

TARİHİNDE 2'NCİ KEZ KAZANDI

Fransa, Dünya Kupası tarihinde ise 20 yıl aradan sonra, tarihinde ikinci kez şampiyonluğa ulaşarak taraftarını mutlu etti. 1998'de ev sahipliğini yaptığı organizasyonun yarı finalinde yine Hırvatistan ile karşılaşan ve rakibini 2-1'le geçen Fransızlar, finalde ise Brezilya'yı 3-0 mağlup ederek mutlu sona ulaşmıştı. Kadrosunda Kylian Mbappe, Antoine Griezmann, Paul Pogba ve Hugo Lloris gibi önemli oyuncuların yer aldığı Fransa, 2018 Dünya Kupası'nda yenilgi yüzü görmezken, 6 maçını kazanarak en çok galibiyet elde eden takım unvanını Belçika ile paylaştı. Avustralya'yı 2-1, Peru'yu 1-0'la geçen ve Danimarka ile 0-0 berabere kalarak C Grubu'nu 7 puanla lider tamamlayan Fransızlar, son 16 turunda Arjantin'i 4-3, çeyrek finalde Uruguay'ı 2-0, yarı finalde ise Belçika'yı 1-0 mağlup etti. Fransa'nın kupa macerasında özelikle iki hücum oyuncusu öne çıktı. Turnuvanın en iyi genç oyuncusu seçilen Paris Saint-Germainli Kylian Mbappe ile final maçının en iyi oyuncusu ilan edilen Atletico Madridli Antoine Griezmann, 4'er kez ağları sarsarak takımın başarısında kilit rol oynadı.

'FRANSIZ PELE' MBAPPE 

Futbol eleştirmenleri tarafından Brezilyalı efsane futbolcu Pele'nin halefi olarak gösterilen Fransa'nın 19 yaşındaki yıldızı Mbappe, yakaladığı istatistiklerle de öne çıktı. Hırvatistan karşısında takımının 4'üncü golüne imza atan Mbappe, 19 yıl 207 gün ile Dünya Kupası tarihinde Pele'nin ardından bir final maçında gol atan en genç ikinci oyuncu oldu. Son 16 turunda Arjantin'e attığı 2 gol ve yaptırdığı penaltı ile de maçın kahramanı olan Fransız forvet, 1958'de 17 yaşındayken hat-trick yapan Pele'den sonra bir Dünya Kupası maçında 2 gol atan en genç oyuncu unvanını da aldı.

HIRVATİSTAN ÇOK 'UZATTI'

Fransa karşısında kaybetmesine rağmen elde ettiği ikincilikle Dünya Kupası tarihindeki en iyi derecesini elde eden Hırvatistan, ilginç bir rekorun da sahibi oldu. Nijerya'yı 2-0, Arjantin'i 3-0, İzlanda'yı ise 2-1 mağlup ederek D Grubu'nu 9 puanla açık ara lider tamamlayan Hırvatlar, üst turlarda ise final dışında çıktığı 3 maçı da uzatmalara götürerek kazanan tek takım unvanıyla turnuva tarihine geçti. Son 16 turunda Danimarka'yı ve çeyrek finalde Rusya'yı normal süresi ve uzatmaların ardından penaltılarla geçen Hırvatistan, yarı finalde ise İngiltere'yi uzatmaların ikinci yarısında bulduğu golle 2-1 yendi.

TURNUVANIN EN İYİ OYUNCUSU MODRİC

Hırvatistan'ın emektar oyuncularından Real Madrid'de forma giyen 32 yaşındaki Luka Modric ise takımına kupayı kazandıramamasına rağmen turnuvanın en iyi oyuncusu seçilerek dikkati çekti. Milli takımın kaptanlığını da üstlenen Modric, turnuva boyunca çıktığı 7 maçta takımına 2 gol ve 1 asistle katkı sağladı.

BELÇİKA'NIN EN İYİ DERECESİ

Kadrosunda Eden Hazard, Romelu Lukaku ve Kevin De Bruyne gibi önemli yıldızları barındıran Belçika, bu turnuvada Dünya Kupası'ndaki en iyi derecesine ulaştı. İngiltere'yi 2-0'la geçerek dünya üçüncüsü olan Belçika, 1986 Dünya Kupası'nda elde ettiği dördüncülük derecesini geliştirdi. Dünya Kupası'nda 16 kez ağları sarsarak en golcü takım olmayı başaran Belçika'nın kalesini koruyan Thibaut Courtois ise turnuvanın en iyi kalecisi seçilerek öne çıktı.Belçika'nın son 16 turunda Japonya karşısındaki tarihi geri dönüşü ise turnuvanın 'unutulmazları' arasına girdi. İkinci yarıda yediği gollerle 2-0 geriye düşen Belçika, karşılaşmayı 3-2 önde tamamladı ve 1970'de İngiltere'ye karşı bunu başaran Batı Almanya'dan sonra bir eleme maçında 2 fark geriden gelerek kazanan ilk takım oldu.

CÜNEYT ÇAKIR 3 MAÇA ÇIKTI

FIFA kokartlı Türkiyeli hakem Cüneyt Çakır, Dünya Kupası'ndaki performansıyla dikkat çekti. Fas-İran ve Nijerya-Arjantin arasındaki grup maçlarını yöneten Çakır, Hırvatistan ile İngiltere arasındaki yarı final mücadelesinde de görev aldı. Cüneyt Çakır, 2014 Dünya Kupası'nda Arjantin ile Hollanda arasında oynanan yarı final karşılaşmasını da yönetmişti.

KANE GOL KRALI OLDU 

Turnuvayı 6 golle tamamlayan Harry Kane, Gol Krallığı tacını taktı. İngiltere formasıyla ilk kez Dünya Kupası'nda mücadele eden 24 yaşındaki Kane, Gary Lineker'in (10) ardından İngiltere'nin dünya kupalarındaki en golcü ikinci ismi de oldu. Belçika'dan Lukaku, Fransa'dan Griezmann ve Mbappe, Portekiz'den Cristiano Ronaldo ve Rusya'dan Denis Cheryshev 4'er golle krallık yarışında ikinciliği paylaştı.

VAR İLK KEZ UYGULANDI 

FIFA Dünya Kupası'nda ilk kez uygulan Video Yardımcı Hakem (VAR) uygulaması, turnuvada istatiksel açıdan birçok rekorun yaşanmasına ön ayak oldu. Teknolojinin yardımıyla hakemler turnuva boyunca 29 kez penaltı noktasını gösterirken, bunların 22'si golle sonuçlandı. Böylece, turnuva tarihinin en yüksek penaltı sayısına ulaşıldı. Dünya Kupası'nda toplam 169 kez fileler havalanırken, maç başı gol ortalaması ise 2,64 oldu. Fransa ile Danimarka'nın golsüz geçen grup maçı dışındaki 35 karşılaşmada da ağlar en az bir kez sarsıldı ve bu alanda son 64 yılın rekoru kırıldı. Dünya Kupası tarihinde en çok kendi kalesine gol atılan turnuva da açık ara farkla Rusya'daki organizasyon oldu. Futbolcular 12 kez kendi ağlarını sarsarken, önceki rekor 6 gol ile 1998'de yaşanmıştı. Meksika'dan Edson Alvarez, Avustralya'dan Aziz Behich, Fas'tan Aziz Bouhaddouz, Rusya'dan Denis Cheryshev ile Sergei Ignashevich, Polonya'dan Thiago Cionek, Nijerya'dan Oghenekaro Etebo, Mısır'dan Ahmed Fathy, İsviçre'den Yann Sommer, Tunus'tan Yassine Meriah, Brezilya'dan Fernandinho ve Hırvatistan'dan Mario Mandzukic kendi kalesine gol atma şanssızlığı yaşayan oyuncular oldu.

4 KEZ KIRMIZI KART ÇIKTI

Turnuvada hakemler, 219 kez sarı karta, 4 kez de kırmızı karta başvurdu. Kırmızıların tümü ikinci sarıdan çıktı ve son 40 yılın en az kırmızı kart gösterilen turnuvası yaşandı. 2006'daki turnuva, 28 kırmızı kartla en hırçın Dünya Kupası olmuştu. Meksika ile İsveç arasında oynanan grup karşılaşmasının 13. saniyesinde sarı kart gören Meksikalı oyuncu Jesus Gallardo, Dünya Kupası tarihine en erken sarı kart gören oyuncu olarak geçti. Önceki rekor, 1986 Dünya Kupası'nda İskoçya ile karşılaşan Uruguay'da ilk dakikada sarı kart gören Jose Batista'ya aitti.

İLK KEZ 4 DEĞİŞİKLİK!

İspanya ile Rusya arasındaki son 16 turu karşılaşmasında, futbol tarihi açısından ilke imza atıldı. Uzatmalara giden müsabakanın 97. dakikasında Rusya'da Daler Kuziaev'in yerine oyuna giren Aleksandr Erokhin, takımının değişen 4'üncü oyuncusu oldu. Bu karşılaşma, yeni çıkan "4. oyuncu değişikliği hakkı" kuralının kullanıldığı ilk Dünya Kupası maçı olarak kayıtlara geçti.

85 KEZ GOL ATTI

Turnuvada 4 kez fileleri havalandıran 33 yaşındaki Portekizli yıldız Ronaldo, milli maçlardaki toplam gol sayısını 85'e çıkararak 84 kez ağları sarsan Macar efsanesi Ferenc Puskas'ı geçti. Avrupa'daki milli takımlar dikkate alındığında en golcü oyuncu konumuna gelen Ronaldo, dünya genelinde ise 109 gole sahip İranlı Ali Daei'nin ardından ikinci sıraya yükseldi.

FAİR PLAY TUR ATLATTI

Turnuvada H Grubu'nda ikinci sıradan son 16 turu bileti alan takımı, fair play kuralları belirledi. Puan, averaj, atılan ve yenilen gol ile aralarındaki maçta eşitlik olan iki takımdan Japonya, Senegal'den daha az sarı kart gördüğü için rakibine fair play puanında üstünlük sağlayarak adını üst tura yazdırdı. Gruptaki üç maçı Senegal 6, Japonya 4 sarı kartla tamamladı. Senegal'in de elenmesiyle 1982 Dünya Kupası'ndan bu yana ilk kez hiçbir Afrika takımı, grup aşamasını geçemedi. Japonya ise son 16 turunda Belçika'ya kaybetti.

45'LİK KALECİ

Mısırlı kaleci Essam Al-Hadary 45 yaş 161 günlükken Suudi Arabistan karşısında sahaya çıkarak bir dönem Galatasaray'da da oynayan Kolombiyalı Faryd Mondragon'un rekorunu (43 yaş, 3 gün) geride bıraktı ve Dünya Kupası tarihinde forma giymiş en yaşlı oyuncu unvanını aldı. Meksika'da 39 yaşındaki Rafael Marquez, beşinci kez Dünya Kupası'nda mücadele eden 3'üncü oyuncu olmayı başardı. Daha önce yine Meksika'dan Antonio Carbajal ile Almanya'dan Lothar Mattheus, aynı başarıyı göstermişti.

EN FARKLI GALİBİYET İNGİLTERE'DEN 

2018 FIFA Dünya Kupası'nı dördüncü sırada tamamlayan İngiltere, tarihinde ilk kez bu turnuvaya katılma başarısı gösteren Panama'yı 6-1 mağlup ettiği grup maçında birçok rekora imza attı. Bu sonuçla İngilizler, ilk kez bir Dünya Kupası'nda 6 gol atarken, turnuva tarihindeki en farklı galibiyetine de ulaşmış oldu. İngiltere, Panama karşısında ilk yarıda attığı 5 golle, Dünya Kupası tarihinde bir maçın ilk yarısında 5 gol atan 5. takım unvanını da aldı. Daha önce 1954'te Avusturya, 1974'te Yugoslavya ve Polonya, 2014'te ise Almanya bunu başarmıştı. Bu maçta Panama'nın turnuva tarihindeki ilk golüne imza atan defans oyuncusu Felipe Baloy ise gözyaşlarını tutamadı.

Brezilya, Almanya, Portekiz ve İspanya gibi elde ettikleri başarılarla son yıllarda dünya futboluna damga vuran ülkeler, bu turnuvada gösterdikleri performansla futbolseverleri hayal kırıklığına uğrattı. Elde ettiği 5 şampiyonlukla kupa tarihinin en başarılı takımı olarak öne çıkan ve bu turnuvanın da en büyük favorileri arasında gösterilen Brezilya, çeyrek finali geçemedi. Daha önce 1958, 1962, 1970, 1994 ve 2002'de kupa kaldırma başarısı gösteren, bu turnuvada ise çeyrek finalde Belçika'ya elenen "Sambacılar"ın şampiyonluk özlemi devam etti. Ronaldo, Rivaldo, Roberto Carlos ve Cafu gibi isimlerden oluşan altın jenerasyonun futbolu bırakmasının ardından eski günlerine dönemeyen Brezilya, daha önce 5 şampiyonluğunun yanı sıra 2 defa final, 4 kez de yarı finalde kaybetti. Brezilya, bu turnuvada beklentileri karşılayamamasına rağmen Dünya Kupası'ndaki toplam gol sayısını 229'a çıkararak 226 kez fileleri havalandıran Almanya'yı geçti ve organizasyon tarihinin en golcü takımı oldu.

ALMANYA GRUPLARI GEÇEMEDİ

Dünya Kupası'nı daha önce 4 kez (1954, 1974, 1990, 2014) müzesine götüren ve takım oyununa verdiği önemle turnuvanın favorileri arasında yer alan Almanya, tarihinde ilk defa grup aşamasından öteye gidemedi. F Grubu'nda çıktığı 3 maçta Meksika'ya 1-0, Güney Kore'ye ise 2-0 kaybeden Almanya, tek galibiyetini ise zorlandığı mücadelede uzatma dakikalarında bulduğu golle İsveç'i 2-1 mağlup ederek aldı.

Grubunu son sırada tamamlayarak turnuvaya veda eden Almanya, daha önce sadece Fransa'da 16 takımın katılımıyla düzenlenen ve eleme usulüyle gerçekleştirilen 1938 Dünya Kupası'nda ilk turda elenmişti. "Panzerler", Dünya Kupası'nda 4 şampiyonluğun dışında 4 kez final, 5 defa yarı finalde rakiplerine yenilmekten kurtulamadı. Kadrosunda Cristiano Ronaldo, Pepe ve Ricardo Quaresma gibi yıldız oyunculara sahip son Avrupa şampiyonu Portekiz de bu turnuvada kupa özlemini dindiremeyen takımlar arasında yer aldı. Dünya Kupası'nda 1966'da elde ettiği üçüncülükle en iyi derecesine ulaşan Portekiz, bu turnuvada ise son 16 turunda Uruguay'a elenerek taraftarını üzdü.

SOVYETLER'DEN SONRA BİR İLK!

Sovyetler Birliği döneminde bir Avrupa şampiyonluğu ve iki kez dünya dördüncülüğü elde etmesine rağmen sonraki süreçte düşüşe geçen Rusya, ev sahibi olduğu turnuvada ilkleri yaşadı. 1991 sonrası dönemde Dünya kupalarında grup aşamasını geçemeyen Rusya, bu turnuvada grup aşaması ve son 16 turunu geçerek önemli bir başarıya imza attı.