Söke’de binlerce canlının yaşam alanına moloz ve kül döküldü

Söke’de bulunan Argavlı Mahallesi’nin hemen güneyinde yer alan ve binlerce canlının yaşam alanı olan azmaklara moloz, kül ve atık döküldü. Durum CHP’li Bülbül tarafından da Meclis'e taşındı.

Google Haberlere Abone ol

İZMİR – Son süreçte madencilik faaliyetlerinin yarattığı doğa tahribatı ile gündeme gelen Aydın’da bu kez de sulak alanlar yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Söke ilçesine bağlı Argavlı Mahallesi’nin hemen güneyinde eski Menderes Nehri yataklarıyla oluşan ve “azmak” olarak adlandırılan sulak alanlara kamyonlarla moloz, kül ve atık döküldü. Moloz, kül ve atıkların küçük tepeler oluşturduğu bölgede, sulak alanın bir kısmı doldurulmuş ve yok edilmiş durumda.

SULAK ALANIN BİR KISMINA GES YAPILDI

Söz konusu bölge, su kuşları başta olmak üzere sazanlar ve yılan balıkları, kurbağalar, su yılanları, su kaplumbağaları gibi birçok sucul canlının beslenme ve üreme alanıydı. Azmakların haricinde şahıs arazilerinin de bulunduğu bölgede, geçtiğimiz yıllarda sulak alanın bir kısmı doldurularak Güneş Enerji Santrali (GES) yapıldı. Bu kez alana moloz ve kül dökülmesi üzerine ise yaşanan durum Mahalli Sulak Alan Komisyonu’nda gündeme getirildi.



Komisyonda gündeme getirilmesinin ardından alanda Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü tarafından inceleme yapılarak tutanak tutulduğu öğrenildi. Yine Söke Belediyesi ekiplerinin de bölgede incelemede bulunduğu belirtilirken, Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) tarafından Aydın Valiliği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’ne de dilekçe verilerek başvuru yapıldı.

‘YÖNETMELİĞE GÖRE SULAK ALANLAR KURUTULAMAZ VE DOLDURULAMAZ’

Sulak Alan Komisyonu üyesi Bahattin Sürücü, sulak alanlarla ilgili yönetmeliği işaret ederek, “Orada şahıs arazileri de var. Menderes'ten kalma azmaklar da var. Ancak burası her şartta bir sulak alandır. Sulak Alanlar Yönetmeliği’ne göre sulak alanlar kurutulamaz ve doldurulamaz. Orada yapılan işlem ise molozlar, küller dökülmek suretiyle sulak alanın yok edilmesidir. Bazı şahıs arazileri de var ve oralar doldurularak GES yapılmış. Ondan hariç diğer sulak alanlar da dolduruluyor. Sulak Alan Komisyonu üyesi olduğum için bunu komisyonda da gündeme getirdim” ifadelerini kullandı.  


‘BOŞALTILAN KÜLLERİN İÇERİĞİ MUTLAKA ARAŞTIRILMALIDIR’

“Bölgede büyük bir kağıt fabrikası var. Dökülen küller muhtemelen onun külleri. Aynı şikayetleri Latmos (Beşparmak) Dağları bölgesinden de alıyoruz. Oraya da dökülüyormuş” diyen Sürücü, bölge halkının dökülen atıkların kimyasal içerikli olabilme ihtimali nedeniyle tedirgin olduğunu ifade etti. Sürücü, “Bunların ne tür kimyasallar barındırdığına dair bir bilgi yok. Bunun analizinin de yapılması gerekiyor. Yağmurlarla birlikte yeraltı sularına karışırsa ne olacak? Orada birçok yerleşim birimi var. Çevre köylerde yaşayan vatandaşlar atık maddelerin yeraltı sularını etkileyeceği konusunda tedirginler. Boşaltılan bu küllerin içeriği nedir, kimyasallar var mıdır, çevreye ve yeraltı sularını nasıl etkileyecektir? Bu mutlaka araştırılmalıdır” dedi.


Yaşanan durumun canlı yaşamını olumsuz etkilediğini de vurgulayan Sürücü, “Kuraklığı bu kadar yoğun yaşadığımız bir dönemde sulak alanların kurutulması çok kötü bir durum. Orada birçok canlı yaşıyor. Özellikle su kuşları için çok önemli. Orta Anadolu tarafında birçok göl kuruduğu için leylekler de kıyısal alanları tercih ediyor. Dolayısıyla bu yapılan sucul canların da tamamen yok edilmesi anlamına geliyor” diye konuştu.



CHP’Lİ BÜLBÜL MECLİS'E TAŞIDI

CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, konuyu Meclis'e taşıdı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki tarafından yanıtlanması istemiyle soru önergesi veren Bülbül, “Aydın’ın Söke ilçesine bağlı Argavlı Mahallesi'nde bulunan sulak alanların toprakla doldurulduğu basına yansımıştır. Bu durum, başta o bölge olmak üzere kısa ve orta vadede bölgeye yakın alanların ve havzanın genelinin ekosistemini olumsuz etkileyeceği aşikardır. Ayrıca Latmos Dağları bölgesinden yer alan ve giderek artan maden ocaklarının bölgenin tarihine, kültürüne ve jeolojik yapısına oldukça zarar vermektedir. Bunun yanı sıra buradaki maden ocaklarına fabrika atık küllerinin boşaltıldığı belirtilmektedir” ifadelerini kullandı.