Antakya’dan usta isimlere onur ödülleri

DUVAR - Oyuncu Şerif Sezer, Arzu Okay, Salih Güney ve yapımcı Arif Keskiner festivalin açılış gecesi olan 23 Kasım’da onur ödüllerini alacak. Aynı gecede emek ödülü duayen sinema yazarı Agah Özgüç’e takdim edilirken Orontes ödülü  de bugüne kadar 23 öyküsü sinemaya aktarılan Mersinli yazar Osman Şahin’e sunulacak.

Festivalde, Tarık Akan anısına rol aldığı son film Deli Deli Olma gösterilecek. Filmde Tarık Akan’la birlikte rol alan Şerif Sezer’in onur ödülü almasıyla gece taçlandırılmış olacak.

Şerif Sezer

1046 yılında Mudanya’da doğan Şerif Sezer Ankara Devlet Konservatuarında yatılı okudu. Sezer’in ilk sinema filmi olan “Bir Günün Hikâyesi”yle de, sinemadaki oyunculuk kariyeri başladı.1982 yılında Cannes'da Altın Palmiye ödülü alan “Yol” filminde Yılmaz Güney’le oynadı. Arkasından galası durdurulan “Hakkâri’de Bir Mevsim”le Almanya’dan Gümüş Ayı ödülü geldi. Hayatının ilk “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü Ankara Film Festivali'nde  “Herşeye Rağmen” den aldı. Şerif Sezer “Asmalı Konak” dizisindeki rolüyle evlerimize konuk oldu  ve dizilerle hak ettiği şöhreti yakaladı. “Mustafa Hakkında Herşey”, “Çemberimde Gül Oya” ve ona “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü kazandıran“Babam ve Oğlum” la kalbimizdeki yerini sağlamlaştırır. Yangın Var filminde de rol alan oyuncu üç sezon devam Karagül dizisinde de rol aldı.

Arzu Okay

1969 yılında bir fotoromanda Zeki Müren'le oynadı. Saklambaç gazetesinin 1970 yılında açtığı yarışmada birinci seçildi, ardından İtalya'daki yarışmada 4. oldu. Sinemaya ilk olarak Ayhan Işık ile başrolünü paylaştığı "Ölünceye Kadar" adlı film ile adım attı. 70'lerin seks furyası döneminde vamp kadın olarak adını duyurdu. Liseyi dışarıdan bitirmek için dersler aldı. Eşiyle beraber deri işi yapan ders aldığı öğretmenlerden biriyle ortaklık kurdu. 22 yaşında Londra’ya 7 ay süreyle İngilizce öğrenmek için gitti. Daha sonra şarkıcılık yapmaya başladı, İbrahim Tatlıses’in de olduğu bir kadro ile Anadolu turnesine çıktılar.

Sinemayı bırakmasının ardından 1984 yılında Paris'e gitti ve dericilik üzerine ticarete atıldı. 1984-1986 arasında Paris’de iş yeri açtı. 1990 krizinde battı ve ardından tekrar toparlandı. 25 Mayıs 2013 tarihinde Erzurum'da düzenlenen Uluslararası Dadaş Film Festivali'ni sunan sanatçı 2015 yılında "Yemekteydik ve Karar Verdim" adlı sinema filminde başrolde oynadı.

Salih Güney

1943 yılında Adana’da doğan oyuncu Türk sinemasının jönlerinden. Devlet Konsevatuvarı Tiyatro Bölümü mezunu olan sanatçı; ilk olarak 1960 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı'nda Tarla Kuşu oyunuyla sahneye çıktı. Kapanışına kadar Dormen Tiyatrosu'nda çalışan oyuncu, 1965 yılında Haldun Dormen'in yönetmenliğini yaptığı Bozuk Düzen adlı filmle sinemaya geçti. 100'ü aşkın film ve dizide rol aldı. Bir dönem Amerika'da turizm işiyle uğraşan Güney, müzecilik ve arkeolojiye özel ilgi duymaktadır.

Arif Keskiner

1938 yılında Adana’nın Osmaniye ilçesinde doğdu. İlk ve ortaokulu Osmaniye’de okudu. İstanbul Sultanahmet Ticaret Lisesi’ni, ardından İstanbul Yüksek Ekonomi ve Ticaret Okulu’nu bitirdi. Askerliğin ardından bir süre arkadaşı Yılmaz Güney’le çalıştıktan sonra dört yıl Ağaoğlu Yayınevi’nin müdürlüğü görevini yürüttü. Daha sonra kitapçılık, spor yazarlığı ve İsveç’te muhabirlik, bulaşıkçılık yaptı. Türkiye’ye döndükten sonra elliye yakın fotoromanın yapımcılığını, senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendi. Aynı dönemde filmciliğe başladı. "Otobüs", "Kapıcılar Kralı", "Selvi Boylum Al Yazmalım", "Maden", "Köşeyi Dönen Adam" ve "Piyano Piyano Bacaksız" gibi filmlerin prodüktörlüğünü yaptı. "Yılanı Öldürseler" ve "Piyano Piyano Bacaksız" filmlerinin senaryo yazımına katıldı. Halit Çapın’ın "Bay Alkolü Takdimimdir" adlı hayat hikâyesinden TRT’ye üç bölümlük ilk diziyi gerçekleştirdi. Ardından beş bölümlük "Bizi Güldürenler" dizisini yaptı. Daha sonra Sıraselviler’deki yazıhanesinde, herkesin Çiçek Bar ya da Arif’in Yeri dediği, tüm sinemacıların ve sanatçıların uğrak yeri olan Sinema Sevenler Derneği Lokali’ni açtı. Keskiner, yirmi üç yıldır bu ünlü mekânın işletmeciliğini yürütüyor.

Agah Özgüç

1932 yılında İstanbul’da doğan yazar, eleştirmen ve gazeteci Özgüç, 1950'li yıllarda Attila İlhan'ın etkisiyle birçok edebiyat dergisine şiir ve denemeler yazdı. Profesyonel gazeteciliğe geçişi 1961 yılında oldu. O yılların Artist, Sinema, Ses, Perde gibi magazin, sinema dergilerinde yazıları çıktı. Bir takım yazılarında ve bazı kitaplarında "Berna İlhan" takma adını kullandı. Türk basınında yer alan yayın organlarının hemen hemen tümünde yazıları yer aldı. Türk sinema tarihini aydınlatan binlerce belge, bilgi ve dokümanı arşivledi. 40 yıldan fazla süredir sadece yazarlıkla geçinmesine karşın, sarı basın kartını mesleğinin 40. yılında alabildi.İlk evliliğinden 2 oğlu ve 1 kızı bulunmaktadır. Birçok kitap yazıp yayımlayan ve Sinema tarihine çok önemli katkılarda bulunan Özgüç kitap çalışmalarına devam ediyor.

Osman  Şahin

1940 yılında Mersin’de doğan Osman Şahin öykücü ve sanaristtir.  Ortaöğrenimini Diyarbakır'da Dicle Köy Enstitüsü'nde. Yüksek öğrenimini Gazi Eğitim Enstitüsü Beden Eğitimi Bölümü'nde tamamladı Doğu ve Günev doğu'da, Fırat boylarında Siverek'in Kalemli köyünde köy öğretmenliği; Malatya, İzmit, İstanbul liselerinde beden eğitimi öğretmenliği yaptı. Siyasal nedenlerle 12 Eylül'de Trabzon'a sürgün edildi. Osman Şahin, Kırmızı Yel'le TRT-1970 Öykü Büyük Ödülü'nü, Ağız İçinde Dil Gibi'yle 1980 Nevzat Üstün Öykü Ödülü'nü, Selam Ateşleri'yle 1992 Ömer Seyfettin Öykü Ödülü'nü kazandı. Bir öyküsü 1992 yılında Stockholm'de düzenlenen Enternasyonal Hümanizm Derneği'nin açtığı öykü yarışmasında ikinci oldu. Selam Ateşleri adlı kitabıyla da 1993 Sait Faik Hikâye Armağanı kazandı. 1999 36. Antalya Film Festivali Yaşam Boyu Altın Portakal Onur Ödülü'nü ve 1999 Truva Kültür ve Folklor Derneği Onur Ödülü'nü kazandı. 'Yaşar Kemal Bir Çukurova'dır adlı röportajı ABD'de; Prof. Ali Akay ile Prof. M. Şehmuz Güzel'in Paris'te ortaklaşa hazırladıkları, "Yaşar Kemal ve Osman Şahin'in Yapıtlarında Ölüm İmgeleri ve Düşler" adlı inceleme yazısı da Fransa'da yayımlandı. Osman Şahin'in bugüne dek 21 öyküsü filme alındı. Bunlardan bazılarının senaryolarını yazdı. Bu filmler yurtiçi ve yurtdışı film festivallerinde 25'ten fazla ödül kazandı.