Selva Demiralp 'acı reçete' dedi: Bedel ödetmeyin...

Demiralp, yıl sonu için yüzde 36 enflasyon tahmini açıklayan MB'nin bu hedefi tutturmasının zor olduğunu aktararak, yüzde 50 enflasyon beklediklerini açıkladı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Koç Üniversitesi ve TÜSİAD ortaklığı ile oluşturulan Ekonomik Araştırma Forumu'nda (EAF) düzenlenen ‘Makroekonomik Politika Yaklaşımları ve Sonuçları’ konulu sunumunda konuşan Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, Merkez Bankası'nın enflasyon tahminlerini değerlendirdi.

'MB'NİN BAĞIMSIZLIĞIYLA İLGİLİ SORU İŞARETLERİ VAR' 

Demiralp, son enflasyon raporu sunumuna işaret ederek iletişim açısından en başarılı sunum olduğunu kaydetti. MB Başkanı Fatih Karahan'ın ‘enflasyon görünümünde iyileşme olana kadar sıkı duruş sürecek’ sözünü hatırlatan Demiralp, “Aylık mevsimsellikten arındırılmış enflasyon ocaktan hazirana kadarki dönemde ortalama yüzde 3’ün üstünde olursa hedefi tutturamayacağız dendi. Bu iletişim açısından kolay ve anlaşılır bir dil” diye konuştu.

Öte yandan yeni MB başkanın ne kadar şahin olduğu ile ilgili soru işareti olduğunu dile getiren Demiralp, “Yüzde 36’lık yıl sonu enflasyon tahminine ulaşabilecek miyiz çok net değil. Zaman istedi ama Türkiye’de MB’nin bağımsızlığı ile ilgili soru işaretleri var. Siyasi baskı yoksa neden seçim bekleniyor. Ama bizim tahminimiz yıl sonu için yüzde 50’ye yakın bir yılsonu tahmini işaret ediyor. Yüzde 36 bana gerçekçi gelmiyor” dedi.

'MAYIS AYINDA ENFLASYON YÜZDE 72'LERE YÜKSELİR' 

2024 tahminler konusunda ise Demiralp, bu senenin enflasyonda yüzde 50’ler civarında biteceğini belirterek, “Mayıs ayında 72’ler civarında zirve yapacak enflasyon. Ama eğer MB sıkı durumunu korur ilave sıkılaştırma yaparsa kredibilite de iyileşme olursa biz de tahminimizi aşağı çekeriz. Ama şimdilik öyle bir şey görünmüyor” dedi. Resesyon olasılığının ise yüzde 20ler seviyesinde olduğunu belirten Demiralp, “Enflasyon ile acı reçetesiz mücadele edemeyiz. Acı reçete olmalı ama illaki sabit gelir kesimi ödemek zorunda değil bunun bedelini. Siyasi otoritenin bu riski nasıl dağıtmak istediği gündemde tutulmalı” dedi. 

(EKONOMİ SERVİSİ)