Scholz'un Çin ziyaretine tepki: Hak ihlalleri konuşulmalı

Dünya Uygur Kongresi Başkanı İsa, Almanya Başbakanı Scholz'dan Çin ziyaretini iptal etmesini istedi. Muhalefet de insan hakları ihlallerini dile getirmesini talep etti.

Google Haberlere Abone ol

Yunus Ülger

ALMANYA - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, büyük şirket temsilcilerinden oluşan bir delegasyonla Çin'i ziyaret edecek. Enerji ve tedarik krizi döneminde bu önemli ziyaret, Almanya'da özellikle insan hakları kuruluşları tarafından eleştiriliyor. Ana muhalefet Hıristiyan Birlik Partisi (CDU) de ziyareti eleştirirken, hükümet ortağı Yeşiller Partisi'nden Federal Dışişleri Annalena Baerbock da Scholz'tan Çin'de insan hakları ihlallerini açıkça dile getirmesini talep etti.  

Berlin'de insan hakları kuruluşlarıyla basın toplantısı yapan Dünya Uygur Kongresi Başkanı Dolkun İsa, Scholz'tan Çin ziyaretini iptal etmesini istedi. Federal hükümetin koalisyon sözleşmesinde, “Çin'de insan hakları ihlallerinin takipçisi olacağız” sözünün yer aldığını hatırlatan İsa, Scholz'tan bunun gereğini yerine getirmesini beklediklerini söyledi. Ziyaretin, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'i 'onurlandırmak' anlamına geldiğini ileri süren İsa, “Scholz'un şirket temsilcilerini Çin'e götürmesi, milyonlarca insanın çilesini göz ardı ettiğini ve kazancı insan haklarının üstünde gördüğünü gösteriyor” dedi. Uygurların geleceğinin tehlikede olduğunu söyleyen İsa, Çin'i Uygurlara soykırım yapmakla suçladı.

'SİNCAN'DA İNSANLAR ZORLA ÇALIŞTIRILIYOR'

Aynı toplantıda İnsan Hakları İzleme Örgütü Almanya Başkanı Wenzel Michalski, Çin ile diyalogdan yana olduklarını, bununla birlikte insan hakları ihlallerinin de açıkça dile getirilmesini istediklerini söyledi. Südwind Ekonomi ve Ekümeni Enstitüsü Başkanı Sabine Ferenschild, Uygurların Sincan'da milyonlarca insanı üretim ve tedarikte zorla çalıştırıldıklarını hatırlattı. Bunların ağırlıklı olarak tekstil, gıda, araba parçaları ve solar malzemeleri dalları olduğunu bildiren Ferenschild, buradaki şirketlerin Alman şirketleriyle de çalıştıklarını söyledi. Scholz'tan bunları dile getirmesini isteyerek, gelecek yıl Almanya'da yürürlüğe girecek yasanın, insan haklarını ihlal eden şirketlerle çalışan Alman şirketlerine yaptırımlar öngördüğünü hatırlattı.

Scholz'un ziyaretinin zamanlamasının 'hiç uygun olmadığını' söyleyen CDU Başkanı Friedrich Merz, buna sebep olarak Çin'in birkaç hafta önce Tayvan'ı tehdit etmesini gösterdi. Çin devlet şirketi Cosco'nun Hamburg Limanı'na ortaklığına Scholz'un onay vermesine gönderme yapan Merz, “Kendisi, maruz kaldığımız riskleri yeniden değerlendirme isteğinden uzak” dedi. Augsburger Allgemeinen gazetesine konuşan Merz, Pekin yönetiminin Scholz'un ziyaretini 'propaganda aracı' olarak kullanacağını ileri sürdü.

DIŞİŞLERİ BAKANINDAN DA SCHOLZ'A ÇARĞI

Yeni enerji kaynakları arayışında Özbekistan'da bulunan Yeşiller Partisi'nden Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da, Scholz'tan insan hakları ihlallerini dile getirmesini istedi. Scholz'tan koalisyon sözleşmesinde yer alan “Çin'de insan hakları ihlallerinin takipçisi olacağız” sözünün gereğini yapmasını ve bunu Şi Cinping'e iletmesini isteyen Baerbock, “Adil rekabet, insan hakları ve uluslararası hukuka uyma, uluslararası işbirliğinin temelidir. Bu Çin'e açıkça söylenmeli” ifadelerini kullandı.

ÇİN POLİTİKASINDA DEĞİŞİM SÖZÜ

Eleştirilerin ardından Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinde bir makale yazan Scholz, Çin politikasında değişim sözü verdi. Değişimi, Çin Komünist Partisi'nin kongresinde aldığı kararlara bağlayan Scholz, “Çin değişti, biz de Çin politikamızı değiştireceğiz” açıklamasında bulundu. Komünist Parti'nin kongresinde Marksizme ve Leninizme ağırlık verildiğini ileri süren Scholz, Çin politikasında değişim sebebi olarak bunu da gösterdi. Çin'in '10 yıl öncesinin Çin'i olmadığını', bu süre içinde Çin ile ilişkilerde rekabet ve karşıtlığın arttığını ileri sürdü. Scholz, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Kurulu Daimi üyesi olarak Çin'den, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısına karşı tavır almasını istedi, Çin'in bu konuda sorumluluğu olduğunu belirtti.