YAZARLAR

Savrulma

Eskilerin, “delikli demir bulundu, mertlik bozuldu” sözü, bugün biraz daha anlamlı hale geldi. Borsa icat oldu, arsadaki futbol duygusal değerini kaybetti. O bildiğiniz delikli demir, tüfek, silah falan değil; para. Sahada bordo mavi diye izlediğiniz takım renkleriyle Trabzonspor olsa da mertlik bir kere bozuldu.

Öyle bir maç ki; bir maçtan daha fazlası. Kupa maçı olarak görmeyin, başka anlamları var. “Ne var ki işte çıkıp oynadılar, kimse kazanamadı" diye de bakabilirsiniz ama öyle değil. Trabzonspor, ikinci ligden birinci lige çıkarak, bir hikaye yazdı. İkinci ligdeyken de kupa kazandı, zirveye oynadı. Rakibi onu yıllarca rol model gören İskenderunspor. Bir zamanların Demir Çelik’i. Renklerine dikkat edin, kırmızı-mavi. Trabzonspor gibi olmak için daha ne yapsın ki!

Eski adıyla İsdemir (İskenderun Demir Çelik) aynı zamanda bir spor kulübüydü. İsdemir dediniz mi, demir çelikten bir şehir demekti. İsdemir işçileri haddehanelerde ateşin karşısında demir döverken, Trabzon’dakiler Yavuz Selim’in toprak sahasında toz yutuyordu. Bir benzerlik vardı; İskenderun’daki demir işçileri, demir dövme atölyelerinde pilli radyolarda Trabzonspor maçlarını izler, gollere sevinir, ellerindeki demirleri sağa sola fırlatırdı.

Trabzonspor, Anadolu insanıyla böyle güçlü bağlar kurdu zamanında. Aradan yıllar geçti, Trabzonspor, ona öykünen ve rol model görenlerin kentlerinde eski rengiyle ama ruhunu kaybetmiş olarak çıktı. İskenderunluların hafızasındaki, “Haramilerin saltanatını yıkan Trabzonspor" mazide kaldı. O Trabzonspor yok artık, belki bir daha da olmayacak, gelmeyecek.

Sıradan bir kupa maçından beklentimiz, güçlünün zayıfı ezmesi değil. Güzel oyunla, hak edenin kazanması. Maçtan güzel enstantaneleri ev sahibi İskenderun verdi. Kalecileri, Trabzonspor kalecisinden iyiydi mesela. Maç sonunda imkan varsa yer bile değişebilirler.

Bir başka not; Trabzonspor’a 2 gol atan Muhammed Beşir. Hatırlarsınız Burak Yılmaz’ın Trabzonspor’da hit olduğu dönemlerde kadrodaydı ve herkes ona ‘Burak giderse, yerli Burak’ımız var’ diye baktı. Ancak Trabzon altyapısından artık büyük yetenekler çıkmıyor, çıkanlar da kendini Trabzon dışında göstermek zorunda. Çünkü şehir, Trabzonspor’a dair sorgulamalar içinde.

Ve işte böyle...

Eskilerin, “delikli demir bulundu, mertlik bozuldu” sözü, bugün biraz daha anlamlı hale geldi. Borsa icat oldu, arsadaki futbol duygusal değerini kaybetti. O bildiğiniz delikli demir, tüfek, silah falan değil; para. Sahada bordo mavi diye izlediğiniz takım renkleriyle Trabzonspor olsa da mertlik bir kere bozuldu.

Kendini demir-çelikle anlamlandıran kentle, futbolla yaşayan kentin karşılaşmasında kazanan futbol değil, işçilerdi. Hep mi iyiler kaybeder sözü bu kez gerçek olmadı. Sonunda ‘Asla yalnız yürümeyeceksin’ diyenler kazanacak. Trabzonspor ise Anadolu ruhunun çok uzağında oradan oraya savrulmaya devam ediyor.


Aytekin Akay Kimdir?

Yaklaşık 15 yıldır Trabzon ve Trabzonspor üzerine yazılı ve görsel medyada materyaller üreten Aytekin Akay, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunudur. Medya dünyasına daha üniversitedeyken, öğrenci olarak yazdığı haber ve araştırmaların ulusal gazetelerde yayımlanmasıyla başladı. Spor gazeteciliğine olan ilgisinden dolayı ilk profesyonel işi gönül verdiği Trabzonspor oldu. Kulübün resmi yayın organının uzun seneler muhabir ve editörlüğünü yaptı. Dergi tarihinin en önemli söyleşilerine imza attı. Özellikle Trabzonspor’un dünüyle bugünü arasında köprü olan yazılar ve kişiler onun döneminde geniş kitleler tarafından bilindi. Daha sonra Trabzon Kültür Sanat Yaşam adıyla yayın yönetmenliği kendinde olan dergiyi çıkartmaya başladı. Trabzon Dergisi, kategorisinde ‘En iyi kent dergisi’ ödülünün sahibidir. Aytekin Akay’ın en çok hatırlanan yazısı Kazım Koyuncu ile yaptığı söyleşidir. Kazım Koyuncu ile yaptığı söyleşideki cümleler, bugün tribünlerde slogan, çoğu yazının ana fikri olarak defalarca kullanılmakta, sosyal medyada binlerce kez paylaşılmaktadır. Aytekin Akay, toplumda öne çıkan bazı karakterlerin başarı hikayelerini biyografi yazarlığı alanında kaleme alarak hayata geçirmektedir. Bugüne kadar 5 iş insanının hayatını kaleme almış ve filme aktarmıştır.