YAZARLAR

Sağlam finali Altınordu’ya hediye etti

Futbol ilahları Hüseyin Eroğlu’nu korudu ve Ertuğrul Sağlamı cezalandırdı. Hiç kimse kusura bakmasın ilkel, kaotik bir futbol ve oyun kurgusu, hiçbir derde deva olmaz... 

Hüseyin Eroğlu, İzmir’deki ilk maçta, bu maçın provasını yapmıştı. Veri olarak bunun anlamı şuydu; Ertuğrul Sağlam, Altınordu’nun oyun planı ve taktik düşüncelerini idrak etmiş olmalıydı. Maç başladı, Altınordu, İzmir’deki savunma stratejisinin daha kötü bir versiyonuyla, Samsunspor’u karşılamaya başladı. 

Bu kadar açık verilere rağmen Ertuğrul Sağlam’ın bulduğu çözüm ise, ceza sahasına top kesmekten ibaret oldu. Altınordu’nun kendi birinci bölgesini çok adamla savunacağı bu kadar belirginken, Sağlam’ın hala orta kesme ilkelliğine bel bağlaması doğrusu akıl kârı değildi. 

Altınordu, Samsunspor’u birinci bölgede hiç rahatsız etmedi. Bu imkan Sağlam'a, atakları geriden ve baskısız biçimde başlatma fırsatı sunuyordu. İkinci bölgede ise Altınordu, Metehan ve Ahmet İlhan’nın yalancı gölge baskısıyla yetiniyordu. Dolayısıyla Samsunspor, ne birinci bölgede ne de ikinci bölgede, hiç baskı hissetmeden top dolaştırma imkanına sahip demekti. 

Rakip, iki bölgeyi altın tepside Sağlam’a sunmasına rağmen, Sağlam’ın tercihi topu kenarlara taşıyıp, oradan kalabalık Altınordu savunmasının üstüne göndermek oluyordu. 

Altınordu savunmasının uzaklaştırdığı her top, belli bir plan dahilinde olmadığı için, kısa sürede Samsunspor için ikinci top haline geliyordu. Peki bu büyük ikramlara karşı Sağlam ne yapıyordu? Hiç. Belli ki Sağlam ev ödevini çalışmamış, futbolculuğundan kalma bilindik ezberine sarılmıştı. 

Oysa Altınordu, o kadar telaşlı ve isabetsiz paslarla Samsunspor’a imkan sağlıyordu ki, oyun baştan sonuna kadar Samsunspor’un inisiyatifine geçiyordu. 

Eroğlu’nun savunma planı otobüsü geriye park etmekten ibaretti. Üstelik Metehan’ı da en etkin olduğu kanattan alıp, işlevsiz hale getirmişti, Eroğlu. Zahmet edip bir kontra plan bile yapmamıştı. 

Eğer bu maçta kaptırılan topları geri alma istatistiği tutulmuş olsaydı, Samsunspor açık ara ile Türkiye birincisi olurdu. Çünkü Altınordu, bütün maç boyunca üst üste iki pas opsiyonunu bile organize edemedi. Oyuncular, her topa kör ve uzun vurdu.  

Özetle futbol ilahları Hüseyin Eroğlu’nu korudu ve aynı ilahlar Ertuğrul Sağlamı cezalandırdı. 

Hiç kimse kusura bakmasın ilkel, kaotik bir futbol ve oyun kurgusu, hiçbir derde deva olmaz. 

 


Ali Fikri Işık Kimdir?

Ali Fikri Işık, 1958 yılında Mardin’in Savur ilçesine bağlı Xeramemo köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Batman’da, liseyi ise Silvan’da okumuştur. 1978 yılında Batman'da “Sesleniş” Gazetesiyle yazın hayatına başlamış. 1985 yılında yazarlar kooperatifi olan Yazko’nun dergisi “Yazko Somut”ta, 1994 yılında “Zone News” gazetesinde, 1995 yılında haftalık dergi “Roj”da, 2010 yılında Taraf gazetesinde, 2016 yılında “BasNews ve Kurdistan24 Türkçe'de yazmıştır. Amedspor Kaos ve Direniş Amedspor kitaplarının yazarıdır.