Rusya basınında geçen hafta: 'Türkiye Boğazlar'ı ABD gemilerine açabilir mi?'

Rusya’ya ait savaş uçaklarının manevralarıyla düşen Amerikan MQ-9 Reaper’in akıbeti ne olacak; hukuki arka planı nedir, kalıntıları ABD çıkartabilir mi? Türkiye Boğazlar'ı ABD gemilerine açabilir mi?

Google Haberlere Abone ol

Hazal Yalın

Haftanın seçkisinde dört yazı var. Dördü de tamamen farklı konularda. Sadece Argumentı i Faktı’da Aleksey Leonkov, Türkiye’yi de doğrudan ilgilendiren bir konuda görüş belirtiyor: Rusya’ya ait Su-27 savaş uçaklarının manevralarıyla düşmesine neden olduğu Amerikan MQ-9 Reaper’in akıbeti ne olacak; hukuki arka planı nedir, kalıntıları ABD çıkartabilir mi? RBK, Federal Gümrük Hizmetleri’nin açıkladığı 2022 istatistiklerine dayanarak Rusya’nın ihracat gelirlerindeki muazzam artışa işaret ediyor. Bu, özellikle madencilik ve gübre sektörü açısından büyük önem taşıyor; her ikisi de sektörel işbirliğiyle büyük ölçüde oligarkların elinde. Özellikle nikel ve alüminyum ihracatının hâlâ açık olması, Potanin ve Deripaska’yı doğrudan ilgilendiriyor; Kremlin’le büyük burjuvazi arasındaki mücadele açısından not etmek gerek. Svobodnaya Pressa, Aleksandr Buzgalin ile video görüşmesi yapmış ve yayınlamış; bunun özetini yapıyorum. MGU profesörü Buzgalin Rusya’da önemli çağdaş Marksist düşünürlerden biri; kendisinden daha önce benim “Rusya…”da da söz etmiştim. EADaily ise Roskosmos ile Kazakistan hükümeti arasında ortaya çıkan gerilimi ve Roskosmos’a ait bir şirkete haciz getirilmesini haber yapıyor. En dikkat çekici yanı, haciz kararının çıkartıldığı mahkemenin Britanya hukukuna bağlı ve yabancı yargı mensuplarından oluşması.

'2022’de ihracat rekoru'

Federal Gümrük Hizmetleri’nin (FTS) 13 Mart’ta yayınladığı geçen yılın dış ticaret verilerine ve Rosstat’ın tarihi verilerine göre Rusya’nın emtia ihracatı 2022’de ülke tarihinin rekorunu kırdı ve 591,5 milyar dolar oldu; ticaret fazlası da rekor seviyede oldu: 332,4 milyar dolar.

FTS 2022 başında sadece ocak ayı gümrük verilerini açıklamış, ama Ukrayna’da özel askeri harekâtın başlamasından sonra istatistiklerini yayınlamayı durdurmuştu. FTS müdür başyardımcısı (bugün kurumun geçici yöneticisi) Ruslan Davıdov mayıs ayında RBK’ya şöyle demişti: “Yaptırımların hızla kaldırılacağı ve bizim de verileri geçmişte olduğu ölçekte yayınlayabileceğimiz beklentisine girmeye herhalde gerek yok. Ama sanırım birleştirilmiş verileri ağır ağır toplar ve tekrar yayınlamaya başlarız.” Analistler geçen yıl boyunca Rusya’nın ihracat ve ithalatını ticari ortaklarının büyük farklılık olmaksızın yayınlamaya devam ettikleri muadil istatistikleriyle değerlendirmişlerdi. ...

2022’de ihracattaki artışın iticisi yaptırımlara girmeyen veya ancak (hampetrol gibi) geçen yılın sonunda sınırlamalara giren emtia oldu. Hafif metaller (alüminyum, nikel, bakır vb.) geçen yıl AB ve ABD’nin doğrudan yaptırım sınırlamalarına konu olmadı. (Washington, Rusya alüminyumuna aşırı ithalat resmi getirdi, ama platin grubu metaller eskiden olduğu gibi gümrüksüz girmeye devam ediyor.)

En büyük ihracat artışı görülen emtia şunlar:

Nikel ve nikel ürünleri ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 190 artışla 5,8 milyar dolara ulaştı. Gübre yüzde 54,3 artışla 19,3, karbon yakıt yüzde 42,8 artışla 383,7, bakır ve bakır ürünleri yüzde 16,7 artışla 7,1, orman ürünleri yüzde 15,2 artışla 1,6, gıda yüzde 14,8 artışla 41,3, ağır metal ürünleri yüzde 8,8 artışla 4,3 milyar dolar ihracat geliri sağladı. ... (İ. Tkaçyov, T. Dzyadko, Y. Vinogradova / RBK, 14 Mart)

'MQ-9 Reaper’in akıbeti ne olacak?'

Türkiye Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın açıklamasına göre Türkiye yetkilileri Amerikan SİHA’sıyla ilgili olarak Washington’daki ortaklarıyla sıkı bir temas içinde bulunuyorlar. Bakanın dediğine göre bu istikamette bütün temel adımlar en kısa zamanda ortaya çıkacak. Yani başka eylem seçenekleri gibi Boğazlar’ın ABD deniz kuvvetleri gemilerine açılması imkânı da şu anda aktif şekilde görüşülüyor.

Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev ve Dış İstihbarat Hizmetleri Başkanı Sergey Narışkin, Amerikan SİHA’sının parçalarının çıkarılmasına yönelik Rusya’nın çabaları olabileceğini söylemişlerdi. SİHA uluslararası sularda bulunuyor. Bu yüzden Karadeniz’deki ABD savaş gemileri bu parçaların Rus uzmanların eline geçmemesi amacıyla yerini bulup sudan çıkarmalı.

Amerikalılar bunu yapabilirler mi? AiF, “Arsenal Oteçestva” dergisinin redaktörü, askeri uzman Aleksey Leonkov ile görüştü.

Aleksey Petroviç, Türkiye Boğazlar’ı ABD deniz kuvvetleri gemilerine açabilir mi?

— O zamana kadar buna gerek kalmayabilir. Bugün bizim donanma uzmanlarımız Amerikan SİHA’sını denizin dibinden çıkarmak için bir operasyon yürütüyorlar. Bu provokasyonu pişiren Amerikalılar böyle bir final beklemiyorlardı. SİHA’nın yok edileceğini düşündüklerini de sanmıyorum; bu yüzden acil eylem için bir arama-kurtarma grubu da hazır değildi. ...

Kırım yarımadası etrafında iki alan yaratmıştık: uçuşa yasak alan ve seyrüsefere yasak alan. Rusya, uluslararası hukukun seyrüsefer ve sivil havacılık hürriyeti normlarına uygun davranmıştı: Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nü ve uluslararası deniz taşımacılığı yapan herkesi, bu bölgelerin kapalı olduğuna dair bilgilendirmiştik. Hububat anlaşması meselesi gündeme geldiğinde ise gemilerin bu seyrüsefere kapalı alandan geçmesi için koridorlar teşkil edildi. SİHA’nın düştüğü yerde böyle bir koridor yok. Orası kapalı bölge. SİHA Kırım kıyılarına 60 km mesafede denizin dibinde, yani bu bölgenin içinde. Bu yüzden kendi savaş gemilerimizi bunun sınırlarına yerleştirip Amerikalıların geçmesine izin vermeyiz. ...

— Amerikalılar gelecekte Türkiye’den Boğazlar’ı ABD deniz kuvvetleri gemilerine açmasını talep etmek için yeni bir provokasyona girişebilirler mi?

— Tam bu nedenle, Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu geçtiğimiz günlerde ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile, Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov da ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley ile görüştüler. Her ikisine de, Amerikalılar durmayacak olurlarsa olayların nereye varabileceği bildirildi.

— Nasıl?

— Bu bölgelere girecek her şeyin yok edileceği uyarısı yapıldı. Bu doğrudan söylenmedi, ama şu açıklandı: “Güvenlik konusunda size hiçbir garanti vermeyiz.” Bu, şu demek: “Bu beyanı işittikten sonra risk alırsanız, size karşı silah kullanılacağı konusunda sizi uyarmış olduk.” (V. Kojemyakin / Argumentı i Faktı, 16 Mart)

'Ya sola dönüş, ya da durum kötüleşecek'

Vladimir Putin’in 2023 kararnamesi (öğretmenlerin ve eğitimcilerin sosyal statüsü meselelerinin görüşülmesi ve çözülmesi, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, ücretlerinin artırılması) çoktandır bekleniyordu. Ancak nasıl olacak; eğitim işgücü piyasası için mi yoksa? ... Moskova Devlet Üniversitesi Felsefe Fakültesi Çağdaş Marksist Araştırmalar Merkezi Müdürü Profesör Aleksandr Buzgalin ile görüştük.

İşgücü piyasasında Rusya vatandaşlarının yüzde 10’u sefalet ücreti alıyor; yarısının ücreti ise 40 bin rublenin, yani ortalamanın altında. Bu, sosyal eşitsizlikle ilgili en yüksek gösterge. Ücret seviyesinde sondan bir önceki seviyede pedagoji fakülteleri mezunları var; en son seviyede ise tarım işçileri.

Gerçek bir eğitimin yapması gereken başka şeyler olmalı. Eğitim, hem iktisadi kalkınma, hem toplumun, insanın gelişmesi için zaruri olan şeyleri temin etmeli.

Buzgalin, Vladimir İlyiç Lenin’in çöküntü, yeni ekonomi siyaseti [NEP] şartlarındaki ödevimizin bir kültür devrimi olduğu, yani öğretmeni erişilmez yükseklere yerleştirmenin zaruri olduğu şeklindeki sözlerini hatırlatıyor.

Ya Rusya’da gerçek bir sola dönüş başlar, eğitim alanındaki, Rusya’nın gerçek yurtseverlerinin yetiştirilmesindeki ölümcül hataları kavrarız; ya da durum kötüleşecek. Yurtseverlik öğretilemez, işgücü piyasası da onunla ilgili değil zaten. ... (Svobodnaya Pressa, 16 Mart)

'Kazakistan’da Roskosmos’a karşı Britanya yargısı'

Kazakistan, Baykonur’da faaliyet gösteren, Roskosmos’a bağlı “Yerdeki Uzay Altyapısı Tesisleri Kullanım Merkezi” (TSNEKİ) mülküne el koydu. Haberi avesta.tj 14 Mart’ta verdi. Şirketin yöneticisinin ülke dışına çıkması da yasaklandı.

Ajansın haberine göre el koyma, mali borçlardan ötürü gerçekleşti.

Yayın, TSNEKİ’nin “Kazakistan-Rusya Ortak Girişimi Bayterek” adlı şirkete 13,68 milyar tenge (23,5 milyon dolar) tutarındaki borcundan ötürü icra takibi ve icra tedbirlerinin kabulüne ilişkin bir celbe atıf yapıyor. Karar, Astana Uluslararası Finans Merkezi Mahkemesi tarafından alınmış. İcra emri 2022 kasım ayı sonunda çıkarılmış.

Yayına göre kaynakların kullanılmasına ve mali işlemlerin yürütülmesine getirilen yasak, Baykonur’da öncelikli olarak yürümekte olan faaliyeti (Soyuz-5 füzesi için yeni bir fırlatma rampası inşaatı) geciktiriyor.

kz24.news portalının verilerine göre el koymanın temel nedeni, Roskosmos Başkanı Yuriy Borisov’un Soyuz-5 füzesi için fırlatma rampasının inşaatının gecikmesiyle ilgili eleştirisi. Bu projenin gerçekleştirilmesinden sorumlu olan kişi, Kazakistan Ulaştırma Bakanı Bagdat Musin, Borisov’un eleştirilerini “diplomatik hesap hatası” diye nitelemişti.

Astana Uluslararası Ticaret Merkezi yargı sistemi ülkenin yargı alanının dışında; Britanya hukukuna göre işliyor. Adli organlar yabancılardan, daha ziyade Britanya vatandaşı uzmanlardan oluşturuluyor. (EADaily, 14 Mart)