Rusya basınında geçen hafta: 'MİT’te 2017 sonrası kilit değişiklikler'
Rusya basınında geçen hafta Türkiye ile ticarette bankalar üzerinden tıkanan yollar gündemdeydi. Bu arada Türkiye'nin petrol alımında yeni bir rekor kırdığı da basında yer aldı.
Haftanın en önemli haberlerinden biri, VTB’nin Türk lirası hesap açma girişimini “geçici olarak” durdurmasıydı. Kommersant ayrıntılı haberinde bunun nedenleri ve daha önemlisi Türkiye’yle yaptırımlardan etkilenmeden ticaret yolları üzerinde duruyor. İzvestiya, İlham Ahmed ile görüşmüş; Ahmed, Trump yönetiminin Suriye’den çekileceği söylentileri karşısında kendilerine haber verilmediğini, ABD ile anlaşmalarının devam ettiğini ileri sürüyor. Moskovskiy Komsomolets’in bir siparişi andıran yazısı da dikkat çekici. Gazete, TsAST’ın Türkiye’yle ilgili yeni derlemesine dayanarak MİT’i neredeyse her açıdan olumlamış. RBK ise Türkiye’nin Rusya’dan petrol alımının yeni bir rekor kırdığını vurguluyor.
'MİT’te 2017 sonrası kilit değişiklikler'
Stratejiler ve Teknolojiler Analiz Merkezi (TsAST) tarafından hazırlanan “Türkiye Güzergâhı” adlı makaleler derlemesi kitapta… Türk istihbaratının gelişimindeki pek çok veçhe inceleniyor.
Kitabın yazarları şöyle yazıyor: “Türkiye’nin istihbarat sisteminin transformasyonu sadece bir kurumun değişimi değil, yeni tehditler karşısında güvenlik yaklaşımında da değişikliktir.”
Bu sistemde neyin değiştiğini anlamak için değişikliklerin dinamiğini, nedenlerini ve sonuçlarını incelemek, keza yeni realitelerin ülkenin iç ve dış güvenliğini nasıl etkilediğini değerlendirmek gerek.
Örneğin, tarihi ve kültürel bağlamlara değinen yazarlar, istihbaratın Türkiye tarihinde Osmanlı İmparatorluğu'na kadar uzanan derin kökleri olduğuna işaret ediyorlar. O dönemde istihbarat faaliyetleri, Sultan'ın sarayı için stratejik önemini vurgulayan casus ve ajanların kullanımına dayanıyordu.
Osmanlı İmparatorluğu, geniş topraklarını kontrol etmesine ve dışarıdan gelen tehditlere yanıt vermesine olanak tanıyan muhbirlerin işe alınması ve geniş bir casus ağının oluşturulması da dahil çeşitli bilgi toplama yöntemleri kullanıyordu. …
1946'da çok partili sisteme geçiş ve 1952'de NATO üyeliği ile birlikte Türkiye'nin istihbarat sistemi önemli değişikliklere uğradı. Bu dönemde komünist tehditle mücadeleye özel bir önem verildi ve ABD destekli Özel Harp Dairesi kuruldu. Bu birim, komünist ve ayrılıkçı hareketler de dahil olmak üzere iç ve dış tehditlerle mücadelede önemli bir araç haline geldi. …
MİT’in gelişmesinde önemli bir aşama da Türkiye’nin uluslararası siyasete aktif katılımını ve küresel arenada menfaatlerini korumasını sağlayan ülke dışındaki operasyonlar.
Yazarlara göre: “Bugün MİT, yüksek operasyonel faaliyetleriyle küresel ve bölgesel siyaseti aktif olarak etkileyen bir güçtür.” …
Türkiye'nin istihbarat sisteminin 2017 sonrası dönüşümü bazı kilit değişiklikler içeriyor. Örneğin, MİT’e bütün istihbarat faaliyetlerinin koordinasyonu yetkisi verildi ve bu da verimliliği artırdı. Bu durum, kaynakların yoğunlaştırılmasına ve farklı devlet kurumları arasında işbirliğinin geliştirilmesine olanak sağladı. … (O. Fyodorova / Moskovskiy Komsomolets, 30 Ocak)
'Türkiye’nin Rusya’dan petrol ithalatı yeni bir rekor kırdı'
Kpler verilerine göre Türkiye 2024’te Rusya’dan rekor miktarda petrol aldı. … Yıllık bazda artış yüzde 36’yla günde toplam 323 bin varili buldu. Bir önceki rekor 2022’de günde 254 bin varille kırılmıştı; 2023’te ise sevkiyat yüzde 6 azalarak günlük ortalama 237 bin varil olmuştu.
Kpler verilerine göre, 2024 haziranında Rusya’dan Türkiye pazarına yapılan aylık petrol sevkiyatında da rekor kırıldı. Söz konusu aydaki ihracat günlük 449.000 varile ulaştı. …
Türkiye 2023’te, özellikle Avrupa ülkelerinin Rusya'dan yapılan ihracattaki payının azalması nedeniyle, bu sevkiyatın en büyük üç alıcısından biri haline geldi. Rusya'nın Türkiye pazarına ihracatı… sonbahardan bu yana önemli ölçüde artıyor. Reuters, yeni anlaşmanın bir parçası olarak Lukoil’un ekimden bu yana Azerbaycan'ın SOCAR şirketine ait Star rafinerisine petrol ihraç etmeye başladığını yazıyor. Şirket bu bilgi hakkında yorum yapmadı. … (RBK, 30 Ocak)
'İhlal, işkence ve cinayetlerin arkasındaki rejimi destekleyen AB…'
Gürcistan Parlamentosu Başkanı Şalva Papuaşvili, Gürcistan’a karşı yaptırımlardan ötürü AB’yi ikiyüzlülükle suçladı. AB’nin Gürcistan diplomatik pasaportlarına vize koymama uygulamasını iptal etmesinin ikiyüzlülük olduğunu söyleyen Papuaşvili, vize rejiminin kolaylaştırılmasının Mihail Saakaşvili iktidardayken, yani kendi ülkesinin halkına karşı çok sayıda suç işlendiği sırada gerçekleştiğini söyledi. Papuaşvili, Saakaşvili rejimi sırasında Gürcistan’da sürekli bir şekilde insan hakları ihlalleri yaşandığını, hapishanelerde işkence yapıldığını ve ısmarlama cinayetler işlendiğini söyledi: “Ardından Brüksel, bu filizlenen otokrasinin yaratıcılarını (sıradan vatandaşları değil) vizesiz rejimle ödüllendirdi. Ve vatandaşlara vizesiz rejim verilmesi için 7 yıl daha geçmesi ve rejimin Gürcistan’ın Hayali tarafından devrilmesi gerekti.”
Papuaşvili’ye göre bu nedenle AB’nin Gürcistan’ın Hayali’ni demokratik ilkeleri ihlal etmekle suçlaması adil değil; otoriter Saakaşvili’nin tutukluluğunun kaldırılması yönündeki talepleri de haksız. (Vestnik Kavkaza, 27 Ocak)
'Türkiye’yle ödeme yolları'
İş dünyası için Türkiye'ye ödemeler daha da zorlaştı; pazar, en büyük oyunculardan birini kaybetti. VTB Türk lirası havalelere başladığını açıklamıştı, ama hizmet 10 gün dayanamadı. VTB'nin acil durum hattı... işlemlerin geçici olarak durdurulduğunu söylüyor. Bu arada ithalatçılar Türkiye Cumhuriyeti'nde ödemelerde güçlük yaşamaya devam ediyorlar. Kimi durumlarda masraflar, anlaşma tutarının yüzde 15'ini buluyor. ...
Digital VED platformu kurucusu Anna Fomiçeva şöyle diyor: "İşlemlerin durdurulması doğal olarak Türkiye tarafıyla ilişkili, Rusya tarafıyla değil. Birçok müşterimiz ödeme yaptı ama bunlar henüz kendi hesaplarından düşmedi ve karşı tarafın hesabına geçmedi. Benim iki açıklamam var. Birinci düşüncem: Muhabir banka başlangıçta bu hikayeyi onayladı, ama büyük ödemeler olduğunu görünce kesti, çünkü herkes yaptırım baskısından korkuyor. İkincisi de şu: Tüm bankalara 'çikolata' komisyonları ancak diğer tarafta karşı akışınız varsa garanti edilebilir; belki de başvuru sayısıyla başa çıkamadılar.”
Başvuruların yoğunluğuyla ilgili resmi olarak hiçbir şey bilinmiyor. Teorik olarak, VTB'nin hizmetine olan ilgiyi belirleyen bazı şartlar olmalı: Banka, TL ödemeyi beş gün içinde doğrudan Türk bankasına teslim etme sözü veriyordu. Komisyon, tutarın yüzde 1'inden daha azdı; yüzde 0,15'i kur kontrolüne, yüzde 1'i de karşı bankaya gidiyordu.
Optimalog şirketinin eski ortağı Georgiy Vlastopulo alternatif uygulamaların daha pahalı olduğunu söylüyor: "Rusya'dan herhangi bir şekilde havale almayı kabul eden Türk bankaları öyle çapraz oranlar ve giriş ücretleri belirledi ki işlem maliyetlerinde yüzde 7 ila yüzde 15 arasında kayıp yaşadık. Bunun bir anlamı yok. ..."
Avukatlık bürosu Nordic Star'ın değerlendirmesine göre ön mutabakat sağlandığında bile ödemelerin üçte birine yakını göndericiye geri dönüyor. Bu en çok, anlaşmanın taraflarından biri yaptırım listelerindeyse oluyor. Girişimci Aleksandr tıbbi cihaz ithal ediyor, herhangi bir sınırlamayla karşılaşmıyor, bu yüzden Türkiye'yle bir ödeme sorunu görmüyor: "Türkiye'deki birçok ihracatçı da Rusya pazarına ilgi duyuyor, bunlar muhtelif Rusya bankalarında kendi yerleşik olmayan hesaplarını açtılar. Burada sözkonusu olan, Avrupa'ya vekaleti olan kredi örgütleri: İtalya, Macaristan, Avusturya. Dahası, belli ki para şirket içinde çekilebilir, çünkü sanki Rusya'da bir hesabınız varmış gibi olur, ancak parayı işinize hizmette bulunan bir Türk bankasına iade edersiniz. Bu yol bir yıldan fazladır işliyor ve herkes de memnun." (İ. Yakunin / Kommersant, 28 Ocak)
'Taşkent’te YÖK müfredatıyla üniversite'
Taşkent’te Türki Devletler Uluslararası Üniversitesi açıldı. Özbekistan Adalet Bakanlığı açıklamasına göre Devlet Başkanı Şavkat Mirziyoyev ilgili kararnameyi imzaladı.
Bakanlığın verdiği bilgiye göre yüksek öğrenim kuruluşu mühendislik, inşaat, lojistik, bilişim ve programlama, sağlık, tarım, gıda mühendisliği, ekonomi ve sosyal bilimler alanlarında kadro hazırlayacak. Hazırlık Türkiye üniversitelerinin müfredatına göre gerçekleşecek.
Üniversitede öğretim 2025 eylülünde başlayacak ve paralı-sözleşmeli olarak yapılacak. Kabul şartlarını ve öğrenim parasını üniversite kendisi belirleyecek. Yüksek öğretim kurumunun faaliyetlerini örgütlemek ve koordine etmek için de bir yönetim konseyi kurulacak. (EADaily, 28 Ocak)
'ABD bize yeni plan sunmadı'
Kuzeydoğu Suriye’deki Kürt idaresinin dış ilişkiler departmanı başkanı İlham Ahmed, İzvestiya’ya açıklamasında, otonom yönetimin uluslararası mutabakatlar temelinde ABD ile işbirliğine devam ettiğini, bu bağlamda ABD’den herhangi bir yeni plan veya teklif gelmediğini söyledi.
Geçtiğimiz günlerde İsrail devlet televizyonu Kan, ABD başkanı Trump yönetiminin İsrail’i ABD birliklerinin Suriye’den çıkması planları hakkında bilgilendirdiğini ileri sürmüştü.
İlham Ahmed’e göre: “ABD ile yeni mutabakatımız yok, kendilerinden yeni plan da almadık, Amerikan yönetimiyle mevcut mutabakatlar temelinde çalışıyoruz.”
Ahmed, Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu’nun ülkenin kuzeydoğu bölgelerine düzenli saldırılarda bulunduğunu da söylüyor. Kürt idaresinin temsilcisi şöyle diyor: “Suriye’nin kuzeydoğusundaki durum gerginliğini koruyor, Türkiye yanlısı oluşumlar saldırılarına devam ediyor, Türkiye de Şam’daki hükümet üzerinden arzularını dayatmaya çalışıyor. Ankara’nın Şam ile diyalogda ilerlememize izin vermediğini düşünüyoruz.” (İzvestiya, 31 Ocak)