RafDuvaR: Yeni çıkan kitaplar
Son günlerde yayımlanan, birbirinden farklı alanlarda dikkat çeken ve okurla buluşan kitapları derledik...
Canlanan – Lenin’den Öpücükler
Yan Lianke, Çevirmen: Erdem Kurtuldu, 584 syf., İthaki Yayınları, 2024.
Hiciv romanlarıyla modern Çin edebiyatında özel bir yeri olan, 2014 Franz Kafka Ödülü’ne layık görülmüş Yan Lianke’nin, memleketi Balou Sıradağları hakkında yazdığı kitaplarından en ünlüsü, Lao She Edebiyat Ödüllü Canlanan: Lenin’den Öpücükler.
Ahalisi körler, sağırlar, çolaklar, topallardan oluşan Canlanan köyünde, harman vaktinde yağan sıcak kar nedeniyle mahsulünü kaybeden köylüler, ilçe idarecisi Liu’nun cin fikriyle dertlerinden kurtulacaklarına inanırlar: Rusya’dan Lenin’in naaşını satın alıp köydeki Ruh Dağı’na yapacakları anıt mezara koyabilirlerse, herkesin kaderi yeni palazlanan turizmle değişecektir. Liu’nun planına göre, engellerinin üstesinden gelerek eşsiz melekeler geliştirmiş köylüler, gösteri toplulukları oluşturup tüm Çin’de turneye çıkacaklardır, tabii köyün sorumlusu Mao Zhi Nine’yi ve bıdıkız torunlarını ikna edebilirlerse.
Saramago’nun yapıtlarını andıran bir toplum alegorisi, Çin tarihinin ve toplumunun düşündürücü bir hicvi, Lianke’ye özgü mitik-gerçekçi muazzam bir roman.
Ölüm Çiçekleri
Edgar Wallace, Çevirmen: Suat Derviş, 144 syf., İthaki Yayınları, 2024.
“Edgar Wallace’ın romanları hem çok yaratıcı hem de çok sürükleyici.”–G. K. CHESTERTON
Edgar Wallace, klasik cinayet romanlarının formülünün ve yapısının belirlenmesinde ve türün popülerleşmesinde önemli rol oynayan yazarlardan biri. Suat Derviş’in Türkçeye çevirdiği Ölüm Çiçekleri dedektif Jack Tarling ve Çinli asistanı Ling Chu’nun arzıendam ettiği, polisiye edebiyatın en önemli eserlerinden.
Ünlü işadamı Thornton Lyne parkta ölü bulunmuştur. Tek bir kurşunla öldüğü anlaşılan Lyne’ın yarasının üzerine sarılmış kanlı bir gecelik vardır ve bu gecelik yakın zamanda kovduğu çalışanı Odette Rider’a aittir.
Tüm oklar Odette’i göstermesine rağmen Çin’den henüz dönen dedektif Jack Tarling bu hoş kadının suçlu olduğuna inanmaz ve Odette’i aklamak için katili bulmaya karar verir. Ona sunulan kanıtları göz ardı eden Tarling gerçekten düşüncelerinde haklı mıdır? Eğer haklıysa bile bu kadar az ipucuyla gerçek suçluyu bulabilecek midir?
Ve Sinem 4. Cilt
Cihan Kılıç, 152 syf., İthaki Yayınları, 2024.
Hızlı ve kalburüstü̈ yaşam tarzının yanı sıra yüksek bir özgüvene sahip Sinem, vücut geliştirme takıntılı sevgilisi Alper, evlilik hayalleriyle yaşayan ablası Ebru, ayrılık hayalleriyle yaşayan eniştesi Engin, Engin’in işe yaramaz kardeşi Utku ve onun daha da işe yaramaz arkadaşları…
Bir yanda kahramanlarımızın alışageldikleri hayatın ellerinden kayıp gidişi, diğer yanda köklerine tutunarak ayakta kalma gayretleri… Hepsi ve daha fazlası Ve Sinem çizgi öykülerinin 4. cildinde.
Gezgin Günce – Britanya Defterleri, 2008
Ali Teoman, 184 syf., Yapı Kredi Yayınları, 2024.
Gezgin Günce, Ali Teoman’ın 2008 yazında eşi ve arkadaşlarıyla birlikte gittiği Edinburgh ve Londra seyahatinin izlenimleri ve gözlemlerinden oluşuyor. Ancak, bir gezginin değil, bir yazarın güncesi bu. Yazar, sadece gördüklerini değil, okuduklarını, dinlediklerini, düşünüp hissettiklerini de kaydediyor. Kitabın penceresinden bakıldığında bir tür iç yolculuğun kilometre taşları bir görünüp bir kayboluyor.
Londra’nın bir zamanlar en çok gezdiğim sokaklarında yürüdüm buraya gelirken. Metroyla Oxford Circus’a geldim, oradan Tottenham Court Road’a, oradan da Leicester Square’e yürüdüm. Sonra da Garret Street yoluyla buraya, Covent Garden’a geldim. Oturmadan önce, binanın içini dışını tavaf ettim iyice. Anlık flaş patlamaları gibi kimi görüntüler geliyor gözlerimin önüne. Kaç yıl önceydi? On sekiz yıl mı, on dokuz mu yoksa? Bazı şeyleri hiç anımsayamıyorum ama ve şaşkınlığa düşüyorum. Ben mi yaşamışım buralarda? Bu sokaklarda ben mi yürümüşüm? Nasıl yapmışım? Nasıl öğrenmişim? Nasıl alışmışım bütün bunlara? Sokaklarda yürürken anlıyorum ki, âdeta bir köstebek yuvasına çevirmişim buraları, delik deşik etmişim. Ama nasıl? Nasıl. O kişi kim? Ben miyim? O günlerden bu günlere nasıl geldim? Nasıl değiştim? Ben aslında kimim? O günkü ben mi, bugünkü ben mi, hiçbiri mi yoksa – çünkü yarın bambaşka bir “ben” çıkacak ortaya, dünkü ve bugünkü ‘ben’i şaşkınlıkla izleyecek.