Prof. Dr. Ayşe Buğra'dan Osman Kavala için açıklama: Yaşananlar ne mantıkla, ne hukukla açıklanabilir

Tutuklu iş insanı Osman Kavala'nın eşi Prof. Dr. Ayşe Buğra, 10 büyükelçinin 'istenmeyen kişi' ilan edilmesi talimatına ilişkin, "Dışişleri'nin engellemeye çalışması gerekir" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 1455 gündür tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala'nın eşi Prof. Dr. Ayşe Buğra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kavala'nın serbest bırakılması için çağrıda bulunan 10 büyükelçiyi 'persona non grata' (istenmeyen kişi) ilan etme talimatını değerlendirdi. İsmail Saymaz'ın sorularını yanıtlayan Buğra, "Bunlar çok ciddi şeyler. Dışişleri'nin engellemeye çalışması gerekir" ifadelerini kullandı. 

Buğra'nın açıklamaları şöyle:

"- Erdoğan'ın açıklamaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Yargıya karışılmaması gerektiği söyleniyor ama açıklamaların kendisi yargı bağımsızlığı fikrine uygun değil. Bir çelişki var.

- Eşinizin duruşmaya çıkmama kararını nasıl yorumluyorsunuz?

Bu durumda duruşmalara çıkmasının anlamı kalmadı gibi geliyor. Duruşmada söylenenler yargıyı ne kadar etkiliyor? Kararına saygı gösteriyorum.

- Bilginiz var mıydı önceden?

Konuşmadık ama bu kararı anlıyorum. Savunma yapsa ne olacak, yapmasa ne olacak.

- Gidecek misiniz duruşmalara?

Duruşmalar yıpratıcı oluyor. İnsan çok sarsılıyor. Bilmiyorum, belki gitmem.

- Erdoğan, eşiniz için "Soros'un Türkiye şubesi" diyor.

Açık Toplum Vakfı, Türk kanunlarına göre kurulmuş ve denetlenen bir vakıf. Eşimin öteki yönetim kurulu üyelerinden farklı bir konumu yok. Niçin tek bir insan Soros'un temsilcisi gibi gösteriliyor? Anlamak çok zor.

- Bir yorumunuz var mı? Niçin?

İsmail bey, yok. Şu durumun ne mantıkla ne hukukla açıklanabilir tarafı yok.

- Büyükelçilerin açıklamalarını nasıl değerlendirdiniz?

Türkiye, Avrupa Konseyi kurucu üyesi olan, AHİM kararlarının bağlayıcılığını kabul etmiş bir ülke. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, kasım sonunda Osman bırakılmazsa yaptırım başlatacağını söyledi. Bu vahim birşey. Elçilerin girişimini işlerin bu hale gelmesini önlemeye yönelik iyi niyetli girişim olarak yorumluyorum.

- 'İstenmeyen adam' ilanını nasıl yorumluyorsunuz?

Bunlar çok ciddi şeyler. Dışişleri'nin engellemeye çalışması gerekir.

Adalete inancınızı koruyor musunuz?

Türk yargısının işleyişi konusunda dört yıl sonunda çok umutlu olabilmem imkânsız."

NE OLMUŞTU?

Aralarında ABD, Almanya ve Fransa'nın da olduğu 10 ülkenin büyükelçisi, Osman Kavala'nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları doğrultusunda serbest bırakılması için çağrıda bulunmuştu. 10 büyükelçinin ortak açıklamasında şu ifadeler yer almıştı:

"Bugün, Osman Kavala'nın tutukluluğunun başlamasının 4. yıl dönümü. Daha önce verilen beraat kararının ardından farklı davaların birleştirilmesi ve yeni davaların açılması yoluyla davasında süregelen gecikmeler, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve Türk yargı sisteminin şeffaflığına gölge düşürüyor. Kanada, Fransa, Finlandiya, Danimarka, Almanya, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, İsveç ve Amerika Birleşik Devletleri büyükelçilikleri olarak birlikte, Türkiye'nin uluslararası yükümlülükleri ve iç hukukuyla uyumlu şekilde, bu davanın adil ve hızlı biçimde sonuçlandırılması gerektiği kanısındayız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bu husustaki kararları doğrultusunda Osman Kavala'nın derhal serbest bırakılmasının sağlanması için Türkiye'ye çağrıda bulunuyoruz."

18 Ekim'de yayınlanan çağrının ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yatıyorlar kalkıyorlar Kavala Kavala. Kavala dediğin Soros'un Türkiye şubesi" açıklamasını yapmış, Kavala hakkındaki AİHM kararlarına uyma çağrısı yapan 10 ülkenin büyükelçilerini istenmeyen kişi ilan etmek için 'Dışişleri Bakanlığı'na talimat verdiğini' söylemişti. (HABER MERKEZİ)