HDP'li Saruhan Oluç: Bu baskılara başka hiçbir parti dayanamazdı

HDP bir ay sonra gerçekleşecek olağan kongre için hazırlıklarını tamamlıyor. 2015'ten bugüne kadar 16 bine yakın partili gözaltına alındı. HDP'nin verilerine göre ise şu an 5 bin 66 partili cezaevlerinde tutuluyor. HDP bu sayının 6 bini aşabileceğini söylerken partinin Grup Başkanvekili Saruhan Oluç ise, "Böyle bir baskı başka bir partiye uygulansaydı o parti yok olurdu" diyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - HDP 23 Şubat'ta 4'ncü olağan kongreye hazırlanıyor. Özellikle 2015'ten sonra binlerce HDP'li gözaltına alındı ve tutuklandı. HDP'nin konuyla ilgili hazırladığı rapora göre sadece 2019 yılında 4 bin 67 kişi gözaltına alındı, en az 200 kişi tutuklandı. HDP'nin verilerine göre 24 Temmuz 2015 tarihinden bugüne 15 bin 530 HDP'li gözaltına alındı. Partinin eş başkanları, yöneticileri ve parti üyelerinin de aralarında bulunduğu 5 bin 66 HDP'li cezaevine gönderildi. Parti yetkilileri gözaltı ve tutuklama sayılarının daha fazla olabileceğini de söyledi.

HDP üye ve bileşenlerinin aralarında olduğu binlerce kişi özellikle 7 Haziran 2015 seçimlerinin ardından gözaltına alındı veya tutuklanarak cezaevlerine gönderildi. HDP'nin hazırladığı rapora göre 2015'ten bugüne kadar gözaltı sayıları 16 bini aşmış durumda. Toplam tutuklulu sayısı ise 5 bin 66 kişi. HDP ulaşamadıkları tutuklulu sayılarıyla birlikte bu rakamın 6 binin üzerinde olduğunu söylüyor.

2015 yılından sonra yaşanan gözaltı ve tutuklamalara ilişkin HDP'nin öne çıkan verileri şöyle:

-  Temmuz 2015'ten bu yana 89 HDP il eş başkanı, 193 HDP ilçe eş başkanı, 1 belde eşbaşkanı tutuklandı. 31 Mart seçimleri sonrası 19 Ağustos 2019 tarihinde 17 belediye eşbaşkanı tutuklandı, 28 belediyeye kayyım atandı.

- Temmuz 2015'ten bu yana HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile birlikte 16 milletvekili, 7 MYK, 21 PM üyesi, 750'yi aşkın il ve ilçe yöneticisi tutuklandı. Şu anda 7 eski milletvekili tutuklu. Tutuklu eski milletvekillerinin isimleri ise şöyle: Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Çağlar Demirel, İdris Baluken, Gülser Yıldırım, Selma Irmak, Abdullah Zeydan.

- 1 Şubat 2017'den bugüne kadar toplam 5 bin 98 kişi gözaltına alındı. 14 doğal, 62 seçilmiş, toplamda 76 HDP delegesi tutuklandı. Tutuklu HDP'li sayısı şu an 6 bini aşmış durumda.

ÜYE SAYISI 100 BİNE YAKIN

HDP'nin resmi üye sayısı şu an 100 bine yakın. Gözaltı ve tutuklamalardan önce bu sayı 200 bine yaklaşmış durumdaydı ancak baskılar nedeniyle bu sayı yarı yarıya düştü. HDP'nin üye hedefi ise 600 bin. Parti şu an üyelikleri durdurmuş durumda. Önümüzdeki günlerde yeni kampanyalar yaparak üye alımları yeniden başlatılacak.

'HALK PARTİSİNE SAHİP ÇIKTI'

HDP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Saruhan Oluç, gözaltı ve tutuklamalara ilişkin, "Bu ağır baskı döneminin hedefi Halkların Demokratik Partisi'ni bütün bileşenleriyle demokratik alandan tasfiye etmek" yorumunda bulunuyor. Oluç, yaşanılan gözaltı ve tutuklamaların başka bir partiye uygulanması durumda o partinin ayakta kalmayacağının da altını çiziyor: "Bu tutuklamalara baktığımızda aslında bir parti kadar insanı gözaltına alıp tutukladılar. Bu bir mücadele süreci bizim için. Bunu hep söylüyoruz: Böyle bir baskı başka bir partiye uygulansaydı o parti yok olurdu. Bunu sadece Türkiye için söylemiyorum. Avrupa'da da olsa benzer sonuçlar ortaya çıkacaktı. Aslında HDP bu baskılara karşı ciddi bir politik ve örgütsel direnç gösterdi. Bu direncin esas kaynağı halktır. Halk kendi partisine sahip çıktı. Halk elinden geleni yaptı. Kimi yerlerde öyle şeyler yaşadık ki... Örneğin il ilçe kongresi yapıyoruz. Seçilenlerin neredeyse tamamı gözaltına alınıp tutuklanıyordu. Eğer halk partisine sahip çıkmasaydı HDP bu kadar ayakta duramazdı. En gerçek destek bu oldu."

Oluç, yeni kongreyle birlikte partinin daha da güçlü olacağını söylüyor: "Biz bu durumu aynı zamanda bir mücadele çağrısı olarak gördük. Bu tasfiye planının boşa çıktığını düşünüyoruz. Bedeller ağır oldu, hâlâ ödeniyor. Bunun en büyük göstergesi de bir önceki kongremiz oldu. O zaman da baskıların en ağır olduğu dönemlerdi. On binlerce insan kongre salonuna geldi ve partisine sahip çıktı. Yeni kongre dönemini neredeyse tamamlıyoruz. Evet il ve ilçe kongrelerinde kimi yerlerde zorluklar yaşadık ama halkın sahip çıkmasıyla birlikte sorunlarımızı büyük ölçüde çözdük. Halk buna boyun eğmiyor. Öyle düşünüyorum ki bu büyük kongremizi de başarıyla tamamlayacağız. Politik açıdan yeni bir hamleyi başlatmış olacağız. Örgütsel olarak ayaklarımızın üzerinde durduğumuzu herkese göstermiş olacağız."

'MUHALEFET OLAN BİTENİ ANLAMIYOR'

Gözaltılara ve tutuklamalara muhalefet yeterli tepkiyi gösterdi mi? Oluç bu soruya şu yanıtı veriyor: "Muhalefetin gözaltı ve tutuklamalara yeteri kadar tepki gösterdiğini düşünmüyoruz. Olan biteni anlamıyorlar. Önce yapılanları sadece Kürt halkına dönük bir saldırı olarak gördüler. Kimi muhalif odaklar buna sesini çıkarmamayı yeğledi. Bunun böyle olmadığı artık anlaşılmaya başlandı. Eğer bir yerde demokrasi, seçmen hukuku, sandık adaleti çiğneniyorsa, halkın iradesi yok sayılıyorsa bu sadece Kürt'e olmaz herkese olur. Örneğin Urla'da bir belediyeye kayyım atandı, bir vakfa kayyım atandı. Kayyım atama zihniyeti bu iktidarın zihniyeti. Mümkün olsa sadece kendi istediklerinin yönetim kademelerinde yer almasını sağlayacaklar. Onlar seçimden rahatsız. Muhalefet de şimdi görmeye başladı. Meselenin sadece Kürt'e kayyım ataması değilmiş. Aslında temel mesele iktidarın temel anlayışından kaynaklanıyor. Tepkiler bu yüzden artmaya başladı."