Keskin’de ‘Cumhur’un seçim yarışı: Hep bana dersen ittifak olmaz

'Cumhur İttifakı’ kurulmadan 31 Mart’ta sandığa gidilen Keskin’de, kısıtlı seçmenlerin oy kullandığı gerekçesiyle seçim iptal edildi. 2 Haziran’daki seçimlerde yeniden büyük yarışa sahne olması beklenen ilçede AK Parti ve MHP’nin adayları birbirlerinin yarıştan çekilmesini beklediklerini ifade ediyor. Üç siyasi partinin kıyasıya yarışı karşısında bir seçmen, “Ortalık çok karışık. Üç adaya da soruyorsun her biri ‘Ben kazanacağım’ diyor” yorumunu yapıyor.

Google Haberlere Abone ol

KIRIKKALE- 2 Haziran'da Denizli'nin Honaz, Artvin'in Yusufeli ve Kırıkkale'nin Keskin ilçelerindeki seçmenler yeniden sandık başına gidecek. Seçimin tekrarlanacağı ilçelerden Keskin'de, seçime sayılı günler kala seçim heyecanını yerinde takip ettik.

CHP’nin aday çıkarmadığı Keskin’de, AK Parti’ye “küsen” seçmenlerin MHP’ye yöneldiğini söyleyenlerin yanı sıra İYİ Parti’nin bu kez yarışı daha farklı önde tamamlayacağını düşünenler bulunuyor. Üç adayın da iddialı olduğu ilçede, AK Parti adayı Dede Yıldırım, “İYİ Parti ve MHP adayları bu memleketi seviyorlarsa çekilmeli” derken MHP Adayı Mustafa Alp Silsüpüroğlu ise “Ben de AK Parti adayının çekilmesini bekledim” diyor.

İKİ ADAY ARASINDA 6 OY FARK

Nüfusu yaklaşık 10 bin olan Keskin'de, 31 Mart seçimlerindeki seçmen sayısı 6 bin 467 olurken seçime katılım oranı yüzde  84.03 olarak kayıtlara geçti. Kullanılan 5 bin 434 oyun 237'si ise geçersizdi.

31 Mart'ta üç adayın kıyasıya yarıştığı seçimde İYİ Parti'nin adayı Necati Alsancak bin 806 oyla yüzde 34.75, AK Parti'nin adayı  Dede Yıldırım bin 800 oyla yüzde 34.64, MHP'nin adayı  Mustafa Alp Silsüpüroğlu ise bin 575 oyla yüzde 30.31 oranında oy aldı.

CHP’nin İYİ Parti ile ittifak yaparak aday göstermedi Keskin’de Cumhur İttifakı üyesi AK Parti ve MHP’nin adayları bulunuyor.

Bugün AK Parti’nin adayı olan Dede Yıldırım 2014 yılındaki yerel seçimde  Büyük Birlik Partisi’nden (BBP) aday olmuş yüzde 29.48 ile yarışı ilk sırada tamamlamıştı.

MAZBATA İPTALİNİN ARDINDAN VALİ YARDIMCISI GÖREVDE

31 Mart seçimlerinin ardından AK Parti'nin itirazı sonrası YSK, kısıtlı seçmenlerin oy kullandığı gerekçesiyle Keskin seçimini iptal etti ve seçimin 2 Haziran'da  yenilenmesine karar verdi.  İYİ Partili Alsancak'a verilen mazbatanın iptal edilmesinin ardından Kırıkkale Valisi,  Keskin Belediye Başkanlığına Vali Yardımcısı Osman Akbaş'ı atadı. Vali yardımcılığı, İl Özel idare Sekreterliği, Keskin Kaymakamlığı ve Keskin Belediye Başkanlığı'yla birlikte 4 görevi birden yürüten Akbaş, 24 Haziran seçimlerinde AK Parti'den milletvekili aday adayı olmuştu.

‘ORTALIK ÇOK KARIŞIK’

Seçime beş gün kala seçimin nabzını ölçmek için geldiğimiz Keskin’de  seçimi 3’üncü sırada tamamlayan MHP’nin bayrağı bir duvara asılmış halde bizi karşılıyor. Partilerin afiş ve sloganlarına ender rastlanan Keskin’de adaylar genellikle muhtarlık seçimlerinde alışık olduğumuz elektrik direklerine ve dükkanların camlarına küçük boyutlardaki afişlerini yapıştırmış. Çok fazla bayrak ve afiş olmamasının nedenini Keskinliler, “İkinci seçimin olacağını düşünmüyorlardı. Adaylarda para kalmadı” cümleleriyle açıklıyor.

Bazı seçmenlere göre 31 Mart’ta yarışı üçüncü sırada diğer iki adaya yakın bitiren MHP bu seçimde yarışı önde tamamlayacak.

Otobüsten iner inmez şehir merkezinin ne tarafta olduğunu, günün erken saatinde il merkezine çalışmaya giden işçilerden Mustafa’ya soruyoruz.  “Öğrenci misin” diye soran Mustafa’ya, 2 Haziran’da tekrarlanacak seçim için Ankara’dan geldiğimizi söylüyoruz. Mustafa, “Ortalık çok karışık. Üç adaya da soruyorsun her biri ‘Ben kazanacağım’ diyor. Ne olacak biz de bilmiyoruz” diye konuşuyor.

‘AK PARTİ’YE KAZANDIRMAYA UĞRAŞIYORUZ’

Adres sormak için yaklaştığımız taksicilerle konuşmaya başlıyoruz ve “AK Parti’ye kazandırmaya uğraşıyoruz” cümlesi duyuluyor. 31 Mart seçimlerine ilişkin, “Biz aslında kazanmıştık” diyen taksici Durmuş Baş, Keskin Cezaevi’nden AK Parti’ye çok az sayıda oy çıkması nedeniyle partinin seçim yarışında ikinci sırada kaldığını düşünüyor. “AK Parti demek Türkiye demektir. Belediyecilik olarak bu kaynaktan yararlanmamız lazım” diyen Baş, 31 Mart’ta AK Parti’nin ikinci sırada kalma nedenine ilişkin, “Burası ufak yer olduğu için bazı kırgınlıklar oluyor. Diğer partiler de bu kırgınlıklardan yararlanıyorlar. İnsanlar 31 Mart’ta bir de öbürünü deneyelim diye İYİ Parti’ye oy verdiler. Ama şimdi hepsi yeniden AK Parti’ye dönecek” yorumunu yapıyor.

‘MHP ADAYININ ÇEKİLMESİNİ BEKLERDİK’

“Cumhur İttifakı’nın Türkiye’nin birçok yerinde ortak aday çıkarmasına karşın Keskin’de hem AK Parti’nin hem de MHP’nin adayının olması seçim yarışını nasıl etkiledi” diye sorduğumuz Baş, “Bazı küskün AK Partililer MHP’ye oy verdi. Normalde MHP burada bu kadar güçlü değildi. MHP ve AK Parti’nin birleşmeleri lazım. MHP’nin adayının 2 Haziran’da çekilmesini beklerdik ama çekilmedi. MHP’liler herhangi bir partiye kaymasın. Yerinde dursun yeter yanıtını veriyor.

Seçim afişlerinin parti binalarıyla sınırlı kaldığı ilçede birçok dükkanın camında küçük boy ilanlar bulunuyor.

İstanbul seçimlerinin iptal edilmesine ilişkin Binali Yıldırım’ın, “Çünkü çaldılar” cümlesine katıldığını söyleyen Baş, “Binali Yıldırım’ın alması lazım. Her tarafta oyun oynanıyor. Ankara’da da çaldılar oyları da fazla üstüne gidilemedi. Her tarafta ayaklanma olmasın diye bir tarafı bekletmek zorunda kaldılar. Eski Başbakan aday olmuş İstanbul’un bunu değerlendirmesi lazım. Sıradan bir kişi aday değil başbakan aday. Bunu değerlendir de meyvesini ye” diye konuşuyor.

‘MİLLET GÖÇMEN KUŞ GİBİ KAÇTI BURADAN’

Taksici Baş’ın ardından dolaşmaya başladığımız Keskin sokaklarında bir esnafla konuşmaya başlıyoruz. “Esnafım işimden aşımdan olmayayım ismimi yazma da konuşalım” diyen esnaf 2002 yılından bu yana AK Parti üyesi olduğunu söylüyor. “İstanbul’un kaderini burası belirledi” diyen esnaf, “Keskin’deki adayın da İmamoğlu’nun da elinden haksız yere aldılar seçimleri” diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:

“İYİ Parti 6 oyla aldıysa ilk seçimi, şimdi 150 oyla alacak.  AK Parti’nin birçok seçmeni partisine olmasa da bu adaya küsler. O yüzden birçok insan MHP’ye oy verdi. MHP’nin burada taş çatlasa 500 oyu var. İnsanlar AK Parti’nin burada bir şey yapmadığını yeni yeni görüyor. 40 bin nüfusumuz vardı 5 bine düştü.  İş yok güç yok millet göçmen kuş gibi kaçtı buradan. Yukarıdan el attılar belediye başkanının yerine kayyım atadılar. AK Parti’nin adayı şimdi burayı belediyesi gibi kullanıyor.”

AK Parti’nin adayı Dede Yıldırım (solda), “Eğer İYİ Parti ve MHP’nin adayları bu memleketi seviyorsa çekilmeli ve burada tek dereceli bir seçim yapılmalı” diyor.

‘MİLLET MUHALEFETE KORKUSUNDAN YAKLAŞAMIYOR’

“Millet muhalefete korkusundan yaklaşamıyor” diyen emekli Talat Şahin’le konuşuyoruz. “İnsanlar çoluğum çocuğum var diye  korkusundan adım atamıyor” diyen Şahin, “İdareciler hemen sıkıştırıyorlar. Herkes birbirini bildiği için küçük yerde seçim çok zor. Biz İstanbul’u da yakından takip ediyoruz mesela ama cahil insanlarız. Çok konuşamıyoruz. Hatır işi dost işi işliyor seçimde. Keskin köye döndü. Burayı düşünen olsa AK Partiye yüz oy çıkmaması lazım ama gidip dolaşıp veriyoruz” yorumunu yapıyor.

‘HEP BANA HEP BANA DİYE ÇALIŞINCA İTTİFAK OLMAZ’

Kendisini MHP’li olarak tanıtan ve isminin yayınlanmasını istemeyen bir seçmen ile sohbet ediyoruz. AK Parti ile MHP arasında Keskin’de ittifak sağlanamamasına ilişkin bu kişi şunları söylüyor:

“Burada AK Partili adaya karşı insanların büyük öfkesi var. Bu seçimlerde kimse  MHP’nin bu oranda oy alacağını düşünmüyordu ama herkesin tahminini boşa çıkardı. Pazar günü de MHP’nin geriden gelip seçimi kazanacağını düşünüyorum. Burada Cumhur İttifakı’nın kurulamamasının nedeni AK Partili belediye başkanının belli kesimlerle kurduğu ilişkiden kaynaklanıyor. Madem Cumhur İttifakı kurulacak her alanda ortak çalışmamız gerekmez mi? Örneğin belediyede işe 50 kişi alınacak diyelim bunların yarısı AK Parti’den yarısı da MHP’den olsun. Cumhur İttifakı birlikte çalışınca olur. Hep bana hep bana dersen ittifak olmaz.”

MHP’nin adayı Mustafa Alp Silsüpüroğlu seçimi kazanmalarının ardından ‘Cumhur İttifakı’nın kurulabileceğini söylüyor.

‘KADINLAR EVDE DURMAK İSTEMİYOR YAZ’

Keskinlilerle yaptığımız sohbetlerde en önemli sorunun su ve doğal gaz olduğunu öğreniyoruz. İlçenin yüksek yerlerindeki evlere suyun yeterli düzeyde gelmemesi ve yakın bölgedeki küçük sanayi alanındaki iş yerlerinde doğal gaz olmaması Keskinlilerin en önemli sorunları olarak belirtiliyor.

İlçedeki pek çok kadının yeni yönetimden çözüm bekledikleri ilk sorunun su olduğunu öğreniyoruz. “Sadece adımı yaz, soyadımı karıştırma” diyen Fatma, “Bizim ev yüksek yerde olduğu için yıllardır su sorunu yaşıyoruz. Yıllardır su yetersiz olduğundan çamaşır makinesi bile doğru düzgün çalışmıyor. Taşıma suyla (ellerini göstererek) bunlarla yıkadım bütün çamaşırları. Su olmadan ev de olmaz da bunu başımızdaki adamlara anlatamadık. Bu kez su sorununu çözeceğini düşündüğüme oyumu vereceğim” diyor. Kadınların bir başka sorun olarak dillendirdiği şey ise zamanında toplanmayan çöpler oluyor.

‘HÜKÜMET Mİ BÜYÜK MANSUR MU?’

Ramazan ayı nedeniyle ilçe merkezindeki iş yerleri öğle saatlerine  yakın açıklıyor. Şehir merkezindeki birçok iş yerinin boş olmasına ilişkin bir Keskinli, “Kapısına banka dayanan soluğu Ankara’da alıyor” yorumunu yapıyor. “Keskin köy oldu” yorumlarının gölgesinde bir kahvehaneye oturuyoruz.

Gündelik sohbetlerin yanı sıra seçimlere ilişkin kahvehanedeki sohbetlere kulak kabartıyoruz. “İYİ Parti kazanırsa Mansur buraya çok yardım edecek” yorumuna karşılık “Hükümet mi büyük Mansur mu? Dediğin de laf senin” yorumunu duyuyoruz. “Mehmet bana  İYİ’ye oy vermeyeceğim diye küsmüş. Kazanan onlar küs olan biz oluyoruz” diyen bir Keskinli’nin sözlerine karşılık, “Babam MHP’ye verdim diye bana iki sene küstü. Şimdi kendi de MHP’ye veriyor. Bu sefer biz kazanacağız görürsün” yorumunu işitiyoruz. Keskin’in sokaklarında seçimin renkli geçtiğine dönük bir belirti olmasa da insanların sohbetlerini seçim renklendiriyor.

BELEDİYE HOPARLÖRÜNDEN ANONS: BAKANIMIZ ŞEHRİMİZİ ZİYARET EDECEK

Kahvehanede oturduğumuz sırada belediyenin hoparlör sisteminden bir anons duyuluyor. “Bugün saat 18.30’da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Fatih Dönmez şehrimizi ziyaret edecektir” anonsunun ardından, “Ooo bakan geliyor”, “Seçim olmasa gelmez” tepkileri yükseliyor. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın da bugün (29 Mayıs) saat 13.00’te şehir merkezinde halka sesleneceği seçim otobüsünden anons ediliyor. Birçok siyasi parti temsilcisinin seçime sayılı günler kala Keskin’e geleceğini ve adayları için oy isteyeceğini öğreniyoruz.

31 Mart’taki seçimi ilk sırada tamamlayan İYİ Parti’nin adayı Necati Alsancak, “İnsanların hür iradesiyle kullandığı oya ipotek kondu” diyor.

AK PARTİ ADAYI YILDIRIM: İYİ PARTİ VE MHP ADAYLARI BU MEMLEKETİ SEVİYORLARSA ÇEKİLMELİ

Keskinli seçmenlerin ardından seçimde başa baş yarışı sürdüren üç adayla ilçede kurdukları seçim koordinasyon merkezlerinde bir araya geliyoruz.

BBP’den 2014 seçimini kazanan ve sonrasında AK Parti’ye geçen ve yeniden bu partiden aday olan Dede Yıldırım, Keskin’e hizmet etmenin zor olduğunu söylüyor. “Keskin Belediyesi biz devraldığımızda enkazdı” diyen Yıldırım, personel ve diğer giderlerin tamamını ödediklerini ifade ediyor.

“Bana göre vatandaşın çok serzenişi olmaması gerekirdi” diyen Yıldırım 31 Mart seçim sonuçlarına ilişkin, “31 Mart’ta çok yüksek bir beklentim vardı. Çünkü Keskin’e hizmet noktasında çok iyi davrandım. 31 Mart’taki sonuç beni çok üzdü. İtiraz hakkımızı kullandık ve bunu yaparken başka birilerine haksızlık yapmadık. 24 Haziran’da Türkiye’nin hükümet sistemi değişti. Sayın Cumhurbaşkanımız hem devletin hem de partinin başı. Bakanlarımız bağımsız ve Meclis’in denetiminin dışında. Devletin başında bu varsa içinde biz olursak biz hizmet alırız. Keskin halkı eteğindeki taşı dökmeli ve AK Parti’ye oy vermeli. Eğer İYİ Parti ve MHP’nin adayları bu memleketi seviyorsa çekilmeli ve burada tek dereceli bir seçim yapılmalı. Bu sayede Keskin’e  daha iyi bir hizmet gelsin” yorumunu yapıyor.

Yıldırım, Cumhur İttifakı’nın Keskin’de kurulamamasına ilişkin ise, “MHP şimdiye kadar hak etmediği bir oy aldı. MHP tarihinde burada 551 oy almamıştır. Olmayacak bir şeydi ve hala anlamış değilim. İYİ Parti ise şer odaklarının hepsi birleşti” diye konuşuyor.

‘ÇOK PİŞMAN OLAN İNSANLAR VARDI’

AK Parti adayının ardından MHP’nin adayı Mustafa Alp Silsüpüroğlu ile konuşuyoruz. 31 Mart seçimlerinde asıl kazananın kendileri olduğunu söyleyen Silsüpüroğlu, “Biz üçüncü gözüküyoruz ama kazanan bizdik. Çünkü MHP’nin yıllardır burada oy potansiyeli belliydi. Bize inandılar, güvendiler ve partimizin oyunu yüzde beş yüz arttırdılar. Biz kaybettik gözüküyor ama esas biz kazandık” diyor.

“31 Mart seçimlerinden sonra tekrar meydanlara çıktım ve herkese teşekkür ettim. Kimseyi sen oy vermedin diyerek ötekileştirmedim”diyen  Silsüpüroğlu 2 Haziran’ın bir önceki seçimden daha farklı olacağını belirterek sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Güçlü bir MHP’nin olduğunu, memleketimize her türlü hizmetleri yapacağımızı insanlar anladılar. Çok pişman olan insanlar vardı. MHP’nin çok düşük oy alacağını düşünerek oy vermeyen insanlar vardı ve bu memleketlilerim pişman oldular. Tekrar seçim olursa seni destekliyoruz diyorlardı ve 5 yıl 12 günde geçti. Çıraklıktan ustalığa da 12 günde geçtik. 2 Haziran’da daha güçlü, daha güvenilir bir MHP ile seçime gireceğiz.”

‘AK PARTİ VE MHP BİRBİRİNDEN OY ALMAYA BAŞLADI’

MHP ve AK Parti’nin Keskin’de ortak aday çıkarmamasına ilişkin ise Silsüpüroğlu, “Sayın Cumhurbaşkanımız ve sayın Devlet Bahçeli’nin belirlemiş olduğu kararlar var. Keskin Cumhur İttifakı’na girmedi, ayrı ayrı adaylarla seçime girdik. Burada Cumhur İttifakı yok. Seçimlerde ittifak yok ama kazandıktan sonra ittifakımız var” diyor.

Artvin Yusufeli’nde seçimi üçüncü sırada tamamlayan MHP adayının yarıştan çekilip AK Parti’ye destek verdiğini ve Keskin’deki bazı seçmenlerin de MHP adayının yarıştan çekilmesini beklediğini hatırlattığımız Silsüpüroğlu, “Ben de AK Parti adayın çekilecek diye bekledim. Yusufeli’nde İttifak kararı AK Parti ile diğer aday arasında çok az sayıda fark olması ve MHP’nin az olması. Keskin’de öyle bir durum yok. AK Parti ve İYİ Parti karşısında çok daha kuvvetli, çok daha iyi durumda MHP var. Az bir oy olsaydık mutlaka ittifak yapardık diye düşünüyorum. AK Parti adayını çekecek de Cumhur İttifakı yapacak diye bekledik, çekmedi. Keskin’de ittifak yok ve AK Parti ve MHP birbirinden oy almaya başladı. Seçmenimiz sağ olsun dimdik yerinde duruyor” diye konuşuyor.

İYİ PARTİ ADAYI ALSANCAK: KISITLI SEÇMEN VARSA BU BENİM HATAM DEĞİL

MHP adayının ardından 31 Mart seçimini ilk sırada tamamlayan fakat YSK’nın kararıyla mazbatası iptal edilen İYİ Parti’nin adayı Necati Alsancak ile konuşuyoruz.  “Bizim bu bölgede bu şehrin modern bir ilçe haline gelmesi gerekiyor. İnsanların mağdur edildiğini, şehrin gelişmesi gerekirken gelişemediğini gördük” diyen Alsancak 31 Mart seçimlerinin ardından haksızlığa uğradıklarını ifade ederek şunları söylüyor:

“Türkiye’de seçim sisteminden ya da siyasi iktidarın baskısından mıdır seçimler iptal edildi. Hak adalet hukuk diyoruz ama  geçmiş seçimde burada oy kullanan insanların farkına varılmadığı, ancak belediye başkanı seçiminde farkına varıldığı bir tabloyla karşı karşıya kaldık. Böyle bir şey olmaması gerekiyordu. Kısıtlı seçmen varsa bu benim hatam değil ya da bu oyu kullananların bizim partiye kullandığı tartışılır bir durum. Seçim bittikten sonra bunlar kısıtlı hem YSK’nın hem de seçim kurullarının ayıbıdır. Bu listede kanun gereği değişmesi gerekiyorsa zamanında değişmesi gerekirdi. Biz başarılı olduktan sonra bunun yapılması yanlıştı. Bu büyükşehir seçim sonuçlarına zemin hazırlamak için yapılmış görülüyor.”

‘İNSANLARIN HÜR İRADESİNE İPOTEK KONDU’

“31 Mart İYİ Parti olarak başladığımız gün 4 kişiyle yola çıktık” diyen Alsancak 2 Haziran seçimlerine ilişkin şunları söylüyor:

“Vatandaşın ilgisi neticesinde 31 Mart bizi belli bir noktaya getirdi. İnsanların değişime ihtiyacı olduğunu bu seçim gösterdi. Fakat insanların hür iradesiyle kullandığı oya ipotek kondu. 2 Haziran’daki seçime aynı ilk gündeki gibi çalışmaya devam ediyoruz. Mevcut belediye başkanının yaptıkları ve yapmadıkları ortada. Bunu da vatandaş görüyor. İnşallah 2 Haziran’da yapılacak seçimde halk tarafından hem mağduriyetimiz hem de kendi mağduriyetleri göz önünde bulundurulacak.”