Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Sen dokunulmazlığına mı sığınıyorsun?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun YSK'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimini iptal kararıyla ilgili konuşmasını eleştirdi. Kılıçdaroğlu'nun konuşmasını "skandal" olarak nitelendiren Erdoğan, "YSK üyelerin ismini tek tek okuyup yuhalatmıştır. Sen dokunulmazlığına mı sığınıyorsun? Dokunulmazlığın kaldırılmasını iste o zaman bakalım bu ifadeleri aynen kullanabilecek misin?" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'da "Ankara'nın Enleri" Ödül Töreni'ne katılarak, sanayici ve iş adamları ile iftarda bir araya geldi.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'yi başka türlü durduramayacaklarını düşünen iç ve dış çevreler umutlarımıza saldırıyor, döviz kurunu harekete geçiriyor, Hiçbir tehdit ve gizli ambargo bizi durduramaz, bu oyunu bozmakta kararlıyız" dedi.

Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) yıl sonuna kadar 220 bin istihdam sözü verdiğini dile getiren Erdoğan, "Şu an itibarıyla 60 bin istihdamı sağlamış durumda. Yıl sonu itibarıyla 220 bin istihdamı sağlamış olmasını temenni ediyorum. Yılın ilk üç ayında olumlu yönde fakat yetersiz bir istihdam artışı sağlamayı başardık. Devlet olarak istihdam konusunda çeşitli ve geniş kapsamlı teşvikler veriyoruz. Tüm işadamlarımızı bu teşviklerden faydalanmaya davet ediyorum" diye konuştu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçiminin iptal edilmesine değinen Erdoğan, "Seçimin ertesi gün netleşen sonuçlar, 39 ilçeden 25'ini almış olmamıza rağmen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını ilk etapta 28 bin oyla kaybettiğimizi ilan etmişlerdi. Yapılan itirazlarla bu rakam en son 13 bin küsurata kadar geriledi. Şimdi bütün bunlar ortaya bir gerçeği, bir şaibenin olup olmadığını ortaya koymuyor mu?" ifadelerini kullandı.

Seçim sonuçlarına itirazların kendilerine destek verenlerin hakkının aranması olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

ÇALINAN OYLARI BULMAKLA KALMADIK, YOLSUZLUKLAR TESPİT ETTİK: Biz bu süreci takip ederken alenen çalınmış olan oyların en azından bir kısmını bulmakla kalmadık; başka usulsüzlükler, yolsuzluklar, hukuksuzluklar tespit ettik. Adım adım ilçe ve il seçim kuruluna oradan da YSK'ya taşıdık. Sonuçta YSK değerlendirmesini yaptı ve 23 Haziran'da seçimin yenilenmesine karar verdi.

BUNLARI YAPANLARIN YANINA KÂR KALMAYACAK: Burada yapılan iş bir başka adayın kazandığını bir başka adaya teslim etmek değildir. Yapılan iş tespit edilen yolsuzluklar, hukuksuzluklar sebebiyle şaibeli hale gelen bir seçimin yenilenmesidir. Şayet bu şaibeler ortaya çıkmamış olsaydı CHP adayı tek bir oyla kazanmış olsa da başımızın üstünde yeri vardı. Biz 'hukuk tecelli etmiştir' diyerek tekrar 23 Haziran için milletimize müracaat edeceğiz. Söz konusu ilçe seçim kurulu sorumluları için YSK suç duyurusunda bulunmuştur, biz de bulunacağız. Bunları yapanların yanına kâr kalmayacaktır. 2018 seçimlerine kadar sandık kurullarında memur olmayan kişiler görev alabiliyordu. Mart ayında yapılan kanun değişikliği ile ilçe seçim kurulu tarafından belirlenen sandık kurulu başkanı ile üyelerden en az birinin memur olması şartı getirildi.

İLÇELERDE SEÇİMİN YENİLENMESİNİ GEREKTİRECEK BİR DURUM YOK: Nasıl olup da bankalar başta olmak üzere özel sektörden sandık kurulu başkanı yapıldıkları ortaya çıkarılacaktır. Seçimin yenilenmesi hukuki bir zorunluluğa dönüşmüştür. Aynı zarftan çıkan ilçe belediye başkanlığı, muhtarlık niye yenilenmiyor da sadece büyükşehir için böyle bir karar alınıyor. 26 ilçe tek tek ele alındığında oralarda tespit edilen sorunlu sandıkların toplamının ilçe belediye başkanlığının yenilenmesini gerektirecek bir durum söz konusu değildir. Maltepe ve Büyükçekmece ilçe belediye başkanlıkları için yapılan itirazlar YSK'ya getirilmiştir. Büyükşehirle ilgili seçimin yenilenmesi kararı veren YSK, her ikisi de CHP tarafından kazanılmış olan belediye seçimlerine ilişkin itirazları reddetmiştir. Biz bu kararı da saygıyla karşıladık. YSK'nın kararına kendine güvenen herkesin saygı göstermesi gerekir. Seçimi 31 Mart'ta kazandığınızı düşünüyorsanız 23 Haziran'da da kazanabilirsiniz.

CHP TEK PARTİ ÖZLEMİNDEN KURTULAMADI: CHP'nin başındaki zat partisinin grup toplantısında bir skandala imza atmıştır. Kılıçdaroğlu YSK üyelerin ismini tek tek okuyup yuhalatmıştır. Sen dokunulmazlığına mı sığınıyorsun? Dokunulmazlığın var diye mi YSK'nın üyelerine bu denli hakaret ediyorsun? Dokunulmazlığın kaldırılmasını iste o zaman bakalım bu ifadeleri aynen kullanabilecek misin? Hayatı yalan, iftira, tehdit iftira üzerine kurulu böyle bir siyasetçinin bizatihi kendisi Türk demokrasisinin en büyük sorunu haline gelmiştir. CHP yönetimi bu meseledeki tavrıyla bir kez daha tek parti özleminden kurtulamadığını göstermiştir.

31 MART CHP'NİN SANDIKTAKİ SON SABIKASI: CHP'nin tarihi sandık yolsuzluğu ve hırsızlığı iledir. 1947 seçimlerindeki Toroslar'daki Arslanköy'de sandığa sahip çıkan kadınlarımızın hikayesini defalarca anlattım. 1961 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi silahla tehdit edilerek adaylıktan çekilen Ali Fuat Başgil olayını da hatırlıyoruz. 31 Mart seçimleri CHP yönetiminin sandıktaki son sabıkasıdır. Demokrasilerde herkes gibi hakimlerin kararlarını eleştiri hakkı vardır. Biz de geçmişte pek çok kararı tenkit ettik. Hakimlerin kararlarını eleştirmek başka bir şeydir, şahıslarına hakaret etmek, can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde hakaret etmek başka bir şeydir.

TENCERE TAVA HEP AYNI HAVA: Bu kişinin tek icraatı mahkeme kararıyla durdurulan ve nereye götürüleceği belli olmayan belediye verilerinin kopyalanması teşebbüsüdür. YSK kararının ardından İstanbul'da yıllar sonra yeniden duyduğumuz tencere tava sesleri de bize vesayet dönemindeki toplum ve siyaset mühendisliklerini hatırlatmıştır. Tencere tava hep aynı hava. (HABER MERKEZİ)