Amedspor’un eski futbolcusu 'Şino' HDP’den aday adayı oldu: Artık bir şeyler değişmeli

Futbol oynadığı yıllarda 'Şino' olarak bilinen Abdurrahman Cevheroğlu, HDP’den milletvekili aday adayı oldu. Cevheroğlu, "Tüm gençliği siyasetten soğuttular. Çoğu insan oy bile kullanmak istemiyor. Ama artık bu ülkede bir şeylerin değişmesi gerektiğine inanıyorum" diyor.

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR -24 Haziran milletvekili seçimi için aday adaylarının partilere başvuru süreci tamamlandı. Önümüzdeki hafta kimlerin aday olarak seçime hazırlanacağı belli olacak. Aday adaylığı için partilere başvuru yapanların bir kısmı siyasetçi olarak tanınan isimler. Ama başvurular başladıktan sonra her meslek grubundan insanın milletvekilliği için kolları sıvadıklarına tanık olduk. Milletvekili adayı olmak için HDP’ye başvuranlardan biri de Amedspor’un eski futbolcusu Abdurrahman Cevheroğlu oldu.

KADIN FUTBOL VE VOLEYBOL TAKIMLARINI KURDU

Abdurrahman Cevheroğlu Mardin Kızıltepeli bir sporcu. Spora burada başlayan Cevheroğlu, 2000 yılında şimdiki adı Amedspor olan Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor’a transfer olarak profesyonel futbolcu oldu. Dicle Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümü’nde okurken de futbol oynamaya devam etti. Takım kaptanlığını 2011 yılına kadar sürdüren Cevheroğlu, ardından Kızıltepe Belediyespor’da oynamaya başladı. 2014 yılında Mardin Büyükşehir Belediyespor kulübünü kurdu ve yönetiminde yer aldı. Bu dönem yaptığı çalışmaların başında kadın futbol ve voleybol takımlarını kurmak oldu. Cevheroğlu, belediyeye kayyım atanınca görevinden istifa etti.

Abdurrahman Cevheroğlu (sağda) Ahmet Türk ile

Futbol oynadığı yıllarda Şino olarak bilinen Abdurrahman Cevheroğlu, 24 Haziran milletvekili seçimi için HDP’den aday adayı olarak başvuruda bulundu. Futbolcu Cevheroğlu ile siyasete olan ilgisi ve nasıl bir Türkiye hayal ettiğini konuştuk.

Neden milletvekilliğine aday oldunuz?

Aslında bu yaşıma kadar siyasetle çok alakam olmadı. Tüm gençliği siyasetten soğuttular. Çoğu insan bırakın siyaseti, oy bile kullanmak istemiyor. Ama artık bu ülkede bir şeylerin değişmesi gerektiğine inanıyorum. Bunun da gençlerin siyasete katılmasıyla gerçekleşeceğini düşünüyorum. Uzun yıllardır sporla uğraştığım için insanlar beni sporcu kimliğimle tanıdılar. Eğer seçilirsem bu yönüm ile birçok insana örnek olacağımı düşünüyorum.

Neden HDP?

HDP, açılımı ile Halkların Demokratik Partisi. Arap, Süryani, Türk, Kürt, Alevi, Sünni tüm halkları bünyesine katmış bir parti. Huzuru, barışı ısrarla haykıran, sadece bir kesime değil, tüm insanlığa hitap eden bir parti olduğu için. Böyle bir partinin, spor geçmişi olan bir vekilinin olması partinin çok yönlülüğünü arttıracak, daha fazla insana hitap etmesini sağlayacaktır. Önceki dönemlerde de sanatçı, yönetmen, müzisyen vekille Meclis'te yer alan HDP, sanata, insana, kadına değer veren, farklı düşünenlerin de bir arada yaşayabileceğini bize kanıtlayan demokratik bir parti. Bunun için HDP.

Türkiye’nin en büyük sorunları nedir?

Türkiye’de eğitim, ekonomi, tarım alanlarında birçok sorunu var. Eğitimde sürekli değişen sistemler, bir kaldırılıp bir geri getirilen sınavlar, öğrencileri dolayısıyla da aileleri olumsuz etkilemekte. Çözülemeyen sorunlarından biri de işsizlik. Yeni açılan üniversiteler eğitim düzeyini değil, sokakta işsiz gezen üniversite mezunlarını arttırmakta. Bizim bölgemizdeki en büyük sorunlardan biri de, tarım. Elektrik, mazot, gübre, tohum vb masraflar tarlanın gelirini aşmış durumda. Çiftçi bu kadar verimli topraklarda ekme biçme işinden hiçbir gelir sağlayamamaktadır. Bunlar aşılabilir sorunlardır. En büyük sorun aslında ‘bizim gibi düşünmeyen bizden değildir’ anlayışıdır.

Spor politikası için ne söylemek istersiniz?

Tüm bu olumsuzluklar içinde, spor yönetim yapılarını incelediğimizde, maalesef yöneticilerin seçilmesi siyasi baskı sonucu ya da paranın gücüyle yapılmaktadır.

Sporcular ve teknik adamlar kendilerini ne kadar geliştirirse geliştirsin, bu yönetim anlayışı devam ettiği sürece spora katkıları çok sınırlı kalmaktadır. Ülke sporunun sorunu burada başlamaktadır. Çözüm ise kendini geliştirmiş sporcuların ve teknik adamların sosyal haklarını korumak olacaktır. Kültür, sanat ve spor alanlarında bu coğrafyada eksiklerin tespitini ve bu alanlarda gerekli çalışmaları yapmak, katkı sağlayacaktır. Ayrıca spor sahalarının sadece erkeklerin er meydanı olmadığını, kadınların da bu alanlarda başarılı olduğunu hatırlatmak isterim. Bölge takımlarının üzerindeki tecritlerin, sporcuların aldıkları ağır cezalar bölge sporunu olumsuz etkilemiştir. Unutmayalım ki spor kardeşlik ve barıştır.

Nasıl bir Türkiye hayal ediyorsunuz?

Çoğulcu, demokratik, barış içinde, hukukun üstün olduğu, dillerin ve dinlerin özgür olduğu, gelir seviyesi yüksek, kadının ve emekçinin güçlü olduğu bir Türkiye hayal ediyorum.