Muharrem İnce’den delegelere mesaj: Sokağın sesini sandığa yansıtın

CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, ikinci kez yarışacağı kurultay öncesi delegelere, “Sokağın sesini sandığa yansıtın. Milletle inatlaşılmaz” çağrısı yaptı.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - CHP'nin 36'ncı Olağan Kurultayı hazırlıklarında adaylar netleşti. Eski İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal ve eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, aday olmak için gerekli delege imzasını toplar mı bilinmez ama Yalova Milletvekili Muharrem İnce çok iddialı.

İkinci kez Kılıçdaroğlu’na rakip olan İnce, adaylık için delege imzasından bahsetmiyor, “delegeler sokaktaki değişim isteğini sandığa yansıtırsa” genel başkan olacağından da emin. Türkiye’de bir değişim için CHP’de bir değişim, hatta devrim gerektiğini söyleyen İnce, kazanırsa, “Özgüveni yüksek, kendi evlatlarına güvenen, ilkeli, tutarlı bir parti” vadediyor.

'BİR DEĞİŞİMİN KARŞISINA ÇIKANLAR YOK OLUR'

CHP Genel Başkan Başkan Adayı, Yalova Milletvekili Muharrem İnce’yi, Ankara'da Hoşdere Caddesi üzerindeki seçim ofisinde ziyaret ettik. İnce’nin yakın çalışma arkadaşı milletvekilleri, delegeler ve partililerin doldurduğu küçük dairede beklerken bir milletvekilinin noter eşliğinde yaptığı sokak anketi sonucunu dinledik. Ankara’nın merkezi Kızılay’da yapılan ankette vatandaşlara “Kılıçdaroğlu mu, İnce mi” diye sorulmuş, yanıt Kemal Kılıçdaroğlu’nun 3 katı Muharrem İnce olmuştu.

Sohbette İnce’nin ilk vurgusu da bu anket sonucunda olduğu gibi adaylığına sokağın desteği üzerineydi. İnce, şunları söyledi:

“Benim kurultay delegelerine mesajım şu: Oy kullanmaya gelmeden önce akrabalarınıza, komşularınıza, mahalle bakkalınıza, doktorunuza, öğretmeninize, sokakta gördüğünüz rastgele bir kişiye, partililere sorun. Onlar ne diyorsa, onların görüşünü sandığa yansıtın. Sokakta kim umut vaat ediyor: Kılıçdaroğlu mu, İnce mi? Sokakta dolaşan isim kim ise onu sandığa yansıtmak zorundalar. Eğer delegeler milletin istediğini yapmazsa millet de seçim geldiğinde delegelerin istediğini yapmaz. Milletle inatlaşılmaz. Bir değişimin önünden gidenler lider olur. Bir değişimin ortasından gidenler durumu kavramış olur. Bir değişimin arkasından gidenler ise sürüklenmiş olur. Ama bir değişimin karşısına çıkanlar mutlaka yok olur.”

'BEN BEKLERİM DE TÜRKİYE BEKLEMEZ'

Muharrem İnce, 2014 yılındaki olağanüstü kurultayda Kılıçdaroğlu’na rakip olmuş, kazanamasa da 415 oy almıştı. Kulislerde, bu kurultayın Kılıçdaroğlu’nun son kurultayı olacağı, 2019 seçimlerinde başarılı da, başarısız da olsa genel başkanlığı bırakmak zorunda kalacağı konuşuluyor. Bu nedenle İnce’nin erken davrandığını düşünenler var. İnce de bunu doğruluyor. Bazı delegelerin kendisine, “Bekle! Kılıçdaroğlu başarısız olursa 2019’da sen genel başkan olursun” dediğini aktaran İnce, buna şu yanıtı veriyor:

“Ben beklerim de Türkiye beklemez. Bu Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu meselesi değil, Türkiye meselesi. Bu siyasi rekabetin ötesinde bir şey. Ben CHP’nin umut olmasını, ayağa kalkmasını istiyorum. Bütün kazanımlarımız yok olmak üzere. Bir değişim umudu var ve bu umut bugün bende simgelenmiş. Yarın başkası olabilir. Sayın Kılıçdaroğlu’nun partiye katkısı olmadı mı? Çok oldu. Partiyi yüzde 20’lerden 25’lere getirdi. Ama daha yukarı gitmiyor. Değişim şart.”

'CHP’DE ÖZGÜVEN EKSİKLİĞİ VAR'

Türkiye bir yol ayrımında olduğunu, olağanüstü durumdan olağanüstü davranışlarla çıkılabileceğini, CHP’nin alternatif olabilmesi için de değişim hatta bir devrim yaşaması gerektiğini anlatan İnce, “Nasıl bir değişim?” sorusuna şu yanıtı veriyor:

“Yönetim anlayışı değişecek. İnsan kaynakları heba edilmeyecek. 8 yılda 115 genel başkan yardımcısı değişmiş. Bu doğru değil. Partiye yönelik ideolojik saldırılara cevap verilemiyor. Bize 'FETÖ’cü, PKK’lı' diyebiliyorlar. Bunlara cevap verilemiyor. Hedefe dönük bir kararlılık yok. Ortaya bir şey atıyoruz ama sonucu gelmiyor. Man belgeleri diyor, orada kapatıyoruz. Üstüne gitmiyoruz. Dokunulmazlık, sonuç yok. Adalet Yürüyüşü. Müthiş zorlu bir iş yapıldı ama sonuç yok, orada bıraktık, gerisi gelmiyor. CHP’de özgüven eksikliği var. Karşı tarafın hatalarını bekliyoruz. 'Abdullah Gül ile Tayyip Erdoğan kavga etsin biz de oy devşirelim' diye bekliyoruz. Emekliye 2 maaş, taşerona kadro, dedik. Ama insanlar bize oy vermedi. O zaman anlatma biçimimizi değiştirmemiz lazım. Sonuç olarak özgüveni yüksek, kendi evlatlarına güvenen, ilkeli, tutarlı bir parti olmamız gerekiyor.”

'DEMOKRAT OLMAK ÖZÜ SÖZÜ BİR OLMAKTIR'

Muharrem İnce'nin genel başkanlık yarışı sürecinde eşitsizlik yaşandığı yönünde de eleştirileri var. Kılıçdaroğlu’nu tutarlı olmaya çağıran İnce, şunları söylüyor:

“Tayyip Erdoğan’a ‘devlet imkanlarıyla siyaset yapıyor’ deniliyor. Ben de partinin imkanlarıyla yarışıyorum. Partinin tüm olanakları Kılıçdaroğlu’nun elinde. Ben kendi imkanlarımla yarışıyorum. İnandırıcı olabilir misiniz? 'Yüzde 10 seçim barajı kaldırılsın' diyorsun ama kendi partinde aday olmak için yüzde 10 barajı var. 'Bunu 20’den 10’a düşürdüm' diye geçiştiremezsin. O zaman Erdoğan yüzde 10 barajını yüzde 10’dan 9’a düşürür, 'Ben de düşürdüm' der. Demokrat olmak özü sözü bir olmaktır aynı zamanda.”

'CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMUYORSA İDDİASI YOKTUR'

İnce, adaylığının yanı sıra kurultayda Cumhurbaşkanı adayının partinin üyelerince seçilmesini öngören bir tüzük değişikliği teklifi de sunacak. İnce bu konuda da, "CHP’nin genel başkanı, sandığı üyelerin önüne koymalı, o üyeler adayı seçmelidir. Genel başkan da aday olmalıdır. CHP Genel Başkanı, aday olmuyorsa zaten bir iddiası yok, demektir. Partiyi ben yöneteyim, devleti başkası yönetsin. Böyle bir şey olabilir mi?” dedi.