Karamollaoğlu: Ayhan Bilgen'le beni birleştirin, birlik olur!

'Bir Arada Yaşamanın ve Barışın İmkânlarını Aramak Konferansı'nın açılışında 'birlik' vurgusu öne çıktı. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu bu 'birlik'in nasıl sağlanacağı sorusuna ilginç bir yanıt verdi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP'li Şişli Belediyesi'nin TÜSES (Türkiye Sosyal Ekonomik Siyasal Araştırmalar Vakfı) ile birlikte düzenlediği "Bir Arada Yaşamanın ve Barışın İmkânlarını Aramak - Ortadoğu Konferansı" çok sayıda ülkeden konuşmacıyı buluşturmasının yanı sıra siyasette farklı noktalarda bulunan isimleri de bir araya getirdi. Pazar günü sona erecek konferansın açılışında İYİ Parti, Saadet Partisi, HDP ve CHP adına yapılan konuşmalarda ortak vurgu, "barış ve birlik" üzerineydi. Bu durum salondaki dinleyicilerde de karşılık buldu.

İYİ Parti'den CHP, HDP ve SP'ye 'ikinci turda ittifak' teklifiİYİ Parti'den CHP, HDP ve SP'ye 'ikinci turda ittifak' teklifi

'BİRLİK' VURGUSU ÖNE ÇIKTI

İYİ Parti GİK Üyesi ve Isparta Milletvekili Nuri Okutan'ın, "iç ve dış barışın sağlanamamasının kaynağı olan mevcut iktidarın demokratik yollardan değişmesi için 2019'daki cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turuna kalacak muhalefet adayı etrafında ittifak" önerisi, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun "küresel güçlerin saldırılarına karşı küresel direniş" vurgusu, HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen'in 'tekçi' söyleme karşı 'birlik' söylemi ile Kudüs'e ses çıkarılırken Yemen'e sessiz kalınmasına ilişkin sözleri alkış aldı. 'Ev sahibi' Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'birlikte mücadele' sözleri de öyle...

KARAMOLLAOĞLU'NDAN İLGİNÇ TARİF

Bu kadar 'birlik' vurgusundan sonra salondan ayrılışı sırasında Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'na gazetecilerden bu 'birlik'in nasıl sağlanabileceği sorusu geldi. Karamollaoğlu ise soruyu yanıtlarken ilginç bir tarif yaptı: "Benden hemen sonra konuşan Ayhan Bey'in ve benim konuşmalarımı birleştirin, işte o zaman birlik olur"...

Bilgen'in konuşmasında Suriye'den bahisle "sorunlarını kendi ülkelerinin yöneticilerine anlatamayan halkların dışarıda çözüm aramasının kaçınılmaz olduğunu" söylediğini, Karamollaoğlu'nun da "Ortadoğu'yu bölüp yeniden dizayn etmeye çalışanlara karşı din, mezhep ve etnik kimlik gözetmeden birlikte mücadele"yi vurguladığını da belirtelim.