'Nuriye ve Semih işimden öne geçti'

Düzce'de görev yaptığı sırada OHAL KHK'sı ile ihraç edilen Mimar Alev Şahin oturma eyleminin 100. gününde. Şahin açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın taleplerinin kabul edilmesini istediğini söyleyerek "Nuriye ve Semih işimden öne geçti" dedi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Düzce’de 6 Ocak 2017 tarihinde yayımlanan 678 sayılı Kanun Hükmünde Kararneme (KHK) ile 2011 yılından bu yana çalıştığı Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ndeki görevinden ihraç edilen Mimar Alev Şahin ihracına karşı başlattığı oturma eylemi 100’üncü gününde.

Eyleminin 100’ncü gününde eylem alanında tiyatrocu Mehmet Esatoğlu ve Malatya’da ihracını protesto eden Özkan Karataş ile söyleşi yapılacak. Aynı zamanda Esatoğlu’nun tek kişilik tiyatro gösterisi sergilenecek.

‘İKİ MEVSİM GEÇİRDİM’

Düzce’de 30 Ocak’ta başladığı eyleminde yüz güne ulaşan Alev Şahin “Bu alanda iki mevsim geçirdim, ne çabuk yüz oldu diye düşündüm. İnsanların dertlerini dinleyerek, anlatarak geçen bu yüz günde önceki Alev gibi olmadığımı hissediyorum” dedi. Şahin muhafazakar bir toplum olmasına rağmen Düzce’de eylem yapabildiğini belirterek “Halk ile açlığımızın ve yoksulluğumuzun bir olması umudumu büyüttü ve direncimi arttırdı” dedi.

‘KAHRAMANLAŞMAMI İSTEMEDİLER’

Düzce’de yaptığı eylem sırasında hiç gözaltına alınmayan Şahin “ İşimi istememiz Ankara ya da Malatya’dakinden farklı değil ekmeğimizi istiyoruz talebiyle yola çıktık fakat burada müdahale ederek halkın tepkisini çekmek istemediler” dedi.

Yüzde seksen AK Parti’ye Düzce’de oy çıktığını hatırlatan Şahin “ Burada tanınır birisi olmam nedeniyle halkın gözünde kahramanlaşmamı istemediler” yorumunu yaptı.

‘MOBİNGE MARUZ KALDIM’

2011 yılından bu yana çalıştığı görevde birçok mobinge maruz kaldığını belirten Şahin özellikle denetlemeyle ilgili karar verme aşamasında araya milletvekilleri sokularak idari amirleri üzerinden baskı yaratıldığını aktardı.Şahin şöyle devam etti:

“ Yaptığım denetimlerde kesilen cezalarda özellikle beton firmalarının baskılarıyla karşılaşıyordum. Bu tür kamu yararı adına yaptığım ve babama dahi olsa görmezden gelemeyeceğim şeyleri ortaya çıkardığım için çalıştığım kurumdaki idarecilerden denetime çıkmama, el çektirme gibi mobinglere maruz kaldım.”

‘OHAL’DEN ÖNCE EKMEĞİMLE OYNANMAK İSTENMİŞ’

Geçtiğimiz günlerde BİMER’e yapılan bir şikayet ile ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği’ iddiasıyla ifade veren Şahin, nedeninin denetimler dönemindeki beton firmalarına karşı kararlı duruşunun olduğunu söyledi. Şikayetin OHAL’den önce yapıldığını fakat FETÖ soruşturmaları nedeniyle incelenirken soruşturmanın başlatıldığını belirten Şahin “OHAL’den önce de ekmeğimizle oynanmak istenmiş. Benim işte maruz kaldığım baskıda kimin çıkarı varsa atılmamdan da onlar sorumludur” dedi.

‘NURİYE VE SEMİH İŞİMDEN ÖNE GEÇTİLER’

Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın sürdürdüğü açlık grevinin ardından tutuklanmalarının kabul edilemez olduğunu belirten Şahin “ Nuriye ve Semih’in özgürlüğüne kavuşması çok önemli. Nuriye ve Semih işimden öne geçtiler ve taleplerinin kabul edilmesini istiyorum. Kendi eylemimin neye dönüşeceğini bilemiyorum ama sokak lambasından farksız bir şeye dönüştüğümü hissedersem eylem biçimimi iktidarın sunduğu ölçüde değiştirmeyi düşünürüm” dedi.

Mimar Alev Şahin, Yüksel eylemcisi öğretmen Acun Karadağ’ın kendisine anlattığı bir hikaye ile sözlerini sonlandırdı: “Bir tazı uzun bir süre tavşanı kovalar fakat yakalayamaz. Aslında daha güçlüdür yapı olarak tavşandan. Tavşan küçüktür ve yakalayamadığında tazı tavşana seslenir. ‘Niye yakalayamıyorum seni, senden daha güçlüyüm’ der. Tavşan ona cevap verir: ‘Sen iki kemik için koşuyorsun ben de yaşamak için koşuyorum. Bu hikaye bizim hikayemizi anlatıyor. İki kemik için koşanlar ile yaşamak için koşanları.”