'Hükümeti suçlayarak kendilerini aklayamazlar'

AK Partili Şamil Tayyar, başta Hilmi Özkök, hükümetin Gülen cemaatine karşı gerekli mücadeleyi yürütmediğini söyleyenlere yanıt verdi. Komuta kademesinin TSK'daki cemaat yapılanmasından sorumlu olduğunu savunan Tayyar, "Hükümeti suçlayarak kendilerini temize çıkaramazlar" dedi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içinde cemaatçi yapılanmadan yönetici kademedeki komutanların çok ciddi ihmal ve kusuru olduğunu savundu. AK Parti iktidarları döneminde TSK’nin bu konuyla ilgili bir dosyayı Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısına getirmediğini söyleyen Tayyar, “TSK içinde yapacakları değerlendirmelerle karargahı sağlam tutabilirlerdi onu bile başaramamışlar” diye konuştu.

15 Temmuz Darbe Komisyonu’nda "Gülen cemaatinin TSK'daki yapılanması konusunda MGK'da karar aldırdık. Ama daha sonra bir şey yapılmadı" diyen eski genelmurmay Başkanı Hilmi Özkök’e de yanıt veren Tayyar, "Hükümet de gereğini yapmamışsa en azından kendi üzerine düşeni yapabilirdi” dedi.

Duvar’a değerlendirmelerde bulunan Tayyar, TSK'da 'çok sıkı bir 15 Temmuz temizliği yapıldığını' ve bu sürecin devam ettiğini belirtirken, “Bundan sonraki süreçte de yeni tasfiyeler olabilir” dedi. Tayyar’ın değerlendirmeleri şöyle:

12 EYLÜL'DEN SONRA ETKİNLİK KAZANDI: Fethullahçı terör örgütü yaklaşık 40 yıldır devlette yapılanmaya çalışıyor. Özellikle 12 Eylülü askeri darbesinden sonra devlette giderek etkinlik kazandığını, 28 Şubat sürecinde ivme kazandığını gözlemliyoruz. 2002’den sonra TSK’nın giderek ağırlık kazandığını söylemek mümkün. Üst düzey terfi ve atamalarda ise istedikleri noktaya 2012-2016 arasında geldiğini ifade edebiliriz. Bu süreçte TSK’nın yönetici kademesinde komutanların çok ciddi ihmali ve kusuru olduğunu düşünüyorum.

TSK HER TÜRLÜ YETKİSİNİ KULLANMADI: Ellerinden her türlü istihbarat ve operasyon gücü olmasına rağmen bu yetkilerini kullanmadılar. Yakın bir tarihe kadar siyasi iktidarların TSK’daki ihraçlar ile ilgili yetkileri dahi yoktu. Hükümet olsalar da YAŞ’da yetkileri yoktu. Çünkü bir Başbakan ve Milli Savunma Bakanlığı ile temsil ediliyorlardı. Askerlerin YAŞ’a getirdikleri ihraç kararlarına hükümet tepkili ise Başbakan ve Milli Savunma bakanı muhalefet şerhi koyuyordu. Kararlar istedikleri gibi çıkıyordu.

BÜTÜN TERCİHLER FETÖ İÇİNDE YAPILDI: Yani Ak Parti iktidarları dönemlerinde Türk Silah Kuvvetleri'nin bu manada bir dosyayı YAŞ’a getirmediğini görüyoruz. Onun da ötesinde Genelkurmay Karargahı'nda ve komuta kademesinde yavere ve danışmana kadar yapılan bütün tercihlerin FETÖ içinden yapıldığını tespit ediyoruz. Şimdi, kendi yakınındaki korumalara kadar FETÖ’den seçenlerin biz hükümeti uyarmıştık demesinin hiçbir anlamı lok. Velev ki doğru olsun, genel terfi ve atamalarda hükümet engelleyici olsa bile kendileri TSK içinde yapacakları değerlendirmelerle karargahı sağlam tutabilirlerdi onu bile başaramamışlar.

EN İYİMSER YORUMLA BASİRETSİZLİK: Düşünün ki, 15 Temmuz yaşanıyor ve bütün komuta kademesindeki görevli subaylar FETÖ’nün mensubu çıkıyor. Bu en iyimser yorumla bir beceriksizlik ve basiretsizlik. Ama bazı komutanların bunlarla da ilişkili olduğunu söylemek mümkün aksi halde bu kadar genişlemesi ve TSK içinde etkinlik kazanmaları asla mümkün değil. Görevde olan, emekliye ayrılanlar ben hepsi için hepsi için demiyorum tabii. Mesela Jandarma Genel Komutanı Yaşar (Güler) paşa hakikaten FETÖ ile mücadele eden isimlerden birisi. Ama çoğu komutanın aynı basirette davranmadığını görüyorum.

ÖZKÖK ÜZERİNE DÜŞENİ YAPABİLİRDİ: Hilmi Özkök’ün yaptığı uyarının gerçek olmadığını sayın başbakan açıkladı. Eğer Hilmi Özkök, FETÖ’nün TSK içerisindeki güçlenmesinden rahatsızlık duymuş ve uyarmış ise eğer ve hükümette gereğini yapmamışsa en azından kendi üzerine düşeni yapabilirdi. Madem hükümet yapmıyor. Hangi albayın kime danışman olacağını ya da hangi yarbayın yaver olacağını hükümet belirlemiyor. Bunu komuta kademesi belirliyor. Hükümetin yetki alanında olmayan konularda dahi adamlar inisiyatif kullanamamışlar 'biz hükümeti' uyarmıştık diyor. Eğer FETÖ bir tehlike, bir tehdit ise, en azından siz kendi yetki alanınızda bunu başarabilirdiniz. Önlem alabilirlerdi. Alamamışlar.

YENİ TASFİYELER OLABİLİR: TSK’da 15 Temmuz için sıkı bir temizlik yapıldı, devam da ediyor. Bundan sonraki süreçte de yeni tasfiyeler olabilir. Tümüyle temizlenir diye umut ediyorum ama 40 yıldır o kadar çok yerde kümelenmişler ki. Ben komuta kademesinin bir kısmını basiretsiz ve beceriksiz buluyorum. Görev ve sorumluluklarını yerine getirmediğini düşünüyorum. Hükümeti suçlamanın da kendilerini aklamak şeklinde yorumluyorum. Bu onları kurtarmaz, hükümeti suçlayarak kendilerini temize çıkaramazlar.

ÖZKÖK NE DEMİŞTİ?

Meclis Darbe Komisyonu'nun 19 Ekim toplantısında dinlenen eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, 2004 yılında dönemin genelkurmay başkanıyken MGK'da alınan kararla hükümeti FETÖ'ye karşı uyardıklarını söylemişti.

Hilmi Özkök: MGK'da karar aldırdık bir şey yapılmadıHilmi Özkök: MGK'da karar aldırdık bir şey yapılmadı

Özkök "Hükümeti kesin olarak bilgilendirdik ve durum iyi değil dedik. Orada bir karar alındı. Ona icra planı denildi. Hükümete tavsiye ediyor MGK bunu. Ne yapılıyor diye izledik, açıkça söyleyeyim pek fazla bir şey yapıldığını görmedik. Biz gene her toplantıda irtica ve bu örgütlerin tehlikesine dikkat çeken konuşmaları MGK'da kuvvet komutanları da var biliyorsunuz her zaman dile getirdik" demişti.

Başbakan'dan Özkök'e yanıt: Ne uyardınız kardeşim, milat 17 AralıkBaşbakan'dan Özkök'e yanıt: Ne uyardınız kardeşim, milat 17 Aralık