Vekiller 'sakal' kuyruğunda!

PROTEST SAKAL İLE OKUNMUŞ SAKAL FARKI!

CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, Hükümet'in OHAL ilanından bu yana sakalını kesmiyor. Atıcı, protestosunu OHAL bitene kadar sürdüreceğini söylüyor. Duvar'a, "Sakalım 5 cm. uzadı" diyen milletvekili, seçmenlerin “Yas mı var?" sorusuna, 'OHAL yasındayım' yanıtını veriyor.

Aytuğ Atıcı OHAL'i protesto için sakal bırakırken AK Partililer'in 'sakal gündemi' bambaşka. Kıdemli sakallılar, sakal bırakmaya henüz karar vermiş arkadaşlarını 'en iyi sakal duası okuyan hoca'ya götürmek için adeta yarış içindeler.

İlahiyatçılar İslamiyet'te sakal bırakmanın sünnet olduğunu ancak 'sakal okutmak' gibi bir uygulama olmadığını söylese de, bazı AK Parti vekiller 'sakallarını okutmak için' sıraya girmiş durumdalar!

MUHALEFET SEÇİME HAZIRLANIYOR!

AK Partililer darbe girişiminden bu yana sık sık, "Bu sürecinin en kârlısı Devlet Bahçeli oldu! FETÖ'yü gerekçe göstererek parti içindeki tüm muhalifleri temizledi" yorumunu yapıyorlar.

CHP'lilerin darbe girişimi sonrası yoğun temposu da dikkat çekici. Milletvekilleri, Meclis kapandıktan sonra hem denetmen olarak görevlendirildikleri illerdeki hem de kendi seçim bölgelerindeki çalışmalarını sosyal medya hesaplarından paylaştılar. CHP'li milletvekilleri özellikle 15 Temmuz mağdurlarıyla ilgili de yoğun bir çalışma içinde.

Kulislerde, her iki partinin de olası bir erken seçime hazırlık yaptığı konuşuluyor. Bir başka iddiaya göre de bu yoğun mesainin amacı aslında, 'CHP ve MHP genel başkanlarıyla ilgili parti içinde alevlenecek olası tartışmaların önünü kesmek'...

CHP’de 15 Temmuz darbe girişimiyle 'genel başkan seçimli kurultay' sesleri kısıldı. Darbe girişiminin hemen ardından Beştepe ile kurulan ilişkilerden duyulan rahatsızlık bile partide yüksek sesle dillendirilmiyor.

MHP kanadında da 15 Temmuz'la birlikte muhaliflerin Bahçeli’yi devirme planlarının suya düşmesi genel başkanın koltuğunu sağlama aldı. Bu durumun ekim ayında başlayacak il ve ilçe kongrelerine damgasını vuracağı şüphesiz.

HDP'ye gelince... Dokunulmazlıkları kaldırılan HDP'lilerin tutuklanma ihtimali, siyasi partilerin planlarında önemli yer tutuyor. HDP’ye yönelik böyle bir tutumun ara seçimi gündeme getireceği konuşuluyor. Ara seçim konusu, mayıs ayında dokunulmazlıkların kaldırılması sırasında da gündeme gelmişti. Tüm siyasi partiler gibi düzenli olarak kamuoyu yoklaması yaptıran HDP'nin son anketinde, yüzde 10 barajını çok rahat aştığı söyleniyor.

ERKEN SEÇİM İLKBAHARDA OLABİLİR

Muhalefet kanadı ne kadar hareketliyse iktidar kanadı da o kadar suskun. AK Partililer gazetecilere demeç vermekten bile çekiniyor, kamuoyu önünde fazla görünmemeye özen gösteriyorlar. Kimilerinin her fırsatta FETÖ karşıtlığının altını ısrarla çizmesiyse bu sessizlik içinde daha fazla göze batıyor. AK Parti'de herkesin gözü kulağı Beştepe'de...

Darbe girişimi ardından dillendirilen, hem kabinede hem de AK Parti Genel Merkezi'nde 'bir deprem olacağı' iddiaları da konuşulmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "yedek milletvekilliği" konusunu gündeme getirmesi bu iddiaları güçlendirdi. Bütün bunların yanı sıra AK Parti de seçim seçeneğini masada tutuyor. 2017 yılı mart ve nisan aylarında olası bir seçim ihtimalinden söz ediliyor.

'BİR TEK AK PARTİ Mİ GÜNAHSIZ?' 

AK Parti'de kapsamlı bir FETÖ operasyonu olacak mı? Sakarya milletvekili Ayhan Sefer Üstün’ün 'FETÖ'nün AK Parti'ye sızmadığını söylemek en hafif tabirle safdillik olur' açıklaması önemliydi. Çünkü darbeci olduğu gerekçesiyle TSK'dan atılan general Mehmet Dişli'nin kardeşi Şaban Dişli de Sakarya milletvekili ve halen genel başkan yardımcılığı koltuğunda oturuyor. Milletvekilleri, "Herkes suçlu bir tek AK Parti mi günahsız?" diye soruyor.

Bayramda seçim bölgesine giden iktidar milletvekilleri seçmenlerin FETÖ sorularıyla terledi. "Vatandaş bize FETÖ mücadelesinde binlerce öğretmen, kamu görevlisi açığa alınıyor, binlerce kişi kamudan ihraç ediliyor ama AK Parti'de yeterince mücadele edildiğini göremiyoruz, diyorlar" diyen milletvekilleri Cumhurbaşkanlığı'nın yakında genel merkezde yapılacak bir operasyonun sinyallerini verdiğini söylüyor.

HDP'YE KAPATMA DAVASI AÇILABİLİR Mİ? 

HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Alp Altınörs'ün Bitlis'de işlediği iddia edilen bir suç için Tokat Başsavcılığı tarafından, suçun işlendiği iddia edilen tarihten 10 ay sonra başlatılan soruşturma ile tutuklanması partide endişeyle karşılandı.

Altınörs ile birlikte 15 partilinin tutuklanması HDP yönetiminde, "Acaba HDP'ye açılacak bir kapatma davasına delil mi yaratılmaya çalışılıyor?" yorumuna neden oldu.

Bir yanda kayyım atamaları diğer yanda tutuklamalar ve gözaltılarla uğraşan HDP'de en büyük endişeyse partililere yönelik suikast olasılığı. Devletin güvenlik ve istihbarat birimleri tarafından kendilerine bu yönde bilgiler iletilen partinin yöneticileri aylardır diken üstünde.

DARBENİN YAPAMADIĞINI 'TADİLAT' YAPTI

Meclis, 1 Ekim'deki yeni yasama yılı açılışına sayılı günler kala inşaat iskelelerinden geçilmiyor. Darbe girişimi sırasında ağır hasar gören, TBMM yerleşkesinde Behruz Çinici ve Can Çinici tarafından tasarlanmış ödüllü eski halkla ilişkiler binasının yıkımına başlanması eleştirilere neden olmuştu. O gece büyük hasar gören orta kuliste de hâlâ her yer iskele dolu.

Ancak bir yer var ki, oradaki inşaata akıl sır ermiyor. CHP, MHP ve HDP’nin ortak alanları olan 'muhalefet kulisi' darbe gecesi çok ciddi hasar görmedi. Kulisin ihtiyacı olan ufak tefek birkaç yerin tamiriyken bir anda yerle bir edildi, her yanına iskeleler kuruldu. Atatürk’ün halıya işlenmiş fotoğrafının karşısında, ‘loca’ olarak bilinen alan yıkıldı. Locanın altında bulunan kolonlar da kesildi. Muhalefet kulisinde olan bitene kimse anlam veremezken TBMM Başkanı İsmail Kahraman muhalefet kulisindeki locanın, 'daha iyi ışık alabilmesi için' yıkıldığını öne sürdü. Muhalefet milletvekilleri Kahraman'ın 'ışık' yorumuna, 'Bizi daha da karanlıkta bırakmasınlar da!..' esprisiyle yanıt veriyor.