Pandemide edindiği seramik hobisini mesleğe dönüştürdü: 'Lilithcraft'

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR – Bir buçuk yıldır ülkeyi etkisi altına alan korona virüsü pandemisi ve kapanma süreci, birçok insanı farklı üretimlere yöneltti. Pandemi sürecinde İzmir'de yaşayan üniversite öğrencisi Gizem Efe de bunlardan biri. Akdeniz Üniversitesi Sosyoloji Bölümü son sınıf öğrencisi Gizem Efe, sokağa çıkma yasağı ve kapanma sürecinde seramik sanatı ile tanıştı. İlk önce hobi olarak kilden küçük objeler ve seramik üretimi ile uğraşan Efe, daha sonra üretimlerini “Lilithcraft” adı altında topladı. Türkiye'nin çeşitli yerlerinde fuarlara katılan ve internet aracılığı ile üretimlerini satışa sunan Efe, küçük yaşlardan beri resim ve heykele ilgi duyduğunu söylüyor.

'HERKES GİBİ PANDEMİDE KENDİME BİR UĞRAŞ ARIYORDUM'

Gazete Duvar'a konuşan Efe, pandemi sürecinde evde kalan herkes gibi kendine bir uğraş aradığını söyleyerek, seramik üretimindeki bir buçuk yıllık sürecini şu sözlerle anlattı:

“Aslında herkes gibi pandemide kendime bir uğraş arıyordum. Resim yaptım, bir süre sonra seramik malzemeleri aldım. Denemeye başladım. Yaparken çok keyif aldığımı ve elimin yatkın olduğunu fark ettim. Maddi olarak da pek iyi bir dönemde olmadığım için 'Acaba ürünlerimi satışa sunsam nasıl olur?' diye düşündüm ve Lilithcraft'ı kurdum. Çok kısa sürede öyle güzel tepkiler aldım ki bir anda her geçen gün daha fazla üretim yapmak ve bunu insanlarla paylaşmak isterken buldum kendimi.”

'SINIRLARI OLMAYAN, DERYA DENİZ BİR ALAN'

Çocukluğundan beri sanata ilgi duyduğunu söyleyen Efe, “Her fırsatta şarkı söyleyip dans ettiğimi, arkadaşlarımı toplayıp tiyatro oynadığımızı ve etraftakilere izletmeye çalıştığımızı hatırlıyorum. Liseden itibaren tiyatroya devam ettim. Tabii pandemi sürecine kadar devam edebildim. Pandemide seramikle tanıştım ve çok sevdim. Sanatın pek çok alanına ilgim vardı ama seramik geleceğe taşımak için hepsinden daha yakın geldi” diye konuştu.

Seramik sanatını “sınırları olmayan derya deniz bir alan” şeklinde tanımlayan Efe, bu sınırsızlığın sağladığı özgürlüğün ise kendisine çok iyi geldiğini söyledi. “İçimden geldiği gibi çalışmak, sistemin biraz da olsun dışına çıkıp kendime bir alan açmanın verdiği rahatlıkla kendimi yeniden tanımamı sağladı” diyen Efe, üretim yaparken de hala öğrenmeye devam ettiğini belirtti.

'MEZUN OLDUKTAN SONRA ATÖLYE AÇMAYI DÜŞÜNÜYORUM'

Bu yıl sosyoloji bölümünden mezun olacağını ve Türkiye'deki birçok üniversite öğrencisi gibi gelecek kaygısı yaşadığını söyleyen Efe, sözlerine şöyle devam etti:

“Okurken bölümümle alakalı da çeşitli eğitimler aldım. Akademik bir kariyer yapmayı düşünürken seramikle tanıştım. Meslek olarak bana daha yakın olduğunu hissettim. Akademide benim için özel bir kadro açılmasını beklemek için pek 'tanıdığım' yok. Şu an mezun olduktan sonra bir atölye açmayı düşünüyorum ama bu bile her gün nasıl yapacağımı düşünmeme neden oluyor. Çünkü ekonomideki dalgalanma bizi çok etkiliyor. Hammaddeler, sırlar, boyalar, fırınlar, neredeyse tüm ekipman dolar bazlı olduğu için sürekli çok yüksek fiyatlara satılıyor ve günden güne artıyor. Bu anlamda biraz zorlanıyoruz.”

'SINIRLI VE ÖZGÜN ÜRETİMLER YAPMAK BENİM İÇİN KİŞİSEL BİR BAŞKALDIRI'

Standart ürünlere karşı el emeği özgün ürünler yaratmanın kendisi için önemli olduğunu vurgulayan Efe, son olarak şunları söyledi:

“Yıllardır emeğin değerini savunan bir insan olarak, üretmeden tüketmenin ağırlığını hep üzerimde hissederken, üretimin içinde bulunmak gerçekten çok anlamlı oldu. Fabrikaların birbirinin aynısı ürünlerine karşı sınırlı ve özgün üretimler yapmak, bunu da hiç kimseyi ve hiçbir şeyi sömürmeden, doğaya rağmen değil doğayla birlikte sürdürmek benim için kişisel bir başkaldırı ve tatmin.”

Lilithcraft'ın sosyal medya hesaplarına ve üretimlerine aşağıdaki adreslerden ulaşılabilir:

https://www.instagram.com/lilithcraftco/

https://twitter.com/lilithcraftco?lang=es