Pandemi sürecinde 4 şehirden 12 fotoğrafçı birbirleri için üretti: Proje 'Değiş Tokuş'

Dört farklı ilden 12 sanatçının üretimlerin yer aldığı ‘Değiş Tokuş’ projesinin web sitesi yayına girdi. Proje editörleri Refik Akyüz ve Serdar Darendeliler ile “Değiş Tokuş”u konuştuk.

Google Haberlere Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR - Fotoğrafçıların seyahat etmeden birbirlerinin şehirlerinde, birbirlerinin yerine ve birbirleri için üretim yaptığı ‘Değiş Tokuş’ projesinin üretimlerine yer veren projedegistokus.com yayın hayatına başladı. Mayıs ve Kasım ayları arasında Diyarbakır’dan Lütfü İrdem, İstanbul’dan GAPO ve İzmir’den No 238 iş birliğinde, Kültür için Alan desteğiyle gerçekleşen proje kapsamında, 12 sanatçının ürettiği işler ile akademisyenler ve araştırmacıların değiş-tokuş kavramına dair kaleme aldığı metinler de bu web sitesinde izlenime sunuldu.

4 İLDEN 12 SANATÇI BİRBİRLERİ İÇİN ÜRETTİ

Pandemi sürecinde, fotoğrafçıların seyahat etme olanaklarının azalması nedeniyle gidemedikleri farklı şehirlerde iş üretebilmeleri için birbirleriyle dayanışmaları fikrinden ortaya çıkan ‘Değiş Tokuş’, Kültür için Alan’ın faaliyet gösterdiği şehirler ve çevre şehre şehirlerine yönelik bir açık çağrıya gelen başvurular arasından seçilen 20 katılımcı ile yola çıktı. Tanışma toplantılarının ve aralarındaki fikir alışverişlerinin ardından ikili ekipler olarak proje önerilerinde bulunan katılımcılar arasından ikinci aşamaya seçilen İzmir, Diyarbakır, Mardin ve Urfa’dan 6 ekip yani 12 sanatçı, bir yandan kendi şehirlerinde proje ortakları için fotoğraf çekerken, diğer yandan gitmedikleri başka bir şehirde kendileri için üretilen fotoğraf projelerinin de editörlerine dönüştü.

WEB SİTESİNİN YANI SIRA KARTPOSTAL SETİ ÜCRETSİZ OLARAK EDİNİLEBİLİYOR

“Değiş Tokuş” projesi kapsamında, sanatçılarla yürütülen birebir editörlük, mentorluk oturumlarının yanı sıra herkesin katılımına açık “Değiş Tokuş Konuşmaları” ve sadece katılımcı sanatçılara yönelik “Değiş Tokuş Seminerleri” de çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Tüm bunların yanı sıra üretilen her işten birer fotoğraf, projenin çıkış noktası olan “değiş-tokuş” kavramına fiziksel olarak da gönderme içeren bir kartpostal setinde bir araya getirildi. Proje şehirleri başta olmak üzere Türkiye’nin farklı şehirlerindeki inisiyatif, kolektif ve sanat oluşumlarına gönderilen kartpostal seti, İzmir’de Duvar Kitabevi ve Karantina Mekân, Diyarbakır’da Asa Bistro, Gabo ve Wejegeh Amed, Ankara’da Ka, İstanbul’da ise FiLBooks ve Koli Art Space’den ücretsiz olarak edinilebiliyor.

Proje editörleri Refik Akyüz ve Serdar Darendeliler ile “Değiş Tokuş”u konuştuk.

Dünyadaki Köşemizde Birikenler serisinden

'SANATSAL, DÜŞÜNSEL BİR DEĞİŞ TOKUŞ İLE UZAKTAN VE KOLEKTİF BİR ÜRETİM'

Geçtiğimiz yıl pandemi sürecinde Mahalle@İzmir projesi gündeme gelmiş, proje bir hayli ilgi görmüştü. Şimdi projedegistokus.com yayında. Öncelikle yeni projenizin fikri nasıl ortaya çıktı?

Serdar Darendeliler: Fotoğrafçıların yaşadıkları ve muhtemelen en iyi bildikleri yer olan mahallelerine yakından bakıp fotoğraflamalarına yönelik bir proje olan ve daha önce İstanbul’da yaptığımız ‘Mahalle’nin bir devamı olan ‘Mahalle@İzmir’, İzmir’in farklı mahallelerinde yaşayan fotoğrafçıların, pandemi sürecinde yaşadıkları yerlerden çok da uzaklaşmayıp fazla risk almadan iş üretmelerinin önünü açmasıyla da farklı bir anlam kazanmıştı. Benzer bir şekilde ‘Değiş Tokuş’ projesinin fikri de pandemi nedeniyle hayatımıza bir girip bir çıkan seyahat kısıtlamaları ve ekranların başında daha fazla zaman geçiriyor olmamız ile şekillendi. Geçtiğimiz nisan ayındaki kapanmalardan birinde, yine hareket alanlarımız daralmışken, ‘acaba bu kısıtlılık hali ve giderek artan sanal temas, fotoğrafçıların seyahat etmeden başka bir şehirde, orada yaşayan ve tanımadığı bir fotoğrafçı aracılığıyla iş üretmesine kapı aralayabilir mi?’ sorusundan yola çıkarak farklı şehirlerde yaşayan fotoğrafçıların birbirleri için ve birbirlerinin yerine iş üretecekleri bir proje kurguladık. Yani hem teknik hem sanatsal hem de düşünsel bir değiş tokuş ile uzaktan ve kolektif bir sanatsal üretim yapmak mümkün olabilir mi sorusuna yanıt bulmaya çalıştık.

'PROJE BİREYSEL ÜRETİMİN BASKIN OLDUĞU FOTOĞRAF ALANINDA KOLEKTİF ÜRETİMİ ORTAYA ÇIKARMAYI DENİYOR'

Projenin amaç ve hedefini sizden dinleyebilir miyiz?

Refik Akyüz: ‘Değiş Tokuş’, bireysel üretimin daha baskın olduğu fotoğraf alanında kolektif bir üretimin farklı biçimlerini ortaya çıkarmayı deniyor diyebiliriz. Proje kapsamında birbiriyle eşleşen fotoğrafçılar, seyahat etmeden kendi kentlerinde, diğer şehirdeki ortaklarının projesini gerçekleştiriyor. Burada bir araya gelmekle başlayan, projenin kavramsal altyapısının, konusunun, çekim yöntemlerinin ve sürecinin ortaklaşa belirlendiği bir yapıdan bahsediyoruz. Bir fotoğrafçının fikri ortaya attığı, diğerinin uygulamasını gerçekleştirdiği, sonrasında da fikri ortaya atan fotoğrafçının o işin aynı zamanda editörü de haline geldiği bir senaryo düşünülebilir. Fakat tabii ki her zaman da bu kadar pasif bir süreçten bahsedemeyiz. Zaten ’Değiş Tokuş’u kurgularken kolektif üretim sürecinin paylaşımlarla zenginleştiğini göz önünde bulundurup kimi durumlarda fikri ortaya atan fotoğrafçının kendisi gerçekleştirebilse yapabileceğinden daha farklı, daha katmanlı işlerin ortaya çıkabileceğini de umduğumuzu söyleyebilirim. Süreç sonunda ortaya çıkan işlere baktığımızda, bu çoğunlukla gerçekleşmiş gibi görünüyor.

Duvarların Belleği serisinden

Proje ekibi nasıl bir araya geldi? Yine projeye destek ve katkı sunan çevrelerden de bahsedebilir misiniz?

Serdar Darendeliler: ‘Değiş Tokuş’, İstanbul’dan Geniş Açı Proje Ofisi, Diyarbakır’dan Lütfü İrdem ve İzmir’den No 238’in iş birliğinde, Kültür için Alan’ın desteğiyle gerçekleştirildi. Mayıs ayı içerisinde, Kültür için Alan’ın faaliyet gösterdiği İzmir, Diyarbakır ve Gaziantep şehirleri ile komşu şehirlerinde yaşayan fotoğrafçılara yönelik bir açık çağrı çıktık. Bu açık çağrıya başvuran isimler arasından ilk aşama için 20 katılımcımızı belirledik. Haziran ayı boyunca devam eden tanışma toplantıları ve aralarındaki ikili görüşmeler sonucunda, katılımcılar ekipler halinde gerçekleştirmek istedikleri projelere dair önerilerde bulundu ve bu öneriler arasından 6 tanesini seçtik, yani proje kapsamında birlikte üretim yapacağımız 12 sanatçıyı belirledik. Proje ekibi böylece bir araya gelmiş oldu. Sanatçıların haricinde, projeye destek veren akademisyenler ve araştırmacılar da var. ‘Değiş Tokuş Konuşmaları’nda herkesin katılımına açık çevrimiçi konuşmalar gerçekleştiren Meltem Şendağ, Aslı Iğsız, Eda Yiğit, Elif Demirkaya ve İpek Çınar, projenin web sitesi için değiş tokuş kavramını kendi pencerelerinden ele alan metinler kaleme aldılar. Ayrıca, sanatçılara yönelim kapalı seminerleri gerçekleştiren Saliha Yavuz, Sinem Dişli ve Cemre Yeşil’i de burada anmadan geçmeyelim.

'KOLEKTİF ÜRETİM ÖNERİSİ OLUMLU GERİ DÖNÜŞLER ALIYOR'

Proje ile ilgili nasıl tepkiler aldınız? Örneğin üretimlere yönelik nasıl yorumlar yapıldı?

Serdar Darendeliler: Projenin duyurularını ilk çıktığımızda, açık çağrının kapsamadığı şehirlerden projeye başvurmak isteyen pek çok isim oldu. Seyahat etmeden başka bir şehirde iş üretebilme fırsatı ve süreç içerisinde sanatçılara verilecek editörlük/mentorluk desteği, bu anlamda olumlu bir ilgi yarattı projeye dair diyebiliriz. Özellikle teknik, sanatsal ve düşünsel değiş tokuş fikri pek çok kişiye çok cazip gelirken, sürecin nasıl işleyeceğine ve işlerin müellifinin kim olacağına dair soru işaretleriyle projeye mesafeli duranlar da oldu. Fotoğraf gibi üretim aşamasında bireyselliğin görece daha yoğun olduğu bir sanat dalında kolektif üretim içerisinde bulunmak ve fikrini bir başkasının ellerine/gözlerine teslim etmek herkes için cazip olmayabiliyor. Bu durum, projenin potansiyel hedef kitlesi açısından tabii ki kendiliğinden bir ‘eleme’ de yarattı. Üretimlere gelirsek, projenin çıktılarına yer veren web sitesi yeni yayına girdiğinden henüz çok çeşitli yorumlar alamadık ama uzunca bir süredir belirsizlik içerisinde yaşamaya ve üretmeye çalıştığımız bir dönemde bu minvalde bir kolektif üretim önerisi ve fotoğrafçıların birbirlerinin yerine iş üretmesi ihtimalinin varlığı, olumlu geri dönüşler alıyor.

Kozmos serisinden

'SADECE SONUÇLARIYLA DEĞİL, SÜRECİYLE DE DEĞERLENDİRİLMELİ'

Sizi gerek internet sitenizden gerekse sosyal medya üzerinden takip edenlere proje ile ilgili ne söylemek istersiniz?

Refik Akyüz: ‘Değiş Tokuş’ sadece sonuçlarıyla değil ama süreciyle de değerlendirilmeli. Bu sürecin üretimin yanı sıra bir deneme unsuru barındırdığı da göz önünde bulundurmalı. Üretilen işlere bakarken bunların kolektif bir süreçten geçtiği unutulmamalı ve bu paylaşım sürecinin de etkisi gözlemlenmeye çalışılmalı. Kimi zaman bireysel işlere de belli ölçüde bir kolektivizm katmak, ortaya çıkacak işi zenginleştirici bir etki yaratabilir. Tabii projedeki her ortak işte bunu bire bir gözlemlemek mümkün değil, belki hiçbirinde açıkça belli değil ama yine de işleri değerlendirirken süreçleri de anlamaya çalışmak o işlerin katmanlarını görmeyi kolaylaştıracaktır. Bu arada, ‘Değiş Tokuş’ kapsamında üretilen 9 işten birer fotoğrafın yer aldığı bir kartpostal seti hazırladık. İlgilenenler, epey bir zamandır unuttuğumuz mektuplaşma pratiğini de hatırlamak adına, şehirden şehre yollanarak yeni bir değiş tokuşu başlatmasını umduğumuz bu kartpostal setini İzmir’de Duvar Kitabevi ve Karantina Mekân, Diyarbakır’da Asa Bistro, Gabo ve Wejegeh Amed, Ankara’da Ka, İstanbul’da ise FiLBooks ve Koli Art Space’den ücretsiz olarak edinebilir.

Sonuçta ‘Değiş Tokuş’ ile kolektif üretim için bir model arayışında bulunuluyor. Bunun projenin takipçileri açısından da çeşitli ilhamlar barındırabileceğini umuyorum. Başlarda da söylediğim gibi fotoğraf bireysel üretim süreciyle bilinir, akrabası sinemadan farklı olarak üretimin çoğunlukla bireysel olduğu bir alandır. Ancak bu üretim sürecine farklı anlarında kolektif katkılarda bulunulması, çıkan işleri nasıl etkiliyor buna bakmalı. Herhangi bir sanatsal üretimde olduğu gibi fotoğraf alanında da sanatçının fikir değiş tokuşlarına açık olması, bazı anlarda ise egosunu geride bırakabilmesi önemli. Bugüne dek GAPO olarak yaptığımız projelerde, sonucu garantiye almaktansa sürecin de hem katılanlar hem bizim açımızdan zenginleştirici olmasını ve bunun sonucu da etkilemesini önemsedik. Bu belli riskler barındırsa da heyecanlı ve paylaşımcı bir süreç yaratıyor çoğunlukla.

Yeryüzü Cenneti. 

Projede yer alan sanatçı, konuşmacı ve yazarların isimleri ise şöyle:

Nilay Uluğ & Şevda Tuğrul, Ayşegül Kaycı & İmran Atasal, Fatma Çelik & Merve Güçlütürk, Aynur Tıkıroğlu & Hicret Ayaz İpek, Aylin Kızıl & Eyhan Çelik, Aslıhan Güçlü & Mehmet Ali Kılıç, Meltem Şendağ, Aslı Iğsız, Eda Yiğit, Elif Demirkaya, İpek Çınar