Ömer Çelik'ten Anastasiadis'e: Zihniyeti bozuk

Ömer Çelik, Güney Kıbrıs lideri Anastasiadis'e yönelik “Bir toplum lideri olmuş bir kişinin böyle bozuk ağızla konuşması zihniyetinin ne kadar bozuk olduğunu gösteriyor" ifadelerini kullandı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK toplantısı sonrası açıklama yaptı. Çelik’in açıklaması özetle şöyle:

KKTC'Yİ YUTMAK İSTEDİKLERİ GÖRÜLÜYOR: Rum tarafının uzun zamandır yürüttüğü taktik var. 'Sürekli olarak masaya oturalım, uzlaşmadan uzak duralım. Türkiye'nin hak ve menfaatlerini örseleyelim, bunu Türkiye ve KKTC kabul etmediği zaman AB'ye şikayet edelim' diye yaklaşımları var. Bu kısır döngü devam ediliyor, sürekli aynı yere geliyor. Maksimalist taleplerle KKTC'yi yutmak istedikleri görülüyor. Bir müzakere olacaksa, bu müzakerenin parametrelerinin önceden neyin olması gerektiği ifade edildi. Yıllarca kaybedilmiş zamana yeni zaman kayıpları gibi yaklaşımlara Türkiye ve KKTC uzak duruyor. Bu zeminlerde herhangi bir müzakere zemininin bulunamadığı ortaya çıkmıştır.

ZİHNİYETİNİN BOZUKLUĞUNU GÖSTERİYOR: Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiadis'in Paskalya Bayramı vesilesiyle yaptığı, "Osmanlı hayali peşinde koşan küstahlar var" açıklamanın müzakere zeminini tahrip ettiğini savunan Çelik şunları kaydetti: İyi kötü bir toplum lideri olmuş bir kişinin böyle bozuk ağızla konuşması zihniyetinin ne kadar bozuk olduğunu gösteriyor. Daha yakın zamanda kadar binlerce Türk'ün kanı olan EOKA terör örgütünün yıldönümü kutlandı. Çoğu kez KKTC'ye karşı Avrupalı faşistlerin diliyle konuşan bir kişi olduğunu görüyoruz. Yapmaya çalıştıkları şey KKTC'yi yok etmek, hak ve menfaatlerini gasp etmek, orada egemen devlet olmak, Türk kesimini o egemen devlete yamanmış bir kurgu olduğunu biliyoruz. Burada çıkıyor, aşırı ve maksimalist talepleri kabul görmedikçe, KKTC eşit egemenlik hakkını talep ettiği için büyük bir çılgınlık içinde bu konuşmaları yapıyor. Türkiye Cumhuriyetine karşı, milletimize yaptığı bu saygısızlığı aynen iade ediyoruz.

MISIR'LA İLGİLİ YENİ MEKANİZMALAR OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ
: Dışişleri'nden bir heyet oraya gidiyor. Akdeniz'deki gaz aramayla ilgili anlaşmalar gibi konuların konuşulması gerekiyor. Mısır'la Türkiye arasında diyalog çalışmasının performanslı bir şekilde dönüştürmesine yönelik ziyaret olarak görebiliriz. Senkronize olarak düşünmemek lazımdır, iki ayrı konu olarak düşünmek lazımdır Libya ile Mısır konusunu.

FİLİSTİNLİ GRUPLAR GELECEĞE UMARIZ Kİ BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE YÜRÜRLER: İsrail'in seçimleri yaptırmama, Doğu Kudüs'te izin vermeme gibi kabul edilemez tavrı devam ediyor. Esasında 22 Mayıs'ta parlamento 31 Temmuz'da Başkanlık seçimi yapılacaktı. Filistinli grupların seçimine İsrail müsaade etmiyor. İsrail hükümetinin yeni bir tarih belirlemesi gerekiyor. İsrail'in 1995 Oslo Geçici Anlaşma hükümlerine riayet etmesi gerekiyor. Filistinli gruplar büyük bir uzlaşıyla geleceğe umarız ki birlik ve beraberlik içinde yürürler.

HERHANGİ BİR OVANIN ZEHİRLENMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ: Alman televizyon kanallarında ve BBC'de, çeşitli atıkların Adana-Çukurova bölgesine döküldüğü, Avrupa'nın çöpünün bu alana yığıldığı şeklinde yayınlar yapıldığını hatırlatan Ömer Çelik, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile Karaaslan'ın harekete geçtiğini ve konuyla yakından ilgilendiklerini bildirdi. Çelik, Bakan Kurum'un gönderdiği ekiplerle 26 işletme hakkında men kararı verildiğini, bu işletmelere 7 milyon lira ceza kesildiğini kaydetti. Atıkları dökenlerle bereketli ovaları kirletenlerle yapılan ihanetle "işkenceye sıfır tolerans" ilkesi çerçevesinde mücadele edileceğini savunan Çelik, Çukurova'nın ya da Türkiye'nin herhangi bir ovasının zehirlenmesine asla müsaade etmeyeceklerini söyledi.

FRONTEX AHLAKEN BAŞARISIZ OLMUŞTUR: Geçen hafta bazı fotoğraflar göstererek Avrupa'daki sahil konularına bakan Frontex'in aslında nasıl göçmenlerin botları ittiğini, göçmenlere Akdeniz'i mezar haline getirdiğini dile getirdik. Bizler, İçişleri Bakanlığımız birçok açıklama yaptı. Sayın Cumhurbaşkanımız defalarca Avrupalı liderlerle görüşerek geri itmelerin nasıl insanlık dışı olduğunu ifade etti. Frontex Başkanı ne kadar başarılı olduklarına dair milletvekillerine, parlamentoya yazı yazdığında, verilen cevabının şu kavramı çok önemlidir, 'Frontex ahlaki bir başarısızlıkla suçlanmıştır.' Mesele, size verilen bütçeyi nasıl kullandığınız, kaç tane operasyon yaptığınız, ne kadar göçmenin Avrupa'ya girmesini engellediğiniz meselesi değil. Mesele usulle ilgili, bir insanlık usulüyle ilgili. Bunu nasıl yaptığınız önemli. 'Biz şu kadar operasyon yaptık, bu kadar göçmenin girmesini engelledik', peki siz kaç tane göçmeni ölüme gönderdiniz, kaç tane göçmenin Yunan Sahil Güvenliği tarafından ölümle tehdit edilmesi karşısında görmezden geldiniz, sırtınızı döndünüz? Bu ahlaki başarısızlık kavramı çok önemlidir. Frontex ahlaken başarısız olmuştur. Sadece bütçesine onay verilmesi konusundaki ret kararı yetmez, esasında Frontex'in ciddi bir soruşturmadan geçmesi lazım.Türkiye'ye çeşitli konularda ders vermeye kalkanların önce kendi demokrasilerini, kendi insan hakları yaklaşımlarını Akdeniz'in sularından çıkarmaları lazım. Umarız ki Frontex kararının arkası gelir, göçmenlerin botlarını şişleyenler, botları geri itenler, masum insanları ölüme terk edenler, başta Yunanistan'daki sahil güvenlik yetkilileri olmak üzere ciddi bir soruşturmayla karşı karşıya kalırlar." (HABER MERKEZİ)