Murat Yetkin yazdı: 'Ateş düştüğü yeri yakar; ateşin düştüğü yerdeyiz'

Korona virüsü salgınının Türkiye’de ve dünyada hak ve özgürlükler mücadelesini de gerilettiğine dikkat çeken Murat Yetkin: Haklar mücadelesi bugün sadece işkence ve kötü muamele ile mücadeleyle değil çeşitli alanlara yayılıyor. Kadına ve çocuğa karşı şiddet, cinsel suçlar, toplumsal cinsiyet eşitliği, ırkçılık ve inanç ayrımcılığı bunlar arasında. İşin acı yanı, ekonomik sorunlar bu mücadeleyi baskılıyor. İnsanlar can ve geçim derdindeyken hak ve özgürlüklerini ikinci plana atabiliyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 'Türkiye'nin her halini anlatan' başlıktaki cümlenin, Yavuz Önen’e ait olduğunu ve bu cümleyi 1991’de Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın (TİHV) yayınladığı ilk Türkiye İnsan Hakları Raporu'nun önsözünde kurduğunu anlatan gazeteci-yazar Murat Yetkin, "Geçenlerde Vakfın 30’uncu kuruluş yıldönümünde yayınlanan raporun başlığı da hâlâ aynı: Ateşin düştüğü yerdeyiz.
Koronavirüs Covid-19 salgını Türkiye’de ve dünyada hak ve özgürlükler mücadelesini de geriletiyor. O yüzden, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin kabulünün yıldönümü olan 10 Aralık, 2020’de ayrı bir anlam taşıyor" değerlendirmesinde bulundu.

Yetkinreport.com'daki yazısında korona virüsü salgınının sağlık risklerinin yanısıra hak ve özgürlükler konusunda oluşturduğu risklere dikkat çeken Yetkin "Türkiye dış politikasında da ekonomisinde de demokratik hak ve özgürlükler alanında da ateşin düştüğü yerde. Bu alanlardaki gelişmenin birbirine bağlı ve bağımlı olduğu apaçık görünüyor. Haklar mücadelesi o nedenle bu bütünün bir parçası olarak görülmeli" uyarısında bulundu.
YAZININ TAMAMI