Mimarlar Odası'ndan Sur açıklaması: Bu kent tüm insanlığın ortak mirasıdır, sahip çıkalım

Mimarlar Odası, Sur'daki yıkımlarla ilgili açıklama yaptı: “Dünya Mirası olarak tescillenen Suriçi'nde yürütülen çalışmalarda korumacı kültürden uzak, yıkan ve yok eden yaklaşımları terk edin.”

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 'Metruk yapı' yıkımı Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi ile Sur Belediyesi kayyımı Abdullah Çiftçi’yi karşı karşıya getirdi. Çiftçi, Koruma Kurulu kararı olmadan Sur ilçesindeki 'metruk binaların' yıkılamayacağını belirtirken, Diyarbakır Mimarlar Odası ise raporların açıklamasını istedi ve Koruma Kurulu’ndan yazılı bir cevap beklediklerini, sonuç alamazlarsa yargıya başvuracaklarını vurguladı.

Diyarbakır'da Sur İlçe Belediyesi, UNESCO koruması altındaki sit alanında bulunan metruk yapıların yıkımı için çalışma başlattı. Bir süre önce başlayan çalışmalar kapsamında ilçedeki 44 metruk yapının yıkımına başlandı.

Yıkım işleri devam ederken, Mimarlar Odası yöneticisi Selma Aslan bir açıklama yaparak, “Söz konusu evler ‘metruk’ denilerek yıkılıyor. Ama o evlerin metruk olduğuna dair rapor olup olmadığını bilmiyoruz. Koruma Kurulundan izin alınıp alınmadığını da bilmiyoruz. Kurula başvurduk, kuruldan yazılı bir yanıt bekliyoruz. Sonuç alamazsak olayı yargıya taşıyacağız” ifadelerini kullanmıştı.

'BU İŞİ SİYASİ MALZEME YAPIYORLAR'

Sur Kaymakamı ve kayyım Abdullah Çiftçi, Mimarlar Odası yöneticisi Aslan’ın açıklamasını Tigris gazetesine değerlendirdi.

“Mimarlar Odası zahmet edip arasa rapor alıp almadığımızı öğrenebilirlerdi” diyen Çiftçi, Mimarlar Odası’nı “Bu işi siyasi malzeme olarak kullanmak istiyorlar” sözleriyle eleştirdi.

Sur’da habersiz bir çivi bile çakılamayacağını belirten Çiftçi, metruk yapılarla ilgili hem Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nden hem de Koruma Kurulu’ndan rapor aldıklarını söyledi.

Çiftçi, 208 yapının yıkımıyla ilgili talep olduğunu ama kuruldan 44 tanesinin yıkılmasıyla ilgili karar çıktığına dikkat çekti. Metruk binaların çoğunun başka amaçlarla kullanıldığını söyleyen Çiftçi, “Biz yıkınca kıymete biniyor” şeklinde tepki gösterdi.

MİMARLAR ODASI’NDAN YENİ AÇIKLAMA

Mimarlar Odası Diyarbakır Şubesi, Sur Belediyesi kayyımı tarafından “metruk” iddiasıyla yıkılan yapılara ilişkin oda binasında yeni bir açıklama yaptı.

Açıklamada konuşan Mimarlar Odası Eşbaşkanı Ferit Kahraman, Sur Belediyesi’nin internet sitesinde verilen duyuru kısmında yer alan ve ada, parsel, mahalle bilgileri bulunan 63 adet yapıya ilişkin “Genel güvenlik ve asayiş bakımından tehlike arz ettiği gerekçesi ile” 3194 Sayılı İmar Kanunu ilgili maddesince karar gereği yıkım kararları verildiğini belirtti.

Kahraman, “Suriçi’nde yaşanılan çatışma süreci sonrasında özgün yapı kimliklerinin ortadan kaldırılması, yeni yapıların geleneksel sivil mimari örneklerden uzak ve tek tip cephe görünümünde olması, sokak dokusunun yok edilmesi, geniş caddelerin açılması gibi planlamalar Kentsel Sit Alanı üzerinde çok ciddi tahribatlara yol açmıştır” dedi.

'RAPORLAR MEVCUTSA ÖNÜMÜZE KOYUN'

Yıkımın yapıldığı alanın uzun yıllar önce Kentsel Sit Alanı ilan edildiğini ifade eden Kahraman, şunları söyledi:

“Bu çerçevede miras alanının tek başına bir parçadan oluşmadığını, bulunduğu çevre ile bir bütün olduğunu ve bu yıkımlar sonucu kayda alınmamış tescile değer yapıların ve özgün sokak dokusunun yok edildiğini belirttik. Miras alanında yürütülen çalışmalar için Kültürel Etki Değerlendirme Raporları’nın hazırlanması ve sonuçlarının değerlendirilmesinin bir zorunluluk olduğunu söyledik ve şimdi soruyoruz, bu raporlarınız mevcut mudur? Mevcut ise buyurun önümüze koyun.”

'ALINAN KARARLAR ŞÜPHELİDİR'

Suriçi’ndeki yeni yapıların gözler önünde olduğunu belirten Kahraman, birçok uygulamanın Koruma Amaçlı İmar Planı’na aykırı olmasına rağmen İmar Planı’nda isteğe göre revizyonlar yapıldığını söyledi.

Yapılan uygulamalar sonucu Koruma Amaçlı İmar Planı’nın sahaya uydurulduğunu iddia eden Kahraman, Lice ilçesindeki sit alanından örnek verdi:

“Lice ilçesinde bulunan Dakyanus Antik Kenti olarak 1. Derecede Arkeolojik Sit alanı olan bölgede yapılması istenilen karakol için Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından sit alanına inşaat faaliyetleri için izin verilmiştir. Açtığımız dava sonucu izinlerin 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ve Koruma Yüksek Kurulu’nun ilgili ilke kararlarına aykırı olduğuna karar verilmiştir. Dava koruma kurulu kararlarının iptali ile kültür varlığının korunması lehine sonuçlanmıştır. Dolayısıyla yaratılan tahribatlar ortada iken alınan her iznin ve verilen her kararın bilimsel, korumacı ve tarafsız olduğu sonucu şüphelidir.”

'İNSANLIĞIN ORTAK MİRASIDIR, SAHİP ÇIKALIM'

Kayyım Çiftçi’nin Mimarlar Odası’na yönelik sözlerini de eleştiren Kahraman, “Kamu yöneticisi olmasına rağmen iktidar partisinin siyasi yöneticisi gibi davrananların üstlendiğimiz mesleki misyon gereği yaptıklarımızı siyasi malzeme aracı olarak kullanıldığı söylemlerini kınıyoruz” dedi.

Suriçi’ni ve kültürel miras alanını var eden değerlerden bir tanesinin kendine özgü sokak dokusu olduğunu dile getiren Kahraman, şöyle devam etti:

“Yıkım kararı verilen yapılardan bazılarının yıkımları durdurulmuştur. Vatandaşlar onarımların taahhüdünü verdiği için kendilerine süre tanınmıştır. Yıkımları gerçekleştirilenlerden, onarım yapacak ve tehlike arz eden durumları ortadan kaldırmaya maddi imkânı yeterli olmadığı için çaresizce yıkımı izlemek zorunda kalan vatandaşlar için ise yapılması gerekenin sosyal devlet olma gereğini yerine getirip anayasada vatandaşa verilen barınma hakkını sağlamak olmalıdır. Ve burada bir kez daha ifade ediyoruz. Dünya Mirası olarak tescillenen ve Kentsel Sit Alanı olan Suriçi'nde yürütülen çalışmalarda korumacı kültürden uzak, yıkan ve yok eden yaklaşımları terk edin. Var olmasının amacı tarihi, kültürü, sanatı koruma ve gelecek nesillere aktarma olan kurumlara ve kişilere görevlerini hatırlatıyor, tekrar sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz. Bu kent hepimizin ve tüm insanlığın ortak mirasıdır, sahip çıkalım!” (DUVAR)