Meclis’te CHP ile İYİ Parti arasında 'muhalefete muhalefet' tartışması

İYİ Partili Müsavat Dervişoğlu CHP'nin tezkereye hayır oyu kullanmasını eleştirdi. CHP'li Burcu Köksal "Bizim tavrımız, muhalefete muhalefet etmek değil. Biz, iktidarın yanlışlarını eleştiririz" dedi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak ve Suriye'deki görev süresinin 2 yıl daha uzatılmasını öngören Cumhurbaşkanlığı tezkeresi AK Parti, MHP ve İYİ Parti'nin oylarıyla Meclis’ten geçti. Tezkere görüşmesi CHP ile İYİ Parti arasında “muhalefete muhalefet etme” tartışmasına neden oldu.

İYİ Parti Grubu adına konuşan Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, "Suriye'nin kuzeyinde merkezi otorite yeniden ve tamamen tesis edilinceye kadar Türk Silahlı Kuvvetlerinin bölgede varlığını sürdüreceğini" söyledi ve "Biz, İYİ Parti olarak Irak-Suriye tezkeresine dün olduğu gibi bugünde evet oyu vereceğiz" dedi. Dervişoğlu’nun sözleri İYİ Parti ve MHP milletvekillerince alkışlandı.

DERVİŞOĞLU’NDAN CHP’YE: İZAHA MUHTAÇ ÇELİŞKİ

Dervişoğlu CHP’nin “yabancı silahlı kuvvetler” ifadesi nedeniyle tezkereye hayır oyu vereceği açıklamasını eleştirdi.

Bu ifadenin “hayır” oyu verilmesine gerekçe teşkil edemeyeceğini savunan Dervişoğlu, “2015 yılından beri Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gelen tüm Irak-Suriye tezkerelerinde 'yabancı silahlı kuvvetler' ibaresi bulunmasına rağmen benzer tezkerelere 2015, 2017 ve 2019’da 'evet' oyu vermek, 2021’de de 'hayır' demek ve şimdi de 'hayır' denileceğini söylemek Cumhuriyet Halk Partisi açısından izaha muhtaç bir çelişkidir" diye konuştu.

'YAPAY GEREKÇELERLE HAYIR OYU VERMEK…'

2016 tarihinde gerçekleştirilen Fırat Kalkanı Harekatı'nın yoğunluklu olarak IŞİD’e karşı gerçekleştirildiğini hatırlatan Dervişoğlu, “Dolayısıyla o dönemde IŞİD’e karşı oluşturulmuş uluslararası koalisyonun muhtemel askeri desteğini alabilmek için bu ifade tezkerenin içine dercedilmiş ve matbu hâle gelmiştir. Sanki bu ifade geçtiğimiz senelerde yokmuş, yeni ortaya çıkmış gibi algı oluşturmak doğru değildir. Dün 'evet' denilen Irak-Suriye tezkeresine bugün yapay gerekçelerle 'hayır' oyu vermek Türk Silahlı Kuvvetleri'nin şu anda kontrol ettiği binlerce kilometrekarelik alanı yeniden terör örgütlerinin inisiyatiflerine terk etmek anlamına gelir ki, bu son derece tehlikelidir" ifadelerini kullandı.

Konuşmasını Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerçekleştirdiği harekatlara sonuna kadar destek vereceklerini, Irak-Suriye tezkeresine “evet” oyu kullanacaklarını söyleyerek tamamlayan Dervişoğlu’nun konuşması İYİ Parti, AK Parti ve MHP milletvekillerince alkışlandı.

CHP’Lİ TAN: HANGİ ÜLKE TÜRKİYE’YE TERÖRLE MÜCADELEDE DESTEK VERECEK?

CHP grubu adına konuşan İstanbul Milletvekili Namık Tan, "terörle mücadelede sergilenen samimi ve kararlı duruşa parti olarak destek verdiklerini bu kapsamda tezkerelere 5 kez evet dediklerini" söyledi. 

Tan, "İdeolojik temelli pespaye dış politikanız şimdilerde sizi korkunç bir çaresizliğe mahkum bıraktı, yapayalnız kaldınız. Bu politika, başından sonuna kadar başarısız olduğu gibi terörle ne ölçüde mücadele edebildiğiniz konusunda da ciddi sorulara yol açtı. Size hiçbir şekilde güvenmiyoruz. Bu şartlarda partimizden hangi yüzle ve gerekçeyle destek istediğinizi de merak ediyoruz" dedi.

Tezkerede, “Türkiye Cumhuriyeti’nde yabancı askerlerin görevlendirileceğine” dair ifadeyi değerlendiren Tan şöyle konuştu:

“Bu ifade o kadar yersiz ve gerekçesi o kadar muğlak ki anlamakta zorluk çekiyoruz. Bütün kamuoyu bu askerlerin kim olduğunu sorguluyor. Öncelikle, hangi ülke Türkiye’ye terörle mücadelede destek verecek? Türkiye dünyanın en güçlü silahlı kuvvetlerinden birine sahipken kimden hangi gerekçeyle terörle mücadelede yardım isteniyor? Böyle bir durumun Türkiye’nin uluslararası itibarına ne kadar zarar verebileceğini hesaba kattınız mı? Türkiye’yi terörle mücadele gibi ülke güvenliğinin en hayati konusunda kendi kendine yetmeyen bir ülke gibi göstermenizin gerekçesi nedir? Bunun yanında merak ettiğimiz bir başka soru da hangi ülkeden, hangi ayırt edici özelliklere sahip askerlerin geleceğidir? Tezkere metni o kadar muğlak ki herhangi bir ülkenin resmi silahlı kuvvetlerinin mi yoksa başka unsurların mı davet edileceği konusunda herhangi bir netlik yok. Bu durum aklımıza şöyle bir soruyu da getiriyor: Suriye’nin kuzeyinde, İdlib bölgesinde hapsolmuş, Rusya destekli Şam hükümeti tarafından sürekli bombalanarak etki alanı küçültülen bir grup İslamcı, cihatçı militanı mı kullanmayı düşünüyorsunuz?”

'TÜRKİYE'DE YABANCI ASKER POSTALI İSTEMİYORUZ'

“Şimdi, siz bu kapsamı belirsiz metinle işinize gelen gayrimeşru unsurları 'yabancı asker' sıfatıyla Türkiye sınırlarına sokmayı planlıyorsanız bizden buna ortak olmamızı bekleyemezsiniz. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde halkın huzurunda hangi ülkeden, hangi yetenek ve kabiliyetteki askerleri Türkiye’ye getirmek istediğinizi açık ve seçik belirtmediğiniz bir tezkereye onay vermek Türkiye’ye ihanettir. Kaldı ki her yönden yetkin Türk Silahlı Kuvvetleri yerine terörle mücadelede yabancı askerlerden destek arayışında olmanızın ordumuzun onuruna leke sürmek olacağının da herhalde farkındasınız. Eğer kastedilen yabancı askerler İdlib’deki kıskaçtan kurtarmayı öngördüğünüz cihatçı militanlarsa, bunun Türkiye’nin başına içeride ve dışarıda ne gibi sorunlar açabileceğini tasavvur etmek dahi istemiyoruz. Bu şartlar altında Türkiye’de yabancı asker postalı istemediğimizi vurguluyor, terörle mücadeleye hiçbir katkısı olmayacak, sadece sizin ideolojik ve popülist politikalarınıza, külhan beyliğini çağrıştıran söylem ve tutumunuza meşruiyet sağlayacak bu tezkere metnine onay vermeyi reddediyoruz.”

HULUSİ AKAR: BU BİR BARIŞ TEZKERESİ

AK Parti Grubu adına Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar konuştu.

"Bu tezkerenin Türkiye'nin milli çıkarlarını koruma ve uluslararası terörle mücadeleye de katkı sağlama amacı taşımaktadır. Bu bir savaş tezkeresi değil, barış tezkeresi" diyen Akar şöyle devam etti:

"Türkiye her zaman barışçıl bir politika izlemeyi ve diyalog yoluyla sorunları çözmeyi amaçlamaktadır ancak ulusal güvenliğimizi tehdit eden durumlarda gerekli tedbirleri almamız ve gerektiğinde askeri müdahalelerde bulunmamız da bir zorunluluktur. Siz sayın milletvekillerinin oylarıyla bu tezkere bu tür durumlar için bir yetki niteliğinde olacaktır. 'Biz savaşa hayır diyoruz' diyorsunuz, bizim savaşla alakamız yok, yaptığımız şey, terörle mücadele, bunun altını çizmek istiyorum; bir. İkincisi: Bu bir barış tezkeresi."

AKAR ‘YABANCI ASKERİ’ AÇIKLADI

Hulusi Akar, “Yabancı asker” itirazıyla ilgili de "bilgisizlik" olduğunu belirterek şunları söyledi:

“2014 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı, DEAŞ’la mücadele… Yabancı ülkelerin silahlı kuvvetler unsurlarının Türkiye’de bulunması meselesi. Burada müthiş bir bilgi kargaşası var, bilgi yanlışlığı var. Okuyun ve öğrenin. Bunu ben hakaret olsun diye söylemiyorum; gerçekten, burada konuşan hatiplerin bilmediği çok açık ve seçik belli. 2014’te Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararıyla DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu kurulmuştur ve buna bağlı birleşik, müşterek görev kuvveti teşkil edilmiştir. Kurulan bu koalisyona dünyada 80 ülke katılmıştır, 80; bunlardan biri de biziz, 2015’te Türkiye katılmıştır. Bu çerçevede, bu ülkeler bu mücadeleye, DEAŞ’la mücadeleye bir şekilde personel, silah, araç gereç, üs, liman, hava sahası katkısı sağlıyorlar. DEAŞ’la mücadele de tamamen bizim izin ve kontrolümüzde. İncirlik ve Diyarbakır hava üsleri ile insani yardım bakımından, lojistik destek bakımından İskenderun Limanı; sadece bunlar kullanılmıştır, bunlar da sadece 2019’a kadar kullanılmıştır. Bu koalisyonun üyesi olmanın bir gereği bu. Art niyet yoksa burada ciddi bir bilgi noksanı var.”

'CİDDİ ŞEKİLDE BİLGİ PROBLEMİ VAR'

CHP’nin daha önce tezkereye “evet” oyu verdiğini hatırlatan Akar, “Gerçekten ciddi şekilde bir bilgi problemi var; konuşalım, görüşelim, bunu netleştirelim. Herhangi bir şekilde yabancı unsurların Türkiye’ye gelmesi kesinlikle söz konusu değil, böyle bir şey yok. DEAŞ’la mücadele konusunda bu 80 üye ülkeden kimi hava sahasını kullanacak kimi benzin ikmali yaptı kimi insani yardım getirdi ve bu da 2019’a kadar oldu, 2019’dan sonra yok böyle bir şey; bunun açık ve net bilinmesi lazım” dedi.

CHP’DEN İYİ PARTİ’YE: BİZ MUHALEFETE MUHALEFET ETMEYİZ

İYİ Partili Dervişoğlu’nun CHP’nin tezkere kararına yönelik eleştirilerine CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal yanıt verdi.

"Bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak tavrımız, muhalefete muhalefet etmek değil. Biz, daima iktidarın yanlışlarını eleştiririz, iktidara muhalefet ederiz. 'Hayır'ımızın gerekçesini de hatibimiz kürsüde gayet güzel açıkladı" diyerek şunları söyledi:

"Türkiye Cumhuriyeti topraklarında yabancı asker postalı istemiyoruz. Yabancı asker postallarına bu ülkenin topraklarını çiğnetmeyeceğiz. Yabancı askerlerin bugüne kadar Türkiye’ye gelmemesi bundan sonraki iki yıl içinde gelmeyeceği anlamına gelmez. Kaldı ki bu yabancı askerler kim? Amerika olmayacağı açık, Rusya olmayacağı açık. Zaten 3 milyondan fazla Suriyeli göçmene ev sahipliği yapan bir ülkeyiz. Ekonomimiz gün geçtikçe kötüye gidiyor, mülteciler ülkenin dört bir yanına giriş yapmış ve şimdi de 'Yabancı asker' diyorsunuz. Yabancı askerden kastınız ÖSO (Özgür Suriye Ordusu) mu? Nasıl bir tehdit algısı var ki Türk Silahlı Kuvvetleri, polis ve jandarma kuvvetlerinin yetersiz olabileceğini ve gerekirse dışarıdan yardım alabileceğini ima ediyorsunuz. Ne olursa olsun biz bu ülkeyi yabancı askerlerin postallarına çiğnettirmeyeceğiz."

İYİ PARTİ’DEN CHP’YE: BU DEVLETE, MİLLETE MUHALEFET EDENE MUHALEFET ETMEK ASLİ GÖREVİM

Köksal’ın açıklamasının ardından söz alan İYİ Parti Grup Başkanvekili Dervişoğlu, "Benim söylediklerimden böyle bir değerlendirme çıkarmanıza doğrusunu isterseniz üzüldüm. Ben muhalefete muhalefet ediyor falan değilim, sadece bir durum tespiti yaptım. Ayrıca, muhalefet yanlış bir iş yaparsa muhalefete de muhalefet ederim. Benim muhalefet etmediğim bu milletin asli değerleridir, bu ülkenin bölünmez bütünlüğüdür, bu ülke üzerinde yaşayan insanların bağımsızlığı ve hürriyetidir. O sebeple yani dün baktığımızda 'evet' dediğiniz tezkereye bugün 'hayır' demeniz hâlinde ortaya çıkan çelişkiyi değerlendirmek gibi bir hakkım var benim. Ben bu haktan yararlandım, buna gönül koymaya, kızmaya, muhalefete muhalefet gibi bir değerlendirmede bulunmaya hiç gerek yok. Altını çizerek tekrar söylüyorum, muhalefete muhalefet etmem ama bu devlete, bu millete, bu cumhuriyete muhalefet edene muhalefet etmek benim asli görevlerimin arasındadır" dedi.

Dervişoğlu’nun sözleri İYİ Parti ve AK Parti milletvekillerince alkışlandı.

Dervişoğlu’nun konuşmasının ardından tekrar söz alan CHP’li Köksal, "Cumhuriyeti kuran bir partinin cumhuriyete, bu ülkenin toprak bütünlüğüne bağlılığı sorgulanamaz. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin, bu vatanın bölünmez bütünlüğünün, bağımsızlığının her zaman kırmızı çizgimiz olduğunu ifade ettik. Biz eğer muhalefet edilecekse Peygamber ocağı bildiğimiz, milletin bağrından çıkan kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz cansiparane mücadele ederken, şehitler, gaziler verirken hatta vatandaş bile gazi olmak isterken itirazımız yabancı askeredir; Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bu ülkede kahramanca mücadele ederken yabancı askerlerin bu ülkenin topraklarını çiğnemesinedir; her zaman da bunun karşısında olacağız" şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Meclis'te grubu bulunmayan siyasi partilerin temsilcilerine söz verildi. DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, DEVA Partisi adına konuşan Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, Demokrat Parti adına konuşan Cemal Enginyurt olumlu oy kullanacaklarını açıklarken Emek Partisi adına konuşan İskender Bayhan ve TİP adına konuşan Sera Kadıgil "ret" oyu vereceklerini açıkladı.