YAZARLAR

Madem hafiflemeyecekti ağırlık, neden karşılaştık!

Bu isyan cümlesi bir memnuniyet ifade ediyor. Ömür İklim Demir’in yeniden ve yeniden karşılaşılan öykü kişilerinin hırpaladığı okurun, edebiyattan aldığı hazzın kanıtı. Demir, öykü kişilerini hikâyenin bitişiyle birlikte kendi ve okurun hayatından çıkaran bir yazar değil. Tekrar karşılaşılan, müebbet öykü kişileri yaratmayı tercih ediyor.

Emel geri döndü. Yedi buçuk yıl önce bir öyküde geçiyordu adı. İhsan’ın sevdiği kadındı ve 70’lerin olaylı üniversite ortamında, ansızın ortadan kayboluşuyla İhsan’ın hayatını altüst etmiş, onu önce öfkenin sonra acının en kıymetli kardeşi yapmıştı. Öyküde, İhsan geri kalan hayatını doldurmanın bir yolunu arıyordu.

Ömür İklim Demir’in 2015 yılında yayımlanan okur tarafından çok sevilen, üç ödülle taçlandırılan Muhtelif Evhamlar Kitabı’nın ilk öyküsü “İçler Dışlar Çarpımı” kitabın bütününün etkileyiciliğini müjdeliyordu. Şimdi aradan geçen onca yıldan sonra Demir’in yeni öykü kitabı Mutedil Dalgalı’nın ilk hikâyesi “Ve Emel...” ise öykü kişilerini öyle kolay hayatımızdan çıkaramayacağımızı kanıtlıyor.

Yazar, Muhtelif Evhamlar Kitabı’nın özellikle ilk üç öyküsünde önce parçaları dağıtmış, en sonunda onları her okurun zihninin çalışma biçimine göre birleştirmesine bırakmıştı. “İçler Dışlar Çarpımı”, “Vasati Kırk Yaş” ve “Tuz”da, Melda ile İhsan’ın hayatlarını ve bir araya gelme çabalarını anlatırken bir daire çiziyordu. Taner’in hikâyesini de onların hayatına değecek bir noktadan öyküye dahil ediyordu. Tüm bu kişiler kırklı yaşlarını doksanlarda yaşayan bir kuşaktandı. Türkiye’nin demokrasi, siyasi, kültürel, duygusal güdüklüğünden nasibini de almışlardı. 70’li yılların siyasi atmosferi ve peşinden gelen darbe, umudunu çoğu zaman diri tutamasa da yaşama tutunmaya çalışan bir kuşak çıkıyordu ortaya. Yazar, ideoloji bayrağını sallamadan hem ruhsal hem de fiziksel olarak insan öğüten ülkeyi kendi usulüyle öne çıkarıyordu. Kitabın bütününde öyküler arası tatlı geçişler devam ederken kendi içi dışında akacak yön bulamayan hayatları anlatıyordu.

Muhtelif Evhamlar Kitabı ve Mutedil Dalgalı kapaklarıyla bile bir devamlılık sunuyor. Ömür İklim Demir’in kitapları Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanıyor.

Ömür İklim Demir ilk kitabında karakterlerini öyküler arasında rahatlıkla dolaştırarak, öykü kişilerini hikâyenin bitişiyle birlikte kendi ve okurun hayatından çıkaran bir yazar olmadığını göstermişti. Yeniden ve yeniden karşılaşılan, müebbet öykü kişileri yaratmayı tercih ediyor. Şimdi yeni kitabı Mutedil Dalgalı’da bunu zirveye taşımış. Kitabın ilk öyküsü “Ve Emel…”de, darbe öncesi “hiç var olmamış gibi” ortadan kaybolan Emel’in başına gelenlere odaklanıyoruz. Evet, Emel geri döndü. Emel’in kaybolduğu gün olanlar okuru bir hayli hırpalıyor. Emel’in fiziken ortadan kaybolmasının sebebi okuru çarpacak kadar etkili.Burada yaşayanlar olarak sıklıkla ruhen de kaybolduğumuz için mi bu yokluk bu kadar çarpıyor!

Emel’in hikâyesi sarsıp savurmuşken diğer öyküler peşi sıra geliyor. Kimi daha önceki kitaptan tanıdığımız karakterlerin dünya sıkıntısını okuyoruz. Öyküler arası gezinen karakterlerin bu kitapta iyice ön planda olduğunu vurgulamak gerekir.

Ve o son öykü. Ucu Emel’e dokunan…

Mutedil Dalgalı, Ömer İklim Demir, 152 syf., Yapı Kredi Yayınları, 2022

Emel’in hikâyesi öyle bir hikâye ki insan şöyle isyan ediyor: Madem hafiflemeyecekti ağırlık, neden karşılaştık! Şunu söylemeli, bu isyan cümlesi bir memnuniyet ifade ediyor. Ömür İklim Demir’in yeniden ve yeniden karşılaşılan öykü kişilerinin hırpaladığı okurun, edebiyattan aldığı hazzın kanıtı. Üstelik sadece Emel değil… Mutedil Dalgalı’da yeniden karşılaşılan tüm karakterler aynı cümleyi söyletebilecek kadar güçlü.

Ömür İklim Demir’in öykülerindeki detaycı ve heyecan verici devamlılık onun en ayırıcı özelliği. Öykü kişileri için senkronu bir an olsun kaymadan kurduğu dili de es geçmemeli.

Ömür İklim Demir, edebiyatın tüm imkânlarını, hayatı ve acıları okurun ayağının altına serişiyle etkileyici öykücülüğüne devam ediyor. Yazının cilvelerine ve hayatın oyunlarına kendine has buluşlar ekleyerek…

 


Burcu Aktaş Kimdir?

Burcu Aktaş, 1980’de İstanbul’da doğdu. İstanbul Üniversitesi’nde Antropoloji eğitimi aldı. Uzun yıllar Radikal gazetesinde çalıştı. Radikal Kitap’ın editörlüğünü yaptı. Selim İleri’nin iç dünyasını anlattığı Düşüşten Sonra adında bir anlatı kitabı ve Çarpık Ev, Durmayalım Düşeriz, İstasyonda Vals, Vahşi Şeyler isimli dört çocuk romanı var.