Kürdistan Komünist Partisi Genel Başkanı Sinan Çiftyürek: Kapitalizme taş atma zamanı

DİYARBAKIR - Kürdistan Komünist Partisi’nin (KKP) bir süre önce başlattığı Emek Kampanyası devam ediyor. Kampanya kapsamında KKP Genel Başkanı Sinan Çiftyürek ve yönetim kurulu üyeleri sivil toplum örgütlerini ziyaret ederek görüş alışverişinde bulunarak destek topluyor.  Ekonomik krizden kaynaklanan ağır toplumsal sorunlara dikkat çekmek için böyle bir kampanyayı başlatma zorunluluğunu gördüklerini belirten Çiftyürek, yaptığımız görüşmede, Türkiye’nin güncel sorunlarını da değerlendirdi.

'OPERASYON DEĞİL, İLHAK'

Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki faaliyetlerini değerlendiren Çiftyürek, “AKP hükümeti ikinci bir kurtuluş savaşı verdiğini söylüyor. ABD, Rusya ya da Fransa ile savaşmadığına göre bu kurtuluş mücadelesini Kürtlere karşı veriyor. Kürdistan bölgesine operasyon yapmıyor, ilhak ediyor. Operasyon dediğin sıcak takiptir, gidersin ve geri gelirsin. Bunu yıllarca yaptılar ama şimdi gittiği yerde kalıyor, üsler kuruyor. Bunun adı operasyon değil, ilhaktır. Aynı şeyi Rojava’da da yaptı. Efrîn’den Serêkaniyê’ye kadar okullar açtı. Türkiye idari, askeri ve siyasi olarak Rojava’da bulunuyor ve bunun adı ilhaktır. PKK bir bahanedir, PKK olmasa başka bir şey bulur ve yine ilhak eder” dedi.

Türkiye’nin ilhak eylemine Federe Kürdistan Bölgesi yönetiminin sessiz kaldığını belirten Çiftyürek, “Hükümetin Türkiye’ye ‘toprağımdan çık’ demesi gerekiyor. Hükümetin tutumuna karşı ciddi bir muhalefet var. Bazı siyasi partilerin yanı sıra KDP’nin içinden güçlü isimler de hükümetin tutumuna karşı eleştirilerini dile getiriyorlar. Bu PKK meselesi değildir, Kürdistan ilhak ediliyor’ şeklinde beyanat veriyorlar” diye konuştu.

 

'ERDOĞAN İLK KEZ SAVUNMADA'   

Güncel sorunlara da değinen Çiftyürek, “Tek adam Erdoğan ilk kez savunmada” dedi. Erdoğan’ın '128 milyar dolar nerede?' sorusuna cevap veremediğini belirten Çiftyürek, “Aynı şekilde Sedat Peker’in söyledikleriyle ilgili de sessizliğini koruyor. Peker’in söyledikleri mafya-devlet-siyaset-medya ilişkilerini ortaya koydu ve bunların hepsi Erdoğan’a yakın isimler. İnsanlar geçinemiyorken, işsizken Türkiye’nin kaynaklarının yandaşlara gittiği, milletvekillerine çuvalla para verildiği ortaya çıktı. Peker’in açıklamaları giderek büyüyen bir ateş topu gibi AKP’nin içine düştü” ifadesini kullandı.

Erdoğan iktidarının Kürt meselesinde de sıkıştığını belirten Çiftyürek, “Bakmayın bağırıp çağırdığına, ekonomik krizle birlikte Kürt meselesini taşıyabilecek durumda değil” dedi.

'MUHALEFET DAHA CESUR OLMALI'

CHP ve İYİ Parti’nin iktidara karşı cesur davranmadığını söyleyen Çiftyürek, “Erken seçim diyorlar ama anlaşılan o ki hükümetin biraz daha yıpranmasını bekliyor” yorumunu yaptı.

Çiftyürek, şunları söyledi: “Burada ulusal ittifakı kalıcı hale getirebilirsek, Türkiye’nin demokratik muhalefetiyle de geniş bir ittifaka yönelmemiz lazım. Türkiye’de demokrasi güçleri sokakta biraz hareketlenebilirse Millet İttifakı’nın da cesaret kazanacağını düşünüyoruz.”

‘ÇALIŞIR AMA AÇTIR’

Çiftyürek, “İş iş iş, 6 saatlik iş, herkese iş” sloganıyla başlattıkları 'Emek Kampanyası'nı ekonomiden kaynaklı ağır toplumsal sorunlara dikkat çekmek için başlatma zorunluluğunu gördüklerini belirtti. 

Çiftyürek, şunları söyledi: “Ağır ekonomik koşulların sonucu ortaya çıkan sosyal sonuçlar bizi bir kampanyaya zorladı. Bizim varoluş nedenlerimizden biri halkımızın ulusal özgürlük talebi ve halkımızın yaşadığı ekonomik buhranları ortadan kaldıracak çözümler üretmektir. Bu ülkede zaten ekonomik kriz vardı, pandemi sürecinde bu durum daha da ağırlaştı. Ülkenin ekonomik parametreleri, temel dengeleri zaten sorunluydu, korona virüsü ile birlikte bunlar daha çok arttı. Bizi esas ilgilendiren bu ağırlaşan ekonomik krizin çıkardığı sosyal sonuçlardır. Kapitalizm referans olarak sabah akşam insanlara der ki çalışın, çalışmak güzeldir. Dini de kullanarak bunun propagandasını yaparlar. Kutsi bir anlam yüklerler. Mülkiyette de aynı şeyi yaparlar. Milyonlarca işsiz çalışmak ister onuruyla, alın teriyle, iş bulamaz. Hadi bir iş bulduğunda ise geçindirecek bir ekonomik gelirli olmaz. Çalışır ama açtır.”

'ÜLKENİN KAYNAKLARI YANDAŞLARA GİDİYOR'

Türkiye İşverenler Sendikası ve Türkiye Genç İş Adamlar Derneği’nin birlikte yaptıkları araştırma sonucunu hatırlatan Çiftyürek, “Araştırmaya göre her yüz üniversite mezunu kişiden 64’ünün işsizlikten bunaldı” diyerek şunları söyledi:

“Yol parası ve beslenmesini sağlayacak bir ücretle dahi iş bulamıyor öğrenciler. Ailelerinden para almaktan utanıyor bu gençler. Küçük esnafın durumu, tarım üreticilerinin durumu ortada. Ortada ağır bir tablo var. Ülkenin kaynaklarını peşkeş çekiyorlar, bir gazete el değiştirsin diye 700 milyon dolar veriyorlar. Neden işsize, yoksula, küçük esnafa, küçük tarım üreticisine imkânı sunmuyorsunuz. Bunu anlatmak istiyoruz dilimizin döndüğü kadar. Önemli bir mesele daha var: Kayıt dışı durumu zaten vardı, korona ve göçmen Suriyeliler ile birlikte bu daha da arttı. İşveren asgari ücretle işe aldığı kişiye, ‘Ben senin maaşını sana attıktan sonra belirli bir miktarını bana geri vereceksin’ diyor. Resmi kayıt dışı bir olay. Biz bunların ifşalarını istiyoruz, gücümüz yettiği kadar deşifre edeceğiz.”

'SORUNLARI DAYANIŞMAYLA AŞABİLİRİZ'

Tüm bu sorunları tek başlarına aşamayacaklarını belirten KKP Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, “Hepimizi aşan bir durum var ortada. Emek Kampanyası ile siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve vatandaşlarla beraber ortaklaşarak bunu aşabiliriz. İşsizliğe ve yoksulluğa karşı ‘İş iş iş, 6 saatlik iş, herkese iş’ sloganıyla emek kampanyasının startını verdik. İşsizliğe, yoksulluğa ve ağır sosyal sorunlara karşı herkesi mücadeleye çağırıyoruz” diye konuştu. 

“Sendikalar gelsin, kampanyayı sahiplensin biz destekçileri olalım” diyen Çiftyürek, “Şimdi dayanışmanın ve kapitalizme birlikte taş atmanın zamanıdır” dedi.