Roma imparatorlarının atası Roma'ya dönüyor!

Roma imparatorlarının atası Aeneas’ın gemileri, Antandros limanında yeniden inşa edilerek aynı güzergahtan Roma’ya götürülecek. Antandros Kazı Başkanı Gürcan Polat ''2019 yılında gerçekleştirilmesi planlanan projenin amacı Antandros’ta inşa edilecek antik gemilerle, Roma impatorlarının atası Aeneas’ı yeniden Roma’ya götürmek'' dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Roma İmparatoru Augustus dönemi şairlerinden Vergilius tarafından kaleme alınan "Aenas Destanı’ndan yola çıkılarak başlatılan proje kapsamında Roma’nın efsanevi kurucusu Aenas’ın gemilerinin bir kez daha aynı güzergahtan Roma’ya götürülmesi hedefleniyor. Bölge ve aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası tanıtımına çok büyük katkı sağlayacak olan projenin alt yapısının hazırlandığını ifade eden Antandros Kazı Başkanı Gürcan Polat, "2019 yılında gerçekleştirilmesi planlanan projenin amacı Antandros’ta inşa edilecek antik gemilerle, Roma impatorlarının atası Aeneas’ı yeniden Roma’ya götürmek" dedi.

Aenas’ın efsanesini günümüzde yeniden canlandırmak ve farkındalık yaratmak amacıyla “Anadolu-Avrupa Tarihsel Mitolojik Birlikteliği Castro & Antandros” isimli bir Avrupa Birliği Projesi gerçekleştirildiğini aktaran Polat şunları söyledi: "Edremit Kaymakamlığı, Edremit Belediye Başkanlığı ve Antandros Derneği işbirliği ile hazırladığımız proje kapsamında geçtiğimiz mayıs ayında Aeneas’ın yolculuğu sırasında uğradığı antik kentleri sınırlarında barındıran Türkiye, Yunanistan, Arnavutluk, İtalya ve Tunus’ta yer alan yerleşimlerin Belediye Başkanları ile “Aeneas’ın Rotası Çalıştayı” yapıldı.

2019 yılında antik koşullara benzetilerek yapılması planlanan bu yolculuğun nasıl seyrettiğini anlatan iki ayrı belgesel hazırlanacak. Bu yolculukla bölgenin ve Türkiye’nin tanıtımını hedefliyoruz ama aynı zamanda sosyal sorunlara dokunabilmek de hedeflerimiz arasında. Çünkü bu mitosta oradan oraya göç etmek durumunda kalan bir kimliğin başından geçenler anlatılıyor. Bugün de benzer şeyleri yaşıyoruz. Yurdundan göç etmek zorunda kalan insanların yaşadığı acıları, karşılaştıkları güçlükleri görüyoruz. Bu nedenle gittiğimiz yerlerde bu anlamda bir sosyal içerikli mesaj vermeyi de düşünüyoruz."

AENAS DESTANI

Aeneas, Troia kraliyet ailesinden Ankhises ve tanrıça Aphrodite’nin oğludur. Troia savaşında Hektor’dan sonra en büyük kahraman odur. Hatta zaman zaman Priamos’un oğlu, büyük Troialı kahraman Hektor’a bile öğüt verir. Aeneas’ın görevi Troia’dan ayrılıp, yeni bir yurt kurmak; böylece Troia soyunu yeni kuracağı topraklarda yüzyıllar boyu devam ettirmektir.

Troia, Troia prensi Paris’in “altın elmayı” Aphrodite’ye vermesiyle tohumları atılan Troia Savaşında, en güzel seçilemeyen Tanrıça Hera’nın hışmına uğrar. Tahta at hilesi ile yakılıp yıkılan Troya’dan yeni bir yurt kurmakla görevlendirilen Troyalı kahraman Aeneas, babası Ankhises, oğlu Askanius ve bir grup Troialı ile birlikte ayrılır. Troia soyunun varlığını sürdürmesi, kuracağı bu kente bağlıdır. Kötürüm babası Ankhises sırtında, elinde küçük oğlu Askanius ile İda Dağındaki zorlu yolculuğun ardından, dağın güney eteklerindeki Antandros’a gelir. Antandros ’un iki limanı ve iki tersanesi vardır. Kentin önemli geçim kaynağı ve gemilerin hammaddesi olan kereste, bu kente eteklerinde yer aldığı İda dağlarından gelir. Aeneas burada 20 gemi inşa eder ve bahar ayı başlarında beraberindekilerle birlikte yeni vatanını bulmak üzere denize açılır.

Aeneas ilk olarak Trakya kıyılarında karaya çıkar ve Ainos (Enez) ismini verdiği kenti kurmaya başlar. Ancak, Troia kralı Priamos’un oğlu Polydorus’un ruhunun bu lanetli topraklardan derhal ayrılmalarını ve hedeflenen yurtlarını aramalarını söylemesi ile engellenir.

Apollon, Aeneas'ın rüyasına gönderdiği Ocak Tanrıları vasıtasıyla gitmeleri gereken toprakları açıklar. Troialılar’ın bir diğer atası Dardanos’dur ve o Hesperia’dan yani İtalya’dan Troia'ya gelmiştir. Ankhises bunun doğru olduğunu söyler. Az sayıda Troialıyı Girit’te bırakarak, anayurtlarını bulmak umuduyla İtalya’ya doğru yola çıkarlar.

Kuzeye doğru ilerlerken Strophades adalarına çıkarlar. Burada harpy’ lerin (kadın yüzlü, yırtıcı kuşlar) hücumuna uğrarlar ve onlarla savaşırlar. Leukata dağı’nın bulutlu zirvesini görür ve yorgun argın Apollon tapınağına varırlar. Küçük bir kente ulaşırlar ve Zeus’a sunu yaparlar. Kışı burada geçirdikten sonra, yeniden yola koyulurlar. Sonrasında, Arnavutluk kıyılarındaki Buthrotum kentine ulaşırlar. Misafir edildikleri bu kentte Apollon rahibi Aeneas’a yeni kehanetlerde bulunur; kentin kurulacağı yeri bir beyaz domuz ve otuz yavrusu gösterecek, bu kentte doğacak yavrular bütün dünyaya hakim olacaktır. Aeneas ev sahipleri ile hediye alışverişinde bulunarak vedalaşır.

Apollon rahibinden aldığı kehanet doğrultusunda atalarının geldiği İtalya’ya yelken açan Aeneas, maceralı yolculuğu sonrasında İtalya’da ilk olarak Castro’ya ayak basar. Bir kez daha yola çıkarlar. Yorgun yolcular

birçok yere uğrarlar, Sicilya’nın kuzey-batı kıyısındaki karaya çıktıklarında Ankhises ölür,babasının kaybı Aeneas için ağır bir darbe olur. Aeneas ve arkadaşları gemilerine döndüklerinde, tanrıça Hera tarafından çıkarılan fırtına ile Kuzey Afrika kıyısında Kartaca yakınındaki kıyılara sürüklenirler.

Şiddetli fırtınada sadece bir gemileri kaybolurken, kraliçe Dido tarafından Byrsa adıyla kurulan yeni kente varırlar. Bu kentte Dido Aeneas’a aşık olur. Mutlu birliktelik Aeneas’ın tanrılar tarafından Kartaca’dan ayrılması ve İtalya’ya gitmesi konusunda uyarılmasına kadar, yedi yıl sürer. Bunun üzerine Aeneas adamlarını çağırır ve Kartaca’dan yola çıkar. Gemilerin ayrıldığını gören Dido Aeneas’ın yokluğuna dayanamaz ve kendini öldürür.Fırtına onları tekrar Sicilya’ya atar. Aeneas burada babasını onurlandırmak için cenaze oyunları düzenler. Oyunlar yapılırken Hera gökyüzünden İris’i Troialı kadınlara göndererek onlara gemilerini yakmalarını söyletir. Kadınlar artık buranın aradıkları yeni Troia olduğu ve kendilerini oradan oraya taşıyan bu lanetli gemileri yakmalarının doğru olacağı konusunda ikna olurlar.

Nitekim gemileri yakarlar ancak sonrasında yaptıklarından pişman olurlar. Aeneas’ın yakarışları üzerine Zeus’un yolladığı sağanak yağış sayesinde gemilerden sadece dört tanesi zarar görür. Aeneas, bu yolculuklardan yorgun düşmüş olan yaşlıları orada Kral Akestes ile bırakmaya karar verir. Güçlü ve cesur olanlar Aeneas önderliğinde İtalya’ya, Cumae’ye varırlar. Yolculuğu sırasında bugünkü Türkiye, Yunanistan, Arnavutluk, İtalya ve Tunus olmak üzere 5 ülkeden, 21 limana uğrayan Aenas’ın Antandros’ta başlayan yolculuğu İtalya’nın Lavinium kentinde sonlanır.

Kral Latinius onları karşılar ve geliş nedenlerini sorar. Kaderin kendilerini İtalya’ya yolladığını söyler ve hediyeler verirler. Turnus, Latinius’un kızı ile evlenmek istemektedir. Oysa Latinius’a kahin tarafından kızı Lavinia'nın bir yabancı önderle evlenmesi durumunda torunlarının sadece Latium’u değil tüm dünyayı yöneteceği söylenmiştir. Kral, Aeneas’ı kahinin söz ettiği yabancı damat olarak selamlar ve kızı ile evlendirme sözü verir. Lavinia ile evlenen Aeneas karısının ismini verdiği Lavinium Kenti’ni kurar.

İşte efsanevi Roma İmparatorluğunu kuran Troialılar tüm çileli yolculuğa rağmen, artık  kendilerine vaad edilen topraklardadır.