Gıda krizi kapıda: Çiftçi gübre gerektirmeyen ürünlere yöneliyor

Gıda fiyatlarındaki rekor artış sürüyor. Ancak bu durum, astronomik girdi maliyetleriyle ekim yapan üreticinin gelirine yansımıyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Girdi maliyetlerindeki astronomik artış nedeniyle çiftçiler zorda. Üreticiler, verimin düşmesi pahasına gübresiz ekim yapıyor ya da gübre gerektirmeyen ürünlere yönelmek zorunda kalıyor.
Tarihi bir rekora ulaşan gıda fiyatları, TÜİK’e göre 2021’de yüzde 43,8 arttı. TÜRK-İŞ’in Ankara'daki gıda fiyatlarını temel alan araştırmasına göre ise bu oran yüzde 54,96. Artış özellikle dar gelirli haneleri etkiliyor. Alt ve orta gelir grubunun gıdaya ayırdığı payın yüksek olduğu biliniyor. Gelir arttıkça gıdaya ayrılan pay düşüyor. TÜİK verilerine göre Türkiye’de 2020 yılında ortalama gıda harcaması yüzde 24,2 iken Avrupa Birliği’nde bu oran yüzde 14,48 oldu.

                           

 

Öte yandan gıda fiyatları, küresel çapta artıyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) verilerine göre 2021 yılında yüzde 28 oranında artarak son 10 yılın zirvesini gördü. Hammadde fiyatlarının yükselmesi, pandemide tedarik zincirlerinin kırılması, iklim krizi küresel artışın başlıca sebeplerinden.

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan

‘ÖNCEDEN EN FAZLA YÜZDE 100 ARTARDI, ŞİMDİ YÜZDE 500 ARTIYOR’

Tarımın önemli merkezlerinden Adana’da Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, mevcut ekonomik tabloyu şaşkınlıkla takip ettiklerini belirtiyor. 2020 yılının pandemiye rağmen kötü bir yıl olmadığını belirten Doğan, 2021’in bütün sektörler için kötü geçtiğini söylüyor.  “Önceden ülkede bir ekonomik sıkıntı olduğunda bu artış en fazla yüzde 100’ü bulurdu” diyen Doğan, gübre fiyatlarındaki artışın yüzde 500’ü geçtiğini söylüyor. Artış nedeniyle Adana’da çok sayıda çiftçinin arpa ve buğday üretiminde gübre kullanmadığını anlatıyor.

Döviz kuruna bağlı olan gübre, akaryakıt, elektrik, tohum, zirai ilaç girdilerinin erişilmesi zor seviyelere çıktığını ifade eden Doğan, çiftçinin buna rağmen tarımsal üretimi devam ettirdiğini belirtiyor. “Girdi fiyatları artmasına rağmen gıda fiyatları yüzde 50 aşağı çekildi. Adana bölgesinin meşhur kapya biberi bile para etmedi. Turfanda karpuz Adana'da tarlada kaldı, 2020’de 11-13 lira olan yer fıstığı geçen sene 5-6 liraya zor gitti. Çiftçi perişan.”

GELİRİNDEN MEMNUN OLAN ÇİFTÇİLERİN ORANI YÜZDE 19’A DÜŞTÜ

Öte yandan çiftçinin mutsuzluğu verilere de yansıyor. Kredi Kayıt Bürosu’nun (KKB) “2021 Tarımsal Görünüm Saha Araştırması” raporuna göre gelirinden memnun olmayan çiftçilerin sayısı artıyor. 28 ilde fiili ve aktif olarak çiftçilik yapan bin 66 kişiyle görüşülen araştırmada, 2020’de gelirinden memnun olanların oranı yüzde 31 iken, bu oran 2021’de yüzde 19’a düştüğü belirtiliyor. “Memnun değilim” diyenlerin oranının ise yüzde 40’tan yüzde 56’ya çıktığı vurgulanıyor.  

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, şubat ayında mısır ve domates ekiminin başlayacağını belirterek “Esas gübreyi bundan sonra kullanacağız. Çiftçi bizi arayıp ‘Ne yapalım?’ diyor. Vallahi bizim de bir öngörümüz yok. Kimse gübrenin ucuzlayacağına dair bir öngörüye sahip değil.”
Enerji maliyetleri, gübreden sonra çiftçiyi en çok zorlayan kalem. Üretimin başından sonuna kadar hemen her aşamada kullanılan akaryakıt, bir yılda 2 kat artarak litre başına yaklaşık 14 liraya yükseldi. Tarımsal sulamada kullanılan elektrik ise 2022'nin ilk gününde kademeli olarak yüzde 50 ila yüzde 125 arasında zamlandı. Doğan, bu geniş çaplı maliyet artışının gıda fiyatlarına tamamıyla yansıtılmadığı görüşünde.

Mahmut Demiryeri

GEÇEN SENE 17 TON GÜBRE ALDIĞI PARAYA BU YIL 3 TON ALABİLİYOR

Urfa Hilvan’da dede mesleği olan çiftçiliği sürdüren Mahmut Demiryeri, buğday, arpa ve mercimek yetiştiriyor. Geçen yıl 17 ton gübre aldığı miktara şu anda yalnızca 3 ton gübre alabildiğini söylüyor: “Eylül ayında motorini 7 liraya aldım Şimdi 14 lira. Geçen sene kullandığımız mercimek ilacı 100 liraydı bu sene gelen fiyat 250 lira.”

Yalnızca gübre maliyeti dönüm başına yaklaşık bin lira olan Demiryeri, çiftçilerin bu fiyatlarla ayakta kalmasının güç olduğunu söylüyor. “14 liradan 30 kilo davar gübresi, 13,5 liradan 20 kilo üre gübresi, 8 liradan 15 kilo can (Kalsiyum amonyum nitrat) gübresi alıyoruz. Devletin bana bir dönüm için verdiği gübre ve mazot desteği ise 42 lira. Verilen desteklerin hepsini toplasan 100 lirayı geçmez.”
TÜİK verilerine göre 2021 yılında buğday üretimi yüzde 13,9, arpa üretimi ise yüzde 30,7 oranında azaldı. Adana’da olduğu gibi Urfa’da da çiftçiler, buğday ve arpa yerine başka ürünler ekiyor. Hilvan’da çiftçilerin mercimek üretimine yöneldiğini söyleyen Demiryeri, “Çünkü genelde mercimekte gübre kullanılmıyor, üretici de ya buraya yöneliyor ya da gübresiz ekim yapıyor” diyor.

İklim krizi nedeniyle yağış miktarı azalıyor ve kuraklık artıyor. Bu durumun sulama maliyetlerini artırdığını belirten Demiryeri, “Elektrik maliyetinden dolayı sulama yapamıyorum. Daha iki gün önce yağmur yağdı, ekinler daha yeni yeni filizlenmeye başladı” diye konuşuyor.

Sakız enginarı.
GİRDİ MALİYETLERİ VE DON

Tarımda girdi maliyetlerinin artması üretici kooperatiflerini de etkiliyor. Urla Kadın Kooperatifi Başkanı Hatice Yenişehirli, Urla’nın coğrafi işaretli ürünü olan sakız enginarının önümüzdeki günlerde tezgahlardaki yerini alacağını söylüyor. Girdi maliyetlerindeki artış ve don olayları sakız enginarı üreticisini de etkiliyor. “Fiyatı çok yüksekten, tane başına 20 lira gibi rakamlardan açıldı. Ama şu sıralar piyasa yavaş yavaş dengeyi buluyor.”

Yenişehirli, kooperatifin vergi veren ve mali yükümlülükleri olan bir işletme olması nedeniyle, her türlü artıştan doğrudan etkilendiğini hatırlatıyor. “Yılbaşından bu yana satışlar düştü. Çünkü herkes önünü görmeye çalışıyor. Nereye kadar gideceğiz, ne yapacağız bilmiyoruz. Ürün aldığımız üreticiler bizim ortağımız. Dolayısıyla onlara para kazandırmak istiyoruz. Çünkü esas amaçlarımızdan bir tanesi üreticiyi korumak ve onun ürününe pazar sağlamak.”

Kadın kooperatiflerinin sosyal sorumluluk projeleriyle market zincirleri tarafından desteklendiğini belirten Yenişehirli, bu destekler olmadan ayakta kalabilmenin zor olduğunu ifade ediyor.

‘YÜZDE 50 SÜBVANSİYON VERİLSİN’

Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, hem üretici hem de tüketici açısından oldukça zor bir yıl olacağı düşünülen 2022 için alınabilecek önlemleri şöyle sıralıyor: “Çiftçi ölür ama çiftçilik ölmez. Adana'da 1 dönüm boş tarla bulamazsınız. Umutla ekerim seneye iflas ettiğimde işi bırakırım. Ben ekmesem öbürü eker, el değiştirir ama ekilir. O yüzden hükümetimizden gübre, ilaç ve mazot giderlerimizin en azından yüzde 50 sübvanse edilmesini istiyoruz. Teşvik ve desteklerin artırılması bekliyoruz.”