Nobel Edebiyat Ödülü'nü başka kimler alır?

Nobel Edebiyat Ödülü'nün Bob Dylan'a verilmesi gelecekte bu ödülü kimlerin alabileceği sorusunu gündeme getirdi. 

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Bugüne kadar genellikle romancılara, oyun yazarlarına ya da şairlere verilen Nobel Edebiyat Ödülü'nün bu yıl bir ozan olarak Bob Dylan'a verilmesi birçok kişiyi şaşırttı. Bunun üzerine İsveç Nobel Akademisi sekreteri Sara Danius, Dylan'ı "İngilizce geleneğinde büyük bir şair" olarak tanımlayıp şöyle devam etti:

"Eskilere giderseniz Homeros'u ve Sappho'yu görürsünüz. Onlar, dinlenmesi ve genellikle enstrümanla sahnelenmesi amacıyla şiirsel metinler yazıyordu; Bob Dylan açısından da aynı şey geçerli. Bugün hala Homeros'u ve Sappho'yu okuyor ve zevk alıyoruz. Dylan için de aynı şey geçerli, o da okunabilir ve okunmalıdır."

Bugün artık ödülün kapsamı genişletildiyse diğer hangi ozanlar ödüle layık görülebilir?

İşte BBC Türkçe'den birkaç öneri:

Smokey Robinson

Dylan'ın Smokey Robinson'u "Amerika'nın yaşayan en büyük şairi" olarak niteleyip nitelemediğini bilmiyoruz, ama Robinson'un ozanlığı klasik soul tarzın ölçütü haline gelmiştir. Motown'ın birçok hit şarkısına, The Miracles (The Tracks Of My Tears; I Second That Emotion), The Temptations (My Girl; Get Ready), The Marvelettes (The Hunter Gets Captured By The Game), Marvin Gaye (Ain't That Peculiar) şarkılarına imza atmıştır. Paul McCartney ise onu "Bizim gözümüzde Tanrı gibiydi" diye anlatır.

Morrissey

Manchester kökenli bu bağımsız ozan, kuşaklar boyunca müzikseverlerin gönlünde taht kurmuş şarkılarla tanınır. Bunlar arasında The Smiths grubunun klasiklerinden There Is A Light That Never Goes Out ve This Charming Man'in yanı sıra Everyday Is Like Sunday gibi kendi solo hitleri de vardır.

Chuck D

Public Enemy grubunun lideri olarak ve Don't Believe The Hype ve Fight The Power gibi hip hop şarkılarıyla Chuck D ana akımda gerçek bir şok etkisi yaratmıştır. 1990'daki Fear of a Black Planet albümündeki Revolutionary Generation şarkısında Chuck ayrıca siyah kadınların güç kazanması ve daha etkili olmasına özel vurgu bulunmuştur.

Kate Bush

Kate Bush 1978'de Wuthering Heights ile çok genç yaşta üne kavuştuğundan beri şarkı sözlerine bilinçli bir edebi karakter katmıştır. Bu sözleriyle ister Emily Bronte'yi ister James Joyce'u anlatıyor, ister kendi imgeleminden yola çıkıyor olsun, 1985'teki Cloudbusting'den 2005'teki King of the Mountain'a kadar Bush'un eserleri olağanüstü ve canlı bir hikâye özelliği taşımıştır.

Caetano Veloso

Brezilya'daki Tropicalia akımının temsilcisi olan Caetano Veloso'nun şarkıları 1960'lardan beri kışkırtıcı, siyasi bir içerik taşımıştır. É Proibido Proibir (Yasaklamak Yasaktır) adlı eseri dinleyicinin curcunalı tepkilerine maruz kalmıştır. Daha sonraki başarıları ona Grammy'nin yanı sıra başka uluslararası ödüller de kazandırmıştır.

Gulzar

Dylan gibi bol ödüllü ve çok dilli Hindistanlı ozan ve şarkı sözü yazarı Gulzar (Sampooran Singh Kalra) 2007 yapımı Milyoner (Slumdog Millionaire) filminde Jai Ho şarkısıyla AR Rahman'la birlikte Oscar almıştı.Gulzar'ın Bollywood filmlerinde kullanılan eserleri spiritüel özellikleriyle bilinir. Örneğin yine Rahman ile birlikte yaptığı Dil Se filmindeki Chaiya Chaiya şarkısında 17.yüzyıl Sufi deyişlerinden esinlenmiştir.

Patti Smith

Punk rockun doğmasındaki en etkili isimlerden biri olan Patti Smith'in eserleri haklı öfkeden hassas aşk ilanlarına kadar geniş bir yelpaze içerir. 1975'te çıkardığı ilk albümündeki Horses (Atlar) şarkısındaki sözler ("İsa başkasının günahları için öldü, ama benimki için değil") çok alıntılanmıştır. Smith'in dünyası çok geniştir ve geniş kesimleri etkilemiştir.

Joni Mitchell

Joni Mitchell hiçbir zaman öngörülebilir bir ozan olmamıştır. Kanada'daki bir kafede folk ile başlamış, 1960'ların sonu ile 70'lerde Los Angeles'in ateşli Laurel Canyon mahallesinden esinlenmiş ve sonunda 1971'de ünlü Blue albümünü çıkarmıştır. O günden bu yana Mitchell'in şarkıları hassaslığını korumayı ve güçlü etki bırakmayı başarmıştır.

Nick Cave

The Bad Seeds grubunun 30 yıl boyunca lideri olan Avustralyalı müzisyen Nick Cave'in şarkıları duygusal yoğunluk taşır. Şarkı sözlerinde ölüm, din, aşk ve şiddet temaları sık işlenir. Son albümü Skeleton Tree'de kendi yaşadığı trajik olayların (geçen yıl 15 yaşındaki oğlunu yitirmesi) izleri görülür.

Kanye West

2013'te "Yeezus" albümüyle kendisini İsa ilan eden Amerikalı rapçı Kanye West belki Nobel ödülüne kesin gözüyle bakıyordur. Esip gürlese de Kanye sosyal sorunlara dair çok çarpıcı yorumlarda bulundu. Örneğin 2010'da Gorgeous şarkısında, ABD'de siyahların sık sık aranması ve ayrımcı muameleye tabi tutulması sorununu "Havalimanında çantalarımı didik didik arıyor ve bunun tesadüfi olduğunu söylüyorlar" sözleriyle ifade etmişti.

Leonard Cohen

Leonard Cohen'in şarkılarında yaşlanmış bir ruhun yanı sıra hiciv hissedilir - Hallelujah ve First We Take Manhattan'da olduğu gibi. Şarkı sözlerinde bir yoğunluk vardır ve bize ölümlü olduğumuzu hatırlatır. 82 yaşındaki Cohen yeni albümü üzerinde çalışıyor.

Stephen Sondheim

Stephen Sondheim, Broadway müzikallerini esaslı sanat eserlerine dönüştüren insandır. Besteci ve söz yazarı Sondheim'ın en ünlü eserleri arasında Send In The Clowns (1973 A Little Night Music) ve Losing My Mind (1971 yapımı Follies) romantik tondadır ama aynı zamanda dertli bir kalbin izlerini taşır.