YAZARLAR

Kimmiş bu mandacı ekonomistler?

Bir yanda, 'doğru yapın sermaye gelir, gelmezse de en azından enflasyonu biraz toparlarız' diyenler diğer yanda durumları toparlamak bir yana seçim kazanmak için Rus ve Arap sermayesi peşinde koşanlar! Şimdi sorayım size acaba kim daha mandacı ekonomist?

Ayda bir kez, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yatırım araçlarının aylık, üç aylık, altı aylık ve yıllık reel getiri oranlarını açıklar.

Reel getiri ne demektir?

Paranızı yatırdığınız yatırım aracının enflasyonla eriyen kısmı çıkarıldıktan sonra elinizde kalan reel getiridir.

Şimdi bu ay açıklanan verilere bir bakalım.

Aylık en yüksek reel getiri, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde ise yüzde 16,31 oranlarıyla BIST 100 endeksinde gerçekleşti. Yani TÜİK’in açıkladığı yüzde 1,46’lık enflasyonu çıkardığında Borsa yatırımcıları sadece bir ayda ellerindeki parayı yüzde 18’e yakın arttırmışlar. Devlet İç Borçlanma Senetlerine ve altına yatırım yapanlar da enflasyonun üzerinde Türk Lirası cinsinden getiri elde etmişler.

ABD Doları’na yatırım yapan ise aylık bazda enflasyonun biraz üzerinde getiri elde etmiş. Euro ve TL mevduatta parasını tutanlar ise Ağustos’ta enflasyona yenilmişler. Zaten Bakan Nureddin Nebati ne demişti geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamada?

Borsa İstanbul en iyi yatırım aracı.

Bunu sağlamak için de ellerinden geleni yapıyorlar. Bir yandan TL’nin değer kaybı artmasın diye arka kapıdan döviz satışlarına devam ediyorlar, diğer yandan faiz indirimlerine. Hal böyle olunca da tasarruf sahibine gidecek çok az yer kalıyor. Orada da ne gibi sıkıntılar olduğunu dün bu sayfada İris Cibre size anlattı. Okumayanlar için linki de bırakıyorum.

Şimdi işin bir de son altı aylık kısmına bakalım.

Altı aylık değerlendirmeye göre BIST 100 endeksi; TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 15,02 oranında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı olurken; aynı dönemde mevduat faizi (brüt), TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 14,62 oranında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu. Bu hesaplamada tabii ki TÜİK’in açıkladığı ve yurttaşların pek ikna olmadığı tüketici enflasyonu kullanılıyor. Dolayısıyla durum aslında daha da kötü.

Bütün bu verileri niye verdin kardeşim, parası olan düşünsün dediğinizi duyabiliyor gibiyim.

Elbette haklısınız!

Ama birilerinin kazancı ekonomide başkalarının kaybıdır.

Şu son bir aylık süreçte rekor getirileri elde eden borsa yatırımcısının ne kadarı küçük tasarruf sahibi sizce?

Evet, son yıllarda 2 milyonun üzerinde yeni işlem yapmaya başlayan yurttaşımız var. Ama bunların kaçı bilinçli bir şekilde piyasada işlem yapabilecek bilgiye sahip? Kaçı aktif?

Bu soruyu piyasayı iyi bilenlere sorduğunuzda yine etkin olanların bu küçük tasarruf sahibi olmadığını duyuyorsunuz.

Yani kazanan yine yüklü sermayeye sahip olan ve bu işleri iyi bilenler.

Onları suçlayabilir misiniz?

Tilkiye tilkilik yapıyorsun denir mi dostlar?  

Asıl tilkiye tavşanı emanet edende kabahat!

Ülkeyi yönetenler birikim sahiplerine uyguladıkları politikalarla tek bir yön gösterir ve hatta bunu açık açık söylerlerse, oranın kurtlarının sofrasına küçük tasarruf sahibini atmış olurlar. Bırakın birikimi, geçimini bile sağlamakta zorlanan milyonlarca insana da bunun bedelini enflasyonla ödetmiş olurlar.

Sonra “rekor” büyüme rakamlarıyla gurur duyduklarında emeğin payı düşüyor, büyümeden payı hep zenginler alıyor diyene “mandacı ekonomist” derler!

Tabii, tabii ya…

**

Hazır bu mandacı ekonomistler söylemine girmişken başka bir durumu daha açıklığa kavuşturmakta yarar var.

Mandacılık ne demek?

Birilerinin güdümüne girmeyi istemek demek.

Hükümet, mandacı dediği iktisatçılar normal bir para politikasına dönülmesini doğru bulduğu ve böylelikle Türkiye’ye batıdan sermaye geleceğini düşündüğünü söylediği için o iktisatçıları mandacı ilan ediyor.

Bu tez elbette tartışılır.

Ama bu düşüncedeki ekonomistleri mandacı ilan edenler aynı zamanda Arap sermayesi, Rus sermayesi peşinde koşuyor!

Bir yanda, 'doğru yapın sermaye gelir, gelmezse de en azından enflasyonu biraz toparlarız' diyenler diğer yanda durumları toparlamak bir yana seçim kazanmak için Rus ve Arap sermayesi peşinde koşanlar!

Şimdi sorayım size acaba kim daha mandacı ekonomist?


Oğuz Demir Kimdir?

İstanbul Üniversitesi’nde ekonomi doktorası yapmıştır. Halihazırda İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde İngilizce İktisat Bölümünde öğretim üyesidir. Aynı üniversitede Avrupa Birliği tarafından seçilen Döngüsel Ekonomi ve AB Sanayi Politikaları Başkanlığını da yürütmektedir. Daha önce ABD’de University of Texas at Austin ve Rusya’da Higher School of Economics’te görev yapmıştır. İstanbul Üniversitesi ve Galatasaray Üniversitesi’nde de ders vermektedir. Kalkınma, uluslararası iktisat ve yenilik ekonomisi alanlarında ulusal ve uluslararası dergilerde ve kitaplarda yayınlanmış çalışmaları bulunmaktadır. KRT TV’de Sana Faydası Ne isimli bir televizyon programını da hazırlayıp sunmaktadır.