Kılıçdaroğlu: Kanunu istediğiniz kadar değiştirin sizi göndereceğiz

6 muhalefet liderinin hafta sonu yaptığı 2'nci görüşmeyle ilgili konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Devletin karar alma mekanizmalarının bir kişiye teslim edilmesinin getirdiği felaketi görüyoruz" dedi

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle oldu:

FELAKETİ, OLUMSUZLUĞU HEPİMİZ GÖRÜYORUZ: Barışmaya, helalleşmeye ihtiyacımız var. Ayrılmaya değil birlikte olmaya ihtiyacımız var. Birlikte olduğumuz zaman saygınlığımız artarak bütün hedefim bunun üzerine inşa edilmiş üzere. Bu hedef sadece benim değil aynı zamanda Millet İttifakı'nın da hedefi. 6 lider ikinci kez bir araya geldik. Aslıdan toplumun bütün kesimleri orada temsil ediliyor. Devletin karar alma mekanizmalarının bir kişiye teslim edilmesinin getirdiği felaketi, olumsuzluğu hepimiz görüyoruz. Sadece ben değil, diğer liderler de görüyor. Türkiye'nin bu bataklıktan çıkması lazım.

SEÇİM KANUNU ÜZERİNDE DE GÖRÜŞTÜK: Kutuplaşmayı değil beraber olmayı hedefliyoruz. Bir bildiri yayımladık. O bildiride 5 temel mesaj var. Birincisi güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş sisteminin yol haritasını belirlemek üzere çalışma grubu oluşturduk. İkincisi birlikteliğimizi bozmayı amaçlayan seçim kanunu üzerinde de görüştük. O konudaki görüşümüzü aynen okumak isterim; "Milletimizin bilmesini isteriz ki demokratik ilkelere dayanan birlikteliğimiz bu gibi siyasi mühendislik çabalarından etkilenmeyecektir. İş birliğimizi uyum içinde sürdürmeye kararlıyız." Koltuğu korumak için şöyle değişiklik yapalım, böyle değişiklik yapalım... Anlamadıkları bir şey var bu millet kararını verdi zaten. Kanunu istediğiniz kadar değiştirin, sizi göndereceğiz arkadaş! Allah'ın izniyle göndereceğiz, yolcu edeceğiz onları.

SANDIK GÜVENLİĞİNİ SAĞLAYACAĞIZ: Milli iradeyi parlamentoya tam olarak yansıtmak üzere seçim güvenliğini sağlamak amacıyla bir çalışma grubu daha oluşturduk. Her türlü dalavere bunların işi biliyoruz, bizim görevimiz de madem ki bunları biliyoruz önlemini alacağız. Sandık güvenliğini sağlayacağız. Dördüncü olarak, bizler Türkiye'yi karanlık günlerden çıkartma kararlılığı içerisindeyiz. Umutlarımız ve geleceğe olan inancımız Türkiye'nin sorunlarından çok daha büyüktür. Beşincisi, bizler istişare ile değil sorunlarımıza son vermek, her bir vatandaşımızı insan onuruna yaraşır bir yaşam ve refah standardına kavuşturmaktır. Bizim hiçbirimizin bireysel bir beklentisi yok. Beklentimiz vatandaşın huzur içinde yaşamasıdır.

DAMAT YENİ BİR KİTAP ÇIKARMIŞ: Hiçbirimiz devletin hazinesine el uzatma gibi bir niyet asla taşımadık ve taşımıyoruz ama devletin hazinesine el uzatanlardan hesabını soracağız. Biz 6 lider, Londra'daki bir avuç tefeciye hizmet etmeyeceğiz! 84 milyona hizmet edeceğiz. Sorunların altında eziliyorlar. Sorunlara çözüm üretelim derken başka sorunlar patlak veriyor. CHP hep eleştiriyor ama hiç öneri getirmiyor diyorlar, bu sefer 5 tavsiyem olacak. Devleti bir kişi yönetiyor. Hiçbir kurumun esamesi okunmuyor. Bütün yetkiler bir kişide toplanmış. O kişi Türkiye'yi bir sorunlar yumağı haline sürükledi. Çok iyi niyetlerle bu tavsiyelerimi yapıyorum. AKP'ye, MHP'ye oy veren kardeşlerim, size özellikle sesleniyorum.

DEVLET MACERAYLA YÖNETİLMEZ: 1-Maceracı para ve kur politikalarından vazgeçin, devlet macerayla yönetilmez. 'Ben doları şu kadar yaptım'la olamaz devlet akılla birikimle yönetilir siz devletin merkez Bankası'na arkeolog atarsanız o devlette liyakat yok demektir yani ameliyathaneye tıp eğitimi görmemiş bir mühendise gel şu ameliyatı yap derseniz orada liyakat yok demektir. İşi ehline teslim etmek gibi bir kural var. Ben atadım bir kişiyi ve benim dediklerimi yapacak o zaman niye atıyorsun bir kişiyi? Macerayla devleti yönetemezsiniz ve sürüklediğiniz nokta tam bir felaket. Ne oldu? 128 milyar dolar gitti mi? Gitti. Nereye gittiğini bilen yok. Laf aramızda damat yeni bir kitap çıkarmış baktım kitaba bu 128 milyar dolar var mı, o kitapta da tık yok. Hâlâ nereye gittiğini kimse bilmiyor. Maceracılık budur bedeli ağırdır. 128 milyar dolar buharlaşacak... Dile kolay ya yeni bir Türkiye inşa edersiniz 128 milyar dolarla! Merkez Bankası'nın bu sabah baktım tekrar 18 Mart itibariyle MB'nin kasasında MB'nin sahip olduğu bir senti bile yok. Borç paralar var. Eksi 45.3 milyar dolar MB'nın rezervi. Bu devletin itibarını temelden sarsmaktır. Şimdi borç bulmak için körfez ülkelerine gidiyoruz. Milli Kurtuluş savaşını veren bir ülkenin insanları bir ülkenin yönetimi borç para için gerdan kırar mı ya! Benim ağırıma gidiyor. Laf aramızda Bahçeli'nin hiç ağırına gitmiyor.

2- Kur korumalı mevduata derhal son verin. Ya Türkiye'yi felakete sürüklüyorsunuz. Akılla mantıkla bağdaşan bir uygulama değildir. Fakirden alıp zengine veriyorsunuz! 3 ay için ödenen faiz yüzde 17.75. Devletin kasasından çıkan, bankalar hariç onlara ayrıca veriyoruz. Yıllık yüzde 92. Şimdi ben AK Partili kardeşlerime şunu sormaz mıyım: Nass dediler, din dediler, Kur'an dediler, iman dediler. Peki yüzde 92 faizin neresinde din var, iman var, kuran var kardeşim? Bu mudur adalet ya? Ben haklı mıyım haksız mıyım? Ben AK Partililere ve MHP'lilere sormak isterim. Onların yöneticilerine bakanlarına sormak isterim. Yüzde 92 faiz veriyorsunuz, Nass diyorsunuz ne oldu da Nass birdenbire pas oldu? Daha dramatik olanı pandemi döneminde çiftçilere karşılıksız para verdiler hepimiz de alkışladık. Şimdi pandemi döneminde yaptıkları karşılıksız yardımı vergiliyorlar. Karşılıksız yardım aldınız bunun vergisini vereceksiniz. Yüzde 92 faiz alan hiç vergi ödemeyecek! Yetimin hakkını korumak istiyorsan yüzde 92 faiz verdiğin adamın gelirini vergileyeceksin. Üstelik daha ağır vergileyeceksin! Emek mi harcadı çaba mı gösterdi alın teri mi döktü? Hayır, elinde bir bardak viski köşesine oturmuş bankaya veriyor, parayı yüzde 92 faizle alıyor krallar gibi yaşıyor. Hizmet eden kim? 'Din iman' edebiyatı yapan kişi de ona hizmet ediyor. Ağırıma giden bu. Bu ülkenin ilahiyatçılarına da sesleniyorum. Her şeyi ben mi konuşmalıyım Niye konuşmuyorsunuz kardeşim? Fakirden alıp tefeciye hizmet eden bir uygulama yanlıştır. Tavsiyem süratli bir şekilde bunu düzeltsinler. 

3-Hazine'yi ölçüsüz yük altına sokan Kamu-Özel İş birliği tam bir soygun düzeni. Derhal bunu Türk Lirası'na çevir kardeşim! Zorlanıyorsan çıkıp şunu dersin. Ben bunu yapıyorum Cumhuriyet Halk Partisi de benim arkamda duracak. Vallahi de kapı gibi dururuz. Sen kararını 84 milyondan yana al sana her türlü desteği veririz. (HABER MERKEZİ)