Kılıç: Marmara Gölü'nü yanlış su politikası kuruttu
Doğa Derneği Başkanı Dicle Tuba Kılıç Marmara Gölü'nün kurumasının ardında yatan nedenin Gördes Deresi'ndeki suyun barajda tutulması olduğunu söyledi.
Osman Çaklı
DUVAR - Manisa'nın Gölmarmara ilçesinde bulunan Marmara Gölü'nün tamamı kurudu. Doğal Sit Alanı olan gölün kurumasındaki ana neden olarak DSİ'nin yanlış su politikası gösteriliyor.
Doğa Derneği Başkanı Dicle Tuba Kılıç’a göre gölün kurumasındaki ana neden Gördes Deresi'ndeki suyun barajda tutulması. Ayrıca DSİ’nin Ahmetli regülatöründen de göle su vermesi beklendiğini söyleyen Kılıç, bunun da 'çiftçinin ihtiyacı olur' diye yapılmadığını dile getirdi.
‘GÖLLERİN KURUMA NEDENİ YANLIŞ SU POLİTİKASI’
Marmara Gölü'nün ana su kaynağı, bölgede bulunan Gördes Deresi. Dereden su akışı olmayınca, göldeki su, aylar içinde tükendi. 6 bin hektar büyüklüğünde alüvyal set gölü olan Marmara Gölü, tepeli pelikan ve su kuşları ile endemik balık türlerine ev sahipliği yapıyor. Bunun yanı sıra tarımsal çalışmalar açısından da göl, bölge özelinde önemli bir yere sahip. Gölün kuruması, kışın yaklaşık 65 bin su kuşuna ev sahipliği yapan ve nesli tehlike altına girmeye yakın olan tepeli pelikanlar açısından yaşamsal tehdit taşıyor.
Geçtiğimiz haftalarda Tuz Gölü'ndeki flamingo ölümlerinin de benzer yanlış yönetimden kaynaklı olduğunu söyleyen Kılıç; "Salda Gölü'nün küçülüyor olması, Burdur Gölü'nün yok olmaya yüz tutması gibi sorunların temel nedeni yanlış su politikası. İklim krizi, yanlış yönetimle birleşince sorun çok daha derin hissediliyor. Gölün ne kadar suya ihtiyacı olduğu düşünülmüyor. Marmara Gölü on binlerce kuşun üreme alanı."
'TEK BAŞINA YAĞIŞ YETMEYECEK'
Yıllar içinde hacmini kaybeden Marmara Gölü'nün kaderi belirsiz. Kılıç, bundan sonra yağacak yağmurun da tek başına etkili olmayacağını savunarak; "Etraftaki tepelerden akacak yüzey sularının önündeki kapaklar açılmalı. Yağmur yağsa bile DSİ izin vermezse göle su ulaşmaz" dedi. Suyun çekilmesi nedeniyle dünyada yalnızca Marmara Gölü'nde bulunan endemik balık türünün de tehdit altında olduğunu sözlerine ekleyen Kılıç, gölün bölgede oluşturduğu ekolojik dengeyi şöyle anlattı: "Sadece kuşlar ve balıklar değil. Diğer canlılar içinde yaşamsal öneme sahip Marmara Gölü. Bunun yanında tarımsal faaliyet açısından da gölün önemi büyük. Göl önemli bir mikroklima etkisi yaratarak tarımsal verimi artırıyor. İklim krizi sürecinde bu tür tarım havzalarında sulak alanlarının yaşıyor olması oldukça kritik. Göller öldüğünde, topraklar çoraklaştığında sonuçlarını daha ağır göreceğiz. Bu nedenle bütüncül su politikasına ihtiyacımız var. Krizlerin olduğu bir devirde buna göre hareket etmemiz gerekiyor."