Kavala dosyasını talep eden HSK: Rutin işlem

HSK, AİHM'nin ihlal kararına rağmen tahliye edilmeyen Osman Kavala'yla ilgili İstanbul Adli Yargı Komisyonu'na 11 Kasım'da 'acele' kodlu bir yazı gönderdi. Yazıda Kavala ile ilgili iddianame ve kararların gönderilmesi istendi. HSK bu işlemin 'genel ve rutin' olduğunu açıkladı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin hak ihlali kararı verdiği iş insanı Osman Kavala yargılamasına yönelik tüm evrakları, İstanbul Adli Yargı Komisyonu’ndan istedi. Olumlu bir adım atılacağı yönündeki değerlendirmeler üzerine HSK'dan "Sosyal medyanın gündemini meşgul eden evrak, tek bir olayla ve dosya ile sınırlı olmayıp, genel ve rutin bir terfi mutfak çalışmasının sonucudur" açıklaması yapıldı.

11 Kasım tarihli 'acele' kodlu yazıda AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasının hakim ve savcıların yükselme kriterlerini doğrudan etkileyeceğine yönelik kural hatırlatıldı, Kavala ile ilgili iddianame, duruşma zabıtları, tutuklama ve tutuklamaya itirazın reddi kararlarının tümünün gönderilmesi talep edildi.

belge

'AİHM KARARLARININ NE KADAR VAZGEÇİLMEZ OLDUĞUNU GÖSTERİYOR'

Osman Kavala'nın avukatı Tolga Aytöre, bu talimatın AİHM'in beraat kararının önüne geçen yargı mensupları hakkında sicile işleyecek puanlama sistemiyle ilgili olduğunu söyledi. Aytöre şunları söyledi: "Buradaki asıl tartışma AİHM kararlarının ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi kararlarının uygulanmasının ne kadar önemli ve vazgeçilmez olduğunu gösteriyor.O halde Osman Kavala'nın derhal serbest bırakılması gerekiyor. Dün sayın Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün söylemlerinin altını da kalın harflerle çizmek gerek. Bir insanın bir gün bile içerde geçirme şansı yok. Osman Kavala'nın bir gün dahi içerde tutulması adalet açısından büyük bir lükstür. Bu neden Osman Kavala'nın bir gün bile içerde tutulmaması gerekiyor."

HSK AÇIKLAMASI: 

HSK Başkanvekili ve 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, işlemin 'rutin' olduğunu açıkladı. Yılmaz'ın açıkaması şöyle:

HSK Genel Sekreterliğince terfi çalışmalarında değerlendirilmek için ilgili Adalet Komisyonu başkanlıklarından istenen bilgi yazısının yol açtığı kafa karışıklıklarını ve hatalı değerlendirmeleri gidermek adına açıklama yapma zorunluluğu hasıl olmuştur.
Hakim ve Savcılar (bir yılda üç dönem olmak üzere) her iki yılda bir derece yükselme incelemesi ile birinci sınıfa ayrılma ve birinci sınıf olma incelemesine tabi tutulurlar. Bu incelemelerde nelerin gözönüne alınacağı, hem 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununda hem de bu kanuna dayanılarak çıkarılan yönetmelik ve ilke kararları ile belirlenerek resmî gazetede ilan edilip kamuoyuna duyurulmuştur.
En son 5.7.2017 tarihinde yayımlanan derece yükselme ve birinci sınıfa ayrılmaya ilişkin ilke kararlarına; Yargı Reformu Takviminde belirlenip açıklanan ilkeler doğrultusunda 4.12.2019 tarihli HSK Genel Kurul kararı ile “Yargı bağımsızlığı ve hâkimlik teminatı ilkeleri temelinde; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesince yapılan incelemelerde ihlal kararına sebebiyet verip vermedikleri, neden oldukları ihlalin niteliği ve ağırlığı ile ilgililerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Anayasa ile teminat altına alınan hakların korunması konusundaki gayretleri dikkate alınarak, üç yıllık çalışmalarının değerlendirilmesi sonucu başarı dereceleri tespit edilir. “hükmü eklenmiştir.
Bu ilke kararı 2020 yılı Nisan ayı terfi çalışmalarından itibaren uygulanmaya başlamıştır. Bu hüküm uyarınca, AİHM tarafından verilen tüm kararlar ilgili yargı yerlerinden istenilmekte, ihlal kararlarına sebep olan tüm belgeler toplanıp terfi kararının nihai sonucunu verecek HSK İkinci Dairesinin gündeminde değerlendirilmektedir. İhlale konu husus ceza davası olabileceği gibi, aile hukukuna ilişkin veya özellikle çokça rastlandığı üzere kadastro uyuşmazliklarına, veya özel hukuk alanına ilişkin olabilmektedir.
Sosyal medyanın gündemini meşgul eden evrak, tek bir olayla ve dosya ile sınırlı olmayıp, genel ve rutin bir terfi mutfak çalışmasının sonucudur ve bu niteliği gereği Yargı Reformu çalışmaları kapsamında 2019 yılında gerçekleşen ilke kararı hükümlerinin bir gereğidir.
Kamuoyundaki bilgi eksikliğinden kaynaklanan hatalı değerlendirmeleri önlemek adına saygı ile duyurulur.

TAHLİYE KARARI SONRASI TUTUKLAMA KARARI ÇIKARILDI

15 Temmuz darbe girişimine yardım ve Gezi eylemlerini organize etme gibi çeşitli iddialarla tutuklu bulunan Kavala 3 yıldır cezaevinde. Gezi davasında tahliye kararı verilmesinin ardından serbest kalması gereken Osman Kavala hakkında, Barkey adıyla anılan dosyadan tutuklama kararı verildi. Oysa Kavala, söz konusu dosyadan da, kanun gereği 2 yıldan fazla tutuklu kalamayacağı için daha önce tahliye edilmişti.

BAKAN GÜL: ADALET YERİNİ BULSUN, İSTERSE KIYAMET KOPSUN

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün, Ceza İşleri Genel Müdürlüğünce Ankara'da düzenlenen 'Ceza Hukukunda Alternatif Çözüm Yolları Sempozyumu'ndaki konuşmasında "Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun. Yargı konjonktüre, birilerinin dediğine bakmaz. Yargı dosyaya, vicdanına, hukuka, Anayasa'ya bakar. Bizim beklentimiz budur" ifadeleri dikkat çekmişti.

Bakan Gül, konuşmasını bugün twitter hesabından paylaştı. 

KARACA KAVALA'YI ZİYARET ETTİ

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca bugün Osman Kavala'yı ziyaret etti ve HSK ile ilgili gelişmeyi Kavala'ya iletti. Karaca 18 Aralık'taki duruşmasında Kavala'yı yalnız bırakmayacaklarını belirterek Kavala'yı en çok üzen konunun haksız, hukuksuz, delilsiz yere 3 yıldır cezaevinde bulunması olduğunu ifade etti. 

Kavala'yı en çok yaralayanın da hukuktaki yozlaşma ve hukukun bu derece yok sayılması olduğunu anlatan Karaca, Kavala'nın dışarıda özgürlük, bağımsızlık ve demokrasi mücadelesi verenlere selamlarını da iletti.

(HABER MERKEZİ)

 

 

 

Etiketler osman kavala aihm hsk