Karavan parkı için kepçeler İznik Gölü’ne girince proje davalık oldu

İznik Gölü'nde yapılması planlanan karavan parkı projesine yürütmeyi durdurma istemli dava açıldı. Avukat Çiçek ile çevreciler, İznik Gölü'nden iş makinelerinin uzaklaştırılması çağrısında bulundu.

İznik Gölü
Google Haberlere Abone ol

Osman Çaklı

BURSA - Orhangazi Belediyesi ve Orhangazi Ticaret ve Sanayi Odası tarafından İznik Gölü'nde Karavan Park projesi yapılmak isteniyor.

Çevre planları ile uluslararası sözleşmelere aykırı olan projenin durdurulması için Bursa İdare Mahkemesi’ne 'yürütmenin durdurulması ve işlemin iptali' istemiyle dava açıldı.

Bursa Barosu Çevre Komisyonu üyesi avukat Erol Çiçek, dava dilekçesinde yapılan faaliyetin İznik Gölü'nün sulak alan olarak tescil edilmesi nedeniyle Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği'ne ve İznik Gölü Nazım İmar Planı'na aykırı olduğunu belirtti.

YAPILAN İŞLEM RAMSAR SÖZLEŞMESİ’NE AYKIRI

Son dönemde kuruyan ve kurumaya yüz tutmuş pek çok tatlı su kaynağı gündeme geliyor. Su kaynaklarının kurumasında değişen iklim koşulları, su kaynakları çevreleyen sanayi kuruluşlarının atıkları gibi etkenler ön planda. Ulusal ölçekte beşinci, Marmara

Erol Çiçek

Bölgesi ölçeğinde ise en büyük göl konumunda olan İznik Gölü de hem kirlilik, hem de yapılaşma tehdidiyle karşı karşıya. Bu nedenle gölün mevcut haliyle korunması gerektiğine dikkati çeken Çiçek, "Bölgede koruma amaçlı imar planı yapılmadığı gibi imar planlarında karavan parkı için fonksiyon ayrılmış değil" dedi. Uluslararası sözleşmeleri hatırlatan Çiçek, gölün korunmasının elzem olduğunu söyledi: "Sulak alanların kirletilmemesi doğal yapılarının ve ekolojik karakterlerinin korunması zorunludur. Bu alanlarda kumulların doğal yapıları bozulamaz, saz ve diğer bitki türleri kesilemez ve sökülemez, hayvan yumurtaları ile yavruları toplanamaz, yuvaları bozulamaz."

'İZNİK GÖLÜ’NE KAMU KURUMLARI ZARAR VERİYOR'

Sözleşme hükümleri taraf ülkeler tarafından bağlayıcı olduğu halde, tesisin sulak alan koruma bölgelerinden hangisinde kaldığının tespiti yapılmadan bölgeye iş makineleri girdi. Çiçek, çalışmalar nedeniyle gölün doğal yapısına zarar verildiğini ileri sürdü: "Kumullar bozulmuş, bitki türleri ve hayvan yuvaları tahrip edildi. Bunların hepsi hukuka aykırı faaliyettir. İşin kötü tarafı ise işlemi gerçekleştiren bir kamu kurumu olan Orhangazi Belediyesi’dir." Çiçek, göl etrafında daha önce de Olea zeytin sıkım tesisine, 'ÇED olumlu' veya 'ÇED gerekli değildir' kararı olmadan ruhsat verildiğini sözlerine ekleyerek, hukuka aykırı uygulamalarının ilk elden sonlandırılması gerektiğini ifade etti.

'İZNİK GÖLÜ'NDE SU HIZLA AZALIYOR'

Gölde devam eden çalışmaların durdurulması çağrısını yapan Bursa Su Kolektifi ise gölün ekolojik zenginliğine vurgu yaptı. Gölün kıyılarında bulunan sazlıkların pek çok balık ve kuş türü için üreme alanı olduğuna dikkat çeken kolektif, “Maalesef yakılan sazlık alanlar, kıyıların vahşice turizme feda edilmesi, İznik ve Orhangazi ovalarından tarım için aşırı su çekilmesi, Cargill, Gemlik gübre ve diğer sanayi kuruluşlarının DSİ ile yaptıkları milyon metreküplük protokoller ve gölü besleyen derelere yapılan tüm müdahaleler sebebiyle gölde son yıllarda ciddi bir çekilme yaşanıyor ve göl ekosistemi zarar görüyor" ifadelerini kullandı. Gölün Mutlak Koruma Alanı içerisinde bulunduğunu hatırlatan kolektif, su kaynağında bulunan su miktarının hızla azalma eğiliminde olduğunu ve kirletildiğini söyledi. Çevreciler, su kaynaklarının rant alanlarına dönüştürülmesine tepki göstererek, projenin durdurulması yönünde çağrıda bulundu.