İzmir Barosu da 'alkol yasağı'nı yargıya taşıdı

İZMİR - Tam kapanma sürecinde alkollü içki satışının engellenmesini Ankara Barosu'ndan sonra İzmir Barosu da yargıya taşıdı. Baronun resmi sitesinden yayınlanan açıklamada, açılan davaya ilişkin alışılmışın aksine bu kez farklı ifadelere yer verildi. 

Açıklamada, "Öncelikle belirtelim ki; bu bir dava dilekçesidir ve nasıl tanımlayacağımızı bilemediğimiz, akıllara durgunluk veren bir kararın iptalini amaçlamaktadır. Alıştığınız formatta yazılmamış olabilir, bir de bunu deneyelim dedik. Çünkü ülkemiz bugünlerde alışılmamış yöntemlerin, alışılmamış kararların ülkesi olmayı sürdürüyor" denildi.

'ANAYASA MI? BIRAKIN KALSIN TOZLU RAFLARDA...'

Açıklamada Türkiye'nin tweetlerle sokağa çıkma yasaklarının ilan edilip kaldırıldığı, kararda yer almayan yasakların İçişleri Bakanı'nın iki dudağı arasından televizyon ekranlarından dökülüverdiği, hukuk ve kanun güvenliğinin yok sayıldığı, hiçbir yurttaşın yasalar karşısındaki durumunu belirleyemediği bir ülke haline dönüştüğü de belirtildi.

"Anayasa mı? Bırakın kalsın tozlu raflarda. Kanunlar mı? Uygulanmasalar da olur. Yetkisiz kararlar mı? Boş verin canım, vardır bir bildikleri diye diye geldiğimiz nokta bu" ifadelerine yer verilen açıklamada, Anayasa'nın 5'inci ve 6'ıncı maddeleri hatırlatıldı.

'VERECEĞİNİZ KARAR ÇADIR DEVLETİ Mİ YOKSA HUKUK DEVLETİ Mİ OLDUĞUMUZUN GÖSTERGESİ OLACAK'

Anayasa'nın 13'üncü maddesinde yer alan temel hak ve hürriyetlerin özlerine dokunulamayacağı, yalnızca Anayasa'nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabileceği ifadeleri de hatırlatılan açıklamada,

"Desek ki bu nasıl yasak, marketler zaten açık ve tüm marketlerde de her türlü gıda satışı yapılmaya devam ediyor. Mesela tekel bayilerinde de satılmakta olan gazoz, su, çerez, limonata, bisküvi, çikolata, maden suyu, ayran, sigara, ekmek halihazırda satılmaya devam ediyor. Desek ki; tekel bayilerinin de sattığı her ürünün satışı devam ederken, yalnızca alkol satışına yasak getirip de bunun pandemi mücadelesi gerekçesiyle ambalajlanması, gerçek amacın mücadele olmadığını gözler önüne seriyor; bilimle, akılla alay etmek anlamını taşıyor... Bir şey değişir mi bilemiyoruz. Neyse biz söylemeye devam edelim; çünkü vereceğiniz karar çadır devleti mi yoksa hukuk ya da en azından kanun devleti mi olduğumuzun göstergesi olacak" denildi.

'YÜRÜTMEYİ DURDURUP KARARI İPTAL EDİN'

Son olarak söz konusu kararın yürütülmesini durdurup kararın iptal edilmesi gerektiği ifade edilen açıklamada, "Şimdi kalem sizin elinizde ve sorumluluk sizde; ya bu akıl almaz kararı alanlara hiç sormadan, süre vermeden, cevap istemeden söz konusu kararın yürütülmesini durdurup kararı iptal ederek en azından kanun devleti olduğumuzu teslim edin ya da yaşayacağımız karanlık günlerin inşasında bir tuğlalık da olsa sorumluluğunuz olacağını unutmayın" ifadeleri kullanıldı. (DUVAR)