İmamoğlu: 6 genel başkanın bir araya gelmesi dünya demokrasileri için önemli

Budapeşte Belediye Başkanlığı görevini yürüten Gergely Karacsony ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu aynı konferansta buluştu. Başbakanlık seçimlerinde aday olacak Karacsony kurdukları ittifakı anlattı.

Google Haberlere Abone ol

Ogün Akkaya

ANKARA - Macaristan’da muhalefetin önemli isimlerinden Budapeşte Belediye Başkanı Gergely Karacsony, Türkiye Sosyal Ekonomik ve Siyasal Araştırmalar Vakfı (TÜSES) tarafından düzenlenen ‘Macaristan Muhalefet Partilerinin İttifak Deneyimi’ başlıklı çevrimiçi etkinlikte Macaristan’da muhalefetin seçim ittifakını anlattı. TÜSES Başkanı Celal Korkut Yıldırım’ın sunumuyla başlayan konferansa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da video göndererek değerlendirmelerde bulundu. Konferansın moderatörlüğü gazeteci Tarık Demirkan tarafından gerçekleştirildi.

Konferansta, Macaristan Başbakanı Viktor Orban iktidarına karşı kurulan geniş çaplı siyasal ittifakın hikayesi, muhalefet partilerinin farklılıklarına rağmen nasıl bir araya geldikleri, yaşanan sorunları ve bunların nasıl aştıkları ve partilerin tabanlarını ittifak sürecine nasıl ikna ettiklerini Karacsony anlattı.

‘2019 İSTANBUL SEÇİM SONUÇLARI ÇEVREMİZDE İLHAMA VE İŞBİRLİĞİNE İMKAN SAĞLADI’

Yerel seçimlerde Macaristan'ın Başbakanı Viktor Orban'ın adayını yendikten sonra "Ekrem İmamoğlu'ndan çok önemli tavsiyeler aldım" diyen Gergely Karacsony’e Orban karşısında gireceği seçim öncesi bir destek de Ekrem İmamoğlu’ndan geldi. Konferansa video kayıt gönderen İmamoğlu konuşmasında dünya demokrasilerinin son 20 yıldır oldukça zor bir dönemden geçtiğini, bu dönemin adının “Popülizm Dönemi” olduğunu söyledi.

İmamoğlu, popülizm dönemi içerisinde dünyanın farklı coğrafyalarında iktidara gelen bazı siyasilerin hayatın pek çok alanında benzer yol ve yöntemler kullandığına değindi. Popülist liderlerin iç ve dış politikada aynı ‘el kitabını’ rehber aldıkları söyleyen İmamoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı: “Toplumu kutuplaştır, seçmenleri biz ve onlar diye ikiye ayır, çeşitli iç ve dış düşmanlar yarat, medyayı ele geçir, yargıya hakim ol, her türlü muhalefeti demir yumrukla ez, topluma hesap vermeye de asla yanaşma. Demokrasinin imkanlarını kullanarak gücü ele geçiren ama ardından demokrasiyi ve demokratik kurumları etkisizleştiren bu gibi siyasi liderlere karşı demokrasi güçlerinin de mücadele yolları bulabilmesi ve birbirlerinden ilham alabilmesi gerekliydi. Son derece mutluyum ki 2019 İstanbul seçim sonuçları çevremizde ilhama ve işbirliğine imkan sağladı."

‘İSTANBUL SEÇİM SONUÇLARI ÇEVRE ÜLKELERDE DE İLHAM OLDU, OLMAYA DEVAM EDİYOR’

23 Haziran 2019 İstanbul Seçimi sonrasında Gergely Karacsony ve ekibinin kendileriyle iletişim kurduğunu anlatan İmamoğlu, İstanbul’da kampanya ekiplerinin tecrübelerini paylaştığını ve daha sonra Gergely Karacsony’e tavsiyelerde bulunduğunu anlattı. İmamoğlu fikir alışverişi sürecine dair şunları kaydetti:

"Değerli dostum Gergely Karacsony ile bir araya geldik ve konuştuk. Ben de kişisel tecrübelerimle aslında kendisine tavsiyelerde bulundum. Arkasından Budapeşte’ye döndüler ve İstanbul tecrübelerinden ilham alarak dünyadaki bir başka sürece dair kendi ülkesindeki rejime karşı ortak bir aday olarak zafer kazandılar. İstanbul seçim sonuçları sadece Macaristan’da değil çevre ülkelerin birçoğunda ilham oldu ve olmaya da devam ediyor. Bütün bunlar demokrasiden yana olan ilerici güçlerin dünya demokrasisinin ve demokratik değerlerin yeniden güçlü bir umuda dönüşmesi için global bir işbirliğine ne kadar ihtiyaç duyulduğunu da açıkçası ortaya koyuyor.”

'6 LİDERİN BİR ARAYA GELMESİ UMUT VERİCİ’

6 siyasi parti liderinin Ankara’da imzaladıkları mutabakat metnine de konuşmasında değinen İmamoğlu, “Dün 6 genel başkanın Ankara’da bir araya gelmesi ve demokrasiye, parlamenter rejime dönüş ile ilgili yaptıkları ortak açıklama hem Türkiye için hem de dünya demokrasileri için çok önemlidir. Tarihimizde ilk defa farklı siyasi köken ve ideolojilerden gelen 6 partinin demokrasinin geleceği ve ülke vatandaşlarının mutluluğu için bir araya gelmesi ve gerçeklikten uzaklaşmış popülist bir yönetime karşı irade ortaya koyması kesinlikle umut vericidir” ifadelerini kaydetti.

Budapeşte Belediye Başkanı Gergely Karacsony’nin ittifak sürecini anlattığı ve sorulara cevap verdiği konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde oldu:

POPÜLİSTLER AYRILIĞI BESLEYEREK KONUMLARI KORUDU: "Popülist rejimler her zaman çatışma üzerinden beslenmişlerdir. Toplumu ikiye bölerek, her iki tarafı da destekleyerek ve bunları birbirine düşürerek, ayrılığı besleyerek kendi konumlarını korumaya çalışmaktalar. Popülistlerin karşıtlıktan beslenmelerini engellemek için polarizasyonun yaratacağı kapandan kaçmamız gerekiyor. Eğer çok renkli bir ittifak kurmayı, güçlerimizi birleştirmeyi ve popülistlere karşı birleşmeyi başarırsak, büyük güce karşı birleşme durumunda kapana düşmeleri durumu söz konusu olabilir.

BÖYLE BİR İTTİFAKIN KURULMASI 10 YILDAN FAZLA ZAMAN ALDI: Demokratik olmayan bir kapana düşmektense, farklı politikaları destekleyen partilerin de kendi aralarında bir fikir birliği oluşturmaları gerekmektedir. Birbirlerinin görüşlerine saygı duymaları gerekmektedir. İttifak ve karşıtlık gerektiren bir yarışa başladıklarında, güçler dengesinin daha düşük tarafında yer aldıklarında, negatif bir kimlik üzerinde birleşmekten ziyade, ‘bizi bir araya getiren ortak bir düşmandır’ ya da ‘iktidarı yıkmak istiyoruz’ gibi söylemlerle yarışa başlamaktan kaçınmalıdırlar. Bu söylemlerle yarışa başladıkları zaman aslında popülist düşünceyi karşıtlığı beslemeleri söz konusu olacaktır. Bir araya geldiklerinde ortak bir düşmandan ziyade, ortak bir gelecek üzerinde birleşmeleri gerekmektedir. Böyle bir ittifakın kurulması, Macaristan açısından 10 yıldan fazla zaman aldı.

PARTİLER DEĞİL, SEÇMENLER PARTİLERİ BİR ARADA HAREKET ETMEYE YÖNLENDİRMİŞ OLDU: Partilerin ittifak oluşturma süreci esnasında uzun bir zaman ihtiyacımız oldu. Orban iktidarı politik sistemimizi değiştirdi. Macaristan’da politik alanın daralmasına ilişkin uygulamalar sebebiyle bizim alanımız da daraldı. Daha önceki seçimde ittifaktaki partiler, kendi yollarında farklı hareket etmişlerdi. Bunların aslında temel nedeni, ilk başta işbirliği kurulabilecek zamanın olmamasıydı. Aynı zamanda seçmenlerinin de bu düşünce birliğine varmaları mümkün olmayacaktı. 2018 yılında çeşitli adımlar atılabildi ve 2019’da bu ittifakın gücü ortaya çıktı. 2019’da muhalefet Budapeşte’de çok önemli başarılar elde etti. Büyükşehirlerin büyük bir çoğunluğunda ve Budapeşte’de seçimlerin çoğunluğunu kazandı. Bu başarının elde edilebilmesi için bütün partiler engebeli bir yoldan geçmesi gerekti. Bunun genel olarak sol görüşlü ve liberallerden oluşan bir ittifak olduğunu düşündüğümüz zaman, sağ eğilimli partinin de ittifak içerisinde yer aldığını aklımızda tutmamız gerek. Partiler seçmenlerini bir arada hareket etmeye değil, seçmenler partileri bir arada hareket etmeye yönlendirmiş oldular. Seçmenlerden gelen talep doğrultusunda bu ittifak kuruldu ve başarı sağladı.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’Nİ İMZALAYACAĞIZ: Şu anda Macaristan’da bunun ciddi bir problem olduğunu bilmenizi isterim. Macaristan’da aile içi şiddet nedeniyle haftada bir kadın ölüyor. Bununla ilgili olarak atılması gereken adımlar, ilk başta bu konuların iktidar tarafından tabu olarak ele alınması ve aile yapısının desteklenmesiyle bu tip konuların gündeme gelmesi konusunda dengeyi kuramıyorlar. Bu konuların tartışılmasından çekiniyorlar. İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanmasının yanında, korunaklı evlerin sunulması veya polis teşkilatına özel bir eğitim verilmesi yine aynı şekilde bu olayları azaltacaktır diye düşünüyoruz."