YAZARLAR

İlkel, kaba ve beceriksiz oyun 

Karagümrük o kadar ileride duruyordu ki, adeta gönüllü olarak bu alanı Beşiktaş'ın kullanımına sunuyordu. Ama bundan yararlanacak bir planı var mıydı? Hiç sanmıyorum. Olmadığını gördük.

Eğer bir futbol oyununu özenle örülmüş bir saç örgüsüne benzetirsek, Türkiye’de oynanan oyunun hiçbir örgüsü zahmet edilip örülmüyor. Eğer bir futbol oyunu ince detayları planlanmış bir oyun anlamına geliyorsa, Türkiye’de bırakın ince detaylar, kabaca hiçbir detay planlanması yapılmıyor. Örgüsüz ve ince detaylardan yoksun oyun, oyuncunun yeteneklerine havale ediliyor. O nedenle, yüz yıldır ilkel, kaba ve beceriksiz bir futbola mahkûm ediliyoruz. Elbette oyuncunun yetenekli olması gerekli ve elbette o yetenekli oyuncu, yeteneğiyle plana hizmet etmeli. Futbol yeteneksiz oyuncularla oynanan bir oyun değil. Yetenek bu oyunun malzemesidir. Ama yeteneğe yön ve istikamet veren şey plan olmak zorundadır. Aslında plan denilen şey oyuncuların toplam yeteneğinin bir disiplin içinde aynı potada eritilmesidir. 

Beşiktaş’ın fiziksel güce ve hıza dayalı baskın oyunu, bir sezon boyunca, ihtiyaç duyduğu örgüler ve ince detaylarla takviye edilmediği için, doğal bir kader olarak Karagümrük karşısında yenilgiye mahkûm oldu. En çok ihtiyaç duyduğu bir anda, en yaşamsal örgü ve ince ayrıntıların ezberinden yoksun olan Beşiktaş gözyaşları içinde sahayı terk etmek zorunda kaldı. 

Francescoli’nin Karagümrük’ü ne yaptığını çok iyi biliyordu, çünkü bir oyun örgüsü vardı ve bu örgünün ihtiyaç duyduğu ince detaylar da işlevseldi. Karagümrük yavaş oynuyor; bu yavaşlığın çok önemli bir nedeni var. Akışkan bir oyun üretmek için, ayağında top olan oyuncu, aynı pozisyonun içinde yer alacak dört seçeneğin şekillenmesini bekliyor. Topu boşta olan oyuncuya atmak yerine, önceden planlanmış pozisyon için, her oyuncu o özeni ve kararlılığı göstererek, mutlaka plana uyuyor. 

Francescoli’nin Karagümrük’ü başka çok önemli bir şey daha yaptı; Defans Türkiye’de hiç tanık olmadığım ölçülerde ileri çıktı ve aynı eylemin sonucu olarak alan, rakip için o ölçüde daraltıldı. Bunun adına futbol oyun ilkeleri kitabının ruhuna uymak denir. Bunun adı ciddi bir oyun planına sahip olmak demektir.

Üç haftalık kısa sürede Francescoli, kendi takımına çok iyi bir kontratak planı da monte etmiş. Atılan iki gol de bu planın ruhuna uygundu. Daha doğrusu bu planın imalatıydı.

Her hücum planının birinci önceliği rakibin gerisinde geniş alanlar üretmektir. Karagümrük o kadar ileride duruyordu ki, adeta gönüllü olarak bu alanı Beşiktaş'ın kullanımına sunuyordu. Ama bundan yararlanacak bir planı var mıydı? Hiç sanmıyorum. Olmadığını gördük. 

Aslında maçın ve oyunun özeti şuydu; Karagümrük'lü her oyuncu seçenek olmayı biliyor, bu pozisyon inşa etme bilincidir: Beşiktaş'lı her oyuncu için de her pas sürpriz oluyordu. 

Futbola, oyuna sadık kalan maçı aldı.


Ali Fikri Işık Kimdir?

Ali Fikri Işık, 1958 yılında Mardin’in Savur ilçesine bağlı Xeramemo köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Batman’da, liseyi ise Silvan’da okumuştur. 1978 yılında Batman'da “Sesleniş” Gazetesiyle yazın hayatına başlamış. 1985 yılında yazarlar kooperatifi olan Yazko’nun dergisi “Yazko Somut”ta, 1994 yılında “Zone News” gazetesinde, 1995 yılında haftalık dergi “Roj”da, 2010 yılında Taraf gazetesinde, 2016 yılında “BasNews ve Kurdistan24 Türkçe'de yazmıştır. Amedspor Kaos ve Direniş Amedspor kitaplarının yazarıdır.