‘İktidar, doğduğumdan beri beni yoksullaştırıyor’

Genel seçimlerin önemli başlıklarından olan Z Kuşağı ne istiyor? İçinde bulunduğu kuşağın iktidardan samimiyet beklediğini belirten 17 yaşındaki Tuğberk, "Doğduğumdan beri yoksullaşıyorum" diyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 2023’te yapılması planlanan genel seçimlerin başlıca gündem maddelerinden biri de Z Kuşağı… Hayatlarında ilk kez oy kullanacak olan bu kuşağın tercihleri iktidarda belirleyici faktörlerden olacak.

İstanbul’da yaşayan ve bir Anadolu lisesinde eğitim alan 17 yaşındaki Tuğberk, aktif olarak siyasetin içerisinde yer alıyor, CHP Gençlik Kolları'nda politik mücadele veriyor. Haber dizimizin ikinci konuğu olan Tuğberk, “Çocukluğumdan beri tarafım” diyor.

‘DEĞİŞİM İSTİYORUZ’

Tuğberk, içinde bulunduğu kuşağın yaşamak istediği toplumsal yapıyı şöyle konuşuyor:

“Bireylerin başkalarının özgürlüklerini kısıtlamayacak düzeyde kendi özgürlüklerini yaşayabildikleri topluma ihtiyacımız var. Sosyal demokrasiye inanıyorum, aktif olarak siyaset yapıyorum. Arkadaşlarım ve çevremdeki insanlar siyasetle çok ilgililer çünkü değişim istiyoruz. Ben çocukluğumdan beri tarafım.”

NİŞANTAŞI’NDAN ŞİŞLİ’YE: EKONOMİK KRİZ…

Günümüz iktidarına dair eleştirilerde bulunan Tuğberk şunları aktarıyor:

“Seküler ve laik bir ülkede her şeyden önce dini; siyasete, ekonomiye, kültürel yaşama ve dış politikaya alet ediyorlar ama sabit bir politikaları yok; esen rüzgara göre hareket ediyorlar.

Çok yakın bir dönemde özellikle uluslararası ilişkilerde komşularla sıfır sorun politikası vardı. Her ülkeyle ne olursa olsun iyi anlaşmaya çalışıyorlardı. Ama şu an ekonomik sorunlar ve iç politikadaki tartışmalara göre pozisyon alıyorlar. Bu da hükümetin politikalarını ciddiye almamamızı sağlıyor. Belli ki ajandaları yok; ceplerini doldurmaya yönelik politika izliyorlar.”

Ekonomik krizden oldukça yoğun bir şekilde etkilendiğini söyleyen Tuğberk, “Mevcut ekonomik koşullar ailemin şirketini batırdı. Ailem tekstil firması sahibiydi, artan ihracat-ithalat fiyatlarından dolayı kazanç sağlayamaz olduk ve iflas ettik. Alım gücüm doğduğumdan beri düşüyor. Ailem ben doğduğumda Nişantaşı'nda oturuyormuş şu ansa Şişli’nin izbe bir köşesindeyiz çünkü yüksek kiraları kaldıramıyoruz. Benim kültürel etkinliklere katılma şansım, ailemin bana istediklerimi verme şansı azalıyor. İktidar, doğduğumdan beri beni yoksullaştırıyor.”

Z Kuşağı’nın dikkat çekici özelliklerinin başında özgürlük düşkünlüğü yer alıyor. Tuğberk de özgürlüğün önemli bir mesele olduğunu vurguluyor ve iktidarın yaşam tarzına müdahale ettiğini ifade ediyor:

“Okulda ne yaptığımıza, ne söylediğimize, ne okuduğumuza karışılıyor. Örneğin, okulumuzun adeti gereği yönetimden bağımsız kendi istediği oyunları çıkartabilen bir tiyatro grubumuz vardı. Yakın dönemde yeni müdür, müdür yardımcısı ve öğretmenler atandı. Atanan yeni idare, okul tiyatrosunu sansürledi. Sahneye koymak istediğimiz eleştirel oyun yasaklandı.

Okul dergisinin farklı bölümlerinde üç sene yazdım. İdare, uygun görmediği yazılarımı sansürledi. Gerekçe olarak da Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün bu dergiyi yayınlatmayacağı gösteriliyor. Bu sansür hayatın her alanında var. 1 Mayıs’ta nerede toplanacağımızdan nereye gideceğimize kadar karışılıyor. Tabii bunun dışında gazeteci ve yazarların hapiste olduğu bir ülkede düşünceye sansür her an hissediliyor.”

‘CHP İKTİDARA GELİRSE…’

Eğitim sisteminin arif insanlar çıkarmadığını belirten Tuğberk Z Kuşağı’nın beklentilerine dair sözlerine şöyle devam ediyor:

“İktidar, eğitim seviyesi arttıkça bize verilen oy azalıyor, diyor. Z Kuşağı her şeyden önce iktidardan samimi olmalarını bekliyor ve ardından da sadece kendi oy tabanları olan dindar muhafazakar kesime yönelik projelerden vazgeçmelerini istiyor. Bir dinin ya da kültürün normları içerisinde yaşamak istemiyoruz çünkü baskının olduğu yerde bilimin de sanatın da gelişmeyeceği kanaatindeyiz. Baskı oldukça herhangi bir hükümetten ya da iktidardan memnun olmayacağız. Bir gün iktidara CHP gelir ve baskıcı olursa onlara karşı da böyle olacağız. Muhalefetten de dürüst olmalarını bekliyoruz.”

‘GERİ DÖNECEĞİM…’

Z Kuşağı’nın bencil olmadığına dikkat çeken Tuğberk şunları vurguluyor:

“Gençliğin verdiği hızlı kararlar olabilir ama bencil değiliz. Z Kuşağı korkunç ve distopik bir ortama bırakıldığı için bir şeyler istemesi gayet normal.”

Tuğberk, politik mücadelenin kendisine iyi geldiğini vurgulayarak son olarak şunları söylüyor:

“Aktif olarak siyasetin içinde olduğunuzda gelecek için ümitlenmeye başlıyorsunuz. Ailem bana yurtdışına çıkma fırsatı sundu; gideceğim fakat geri döneceğim. Türkiye’yi kendi haline bırakmak, en azından şu dönemde ufak bir ışık görmüşken, doğru değil.”