İç ve dış piyasaların faiz beklentisi: Yüzde 40

Ekonomi kulislerinde, enflasyon oranı da hesaba katılarak faizlerin yüzde 40 düzeyinde gerçekleşmesi beklentisi dile getiriliyor. Karar yazarı Kahveci'ye göre bu bile negatif bir oran.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR- Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in ilk icraatlarından birinin faiz düzenlemesi olacağı konuşuluyor. Ekonomistler, yabancı yatırımcıların yanı sıra iç piyasada da beklentinin yüzde 40 düzeyinde olduğunu belirtiyorlar.

Karar yazarı İbrahim Kahveci de "Rasyonel faiz yüzde 40" başlıklı yazısında, faizlerin yüzde 40'ın altına düşmemesi gerektiğini ifade ediyor. Bunun bile negatif bir oran olduğuna dikkat çeken Kahveci, oranın gerçek enflasyon rakamları ile birlikte düşünülmesi gerektiğini belirtiyor. Kahveci'nin yazısının ilgili bölümü şöyle: 

"Merkez Bankası ne yapacak? Faizleri artıracak mı, artıracaksa nereye kadar artıracak?
Özellikle yabancı kurumlardan farklı tahminler geliyor. En son Goldman Sachs faizlerin yüzde 40’a çıkartılacağı tahmininde bulundu.

Diğer tahminlerde de kademeli geçişin olacağı belirtilirken nihai noktayı henüz kimse kestiremiyor. O nedenle bizler kendi tahminlerimizle yolumuza devam edelim.

İlk şart fiili duruma bakmak olacaktır:

BDDK verilene göre vadeli TL mevduatı 4,7 trilyon lira. Bunun yaklaşık yüzde 45’i olan 2,1trilyon lirası 1-3 ay vadeli TL mevduatlarda tutulmaktadır.

Bu nedenle TL mevduat faizlerine bu oran üzerinden bakıyoruz.

Grafikte aylık cari enflasyonun hızla düştüğü ve yüzde 39,6’ya kadar indiği görülüyor. Haziran ayında geçen yıl yüzde 4,95 enflasyondan dolayı baz etkisi yine çalışsa da yıllık enflasyon son kur artışları ile temmuz ayı ile yeniden yükselişe geçecektir.

O nedenle 12 aylık ortalama enflasyon olan yüzde 66,9’u da baz alabiliriz. İkisini birlikte düşündüğümüzde Türkiye’de beklenen yıllık enflasyonun yüzde 50-60 aralığında olacağı öngörülebilir. Bu durumda TL faizinin reel tarafa geçmesi için Merkez Bankasının faiz artışına direk yüzde 40 seviyesinden başlaması elzem hale gelmiş durumda. Aksi halde negatif faiz etkisi ekonomide devam edecektir.

Zaten 1-3 ay vadeli TL mevduat faizi yüzde 37,39 ila adeta yüzde 40’a dayanmış durumda. Son TL faizleri zaten yüzde 40 seviyelerinden işlem görüyor. O nedenle Merkez Bankası’nın faizleri yüzde 40’a çıkartması sadece fiili duruma uyum olacaktır.

Burada şu notu düşelim: Yüzde 40 faiz bile negatif faizdir. Bu sadece Merkez Bankasının rasyonel zemine dönme faizi olabilir. Yoksa sonraki aylarda enflasyonun üzerine çıkacak bir faiz süreci de izlenmek zorunda kalınacağını hesap etmek gerekir. Aksi halde negatif faizle eski irrasyonel politikanın hafifletilmiş şekli ile devam etmek zorunda kalabiliriz.

GERÇEK ENFLASYON SORUNU

Türkiye’nin bir başka sorunu ise gerçek enflasyon hesabıdır. Şu sıralar açıklanmış enflasyonun ne derece gerçeği yansıttığı zaten başlı başına bir sorun olarak duruyor. Sayısız örnek verilmiş ve kamuoyu bunları tartışmaktadır.

O nedenle ilk dikkat edeceğimiz konulardan biri de gerçek enflasyon olacaktır.

Resmi enflasyonun bile yüzde 50-60 bandından bu yılı tamamlayacağı (12 aylık ortalama) beklenirken gerçek enflasyonun ne olduğu da hesaplarda dikkate alınmak zorunda olacaktır." (HABER MERKEZİ)