Hukukçu uyarısı: Sosyal medya alışverişlerinde mesajlaşmaları saklayın

İnternetten yapılan ticaretin sosyal medya üzerinden de yayıldığına dikkat çeken avukat Fikret Çıracı, alıcıların yaptıkları yazışmaları belge gibi saklaması gerektiğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Bolu Barosu’na kayıtlı avukat Fikret Çıracı, sosyal medya üzerinde de yayılan alışverişlerle ilgili yazışmaların ileride delil olarak kullanılabileceğini söyledi.

Son dönemde, internetten ticaretin sosyal medya mecralarıyla da yapılmaya başlandığına dikkat çeken avukat Çıracı, şunları söyledi:

“Bunların en başında vergi kaçağımız, kayıt dışı ekonomi tekrar oluştu. Bir diğeri ise ticaretin icap ve kabul aşamalarının tam gerçekleşmediğini görüyoruz. Sosyal medyada; biz kime bir icapta bulunduk, kimden talepte bulunduk ve kim kabul etti de bize beğendiğimiz şeyi gönderdi. Bunun kaydını tutmak, bunun takibini yapmak çok zorlaştı. Dolayısıyla birçok hukuki ihtilaf çıktı. Kayıt dışı ekonomide 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun uygulanması da doğal olarak mümkün değil. Dava yolunda ise muhatap bulmakta birtakım güçlükler çıkıyor. Çünkü kiminle muhatabız bu belli değil."

çıracı
Avukat Fikret Çıracı, "İsanların öncelikle kimden ne aldığını ve kime para gönderdiğini çok dikkatli takip etmeleri gerekiyor" dedi.

 

'MAHKEMELER DELİL OLARAK KABUL EDEBİLECEKTİR'

Sosyal medyadan yapılan alışverişlerde eğer kayıtlar düzgünse Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunun 199. maddesine göre mesajların bir delil olarak kabul edildiğini belirten Çıracı, "E-mailler, elektronik fon transferleri (EFT), icaplar, kabuller neyi beğendiğimiz, hangi malın verileceği vs. eğer sağlam bir şekilde kayıt altına alındıysa arz ettiğim gibi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 199. Maddesine göre mahkemelerde bunlar delil olarak kabul edilebilecektir" dedi. 

'ÜLKEMİZDE BU SORUNUN GİTTİKÇE BÜYÜDÜĞÜNÜ GÖRÜYORUZ'

Avukat Çıracı şöyle devam etti:

"Sıkıntımız; uzaktan yapılan sözleşmelerde gerçek muhatabın kim olduğunu belirlemekte çoğu zaman zorlanıyoruz. Bu bir takım cezai ve hukuki sorunlara yol açmaktadır. Türkiye internet aracılığıyla yapılan ticarette son derece hızlı mevzuat düzenlemelerine gitti. 4077 sayılı Kanunu güncelleyerek 6502 sayılı Kanunu tekrar çıkarttı. 6563 Sayılı İnternet Ortamında Ticaret Düzenlemesi Hakkında Kanunu çıkardı. Ticaret Bakanlığımızın sürekli genelgeleri yönetmelikleri var. Bütün bunlara rağmen oluşan bu kayıt dışı ekonomi ciddi anlamda sorunlara yol açmaktadır. Çözüm için insanların öncelikle kimden ne aldığını ve kime para gönderdiğini çok dikkatli takip etmeleri gerekiyor. Ticaretin esası güvene dayalıdır. Elektronik de olsa, internet ortamından da olsa, yüz yüze de olsa bunun temeli güvendir. Güvenmedikleri yerlerden bu tür alışverişlere girmemeleri toplumun menfaati icabıdır. Şu anda ülkemizde bu sorunun gittikçe büyüdüğünü görüyoruz. Buna ilişkin düzenlemeler mutlaka yapılacaktır ama bun temelinde insanların bu güveni sağlayıp sağlayamayacağı önemli. 

'KENDİ KAYITLARINIZ ÖNEMLİ'

Sosyal medya üzerinden yapılan yazışmalar Türkiye’de belli bir merkeze mahkemelerin veya adli mercilerin yazıp da tespit ettirme imkânımız şu anda yok. Henüz bunu sağlayamadık. Ancak kişi kendi sosyal medya hesabını adli mercilere sunduğu ve bunun da teyidi yapıldığı vakit bu bir delildir. Yapılan ticaretin ilerde doğurabileceği sorunları göz önüne alarak bunların eski sistemdeki belge gibi bir yerde saklanması, dolayısıyla bu mesajların silinmemesi veya ekran görüntülerinin alınarak muhafaza altına alınması gerekir. Temel sorun burada kiminle muhatap olduğumuzun bilinmemesi. E-ticaretle bunun bir farkı var, e-ticaret arz ettiğim gibi kayıtlıdır. Kiminle muhatap olduğunuz bellidir. Vergisi vs. her şeyi sağlanmış durumdadır. Yani normal bir mağazaya gittiğimiz vakit nasıl alışveriş yapıyorsak aynısıdır. Sadece bunun sanal halidir. Ancak sosyal medya üzerinden yapılan alışverişlerde kiminle muhatap olduğumuz sorusu açıkta kalmaktadır. Zaten sıkıntının kaynağı da budur.

'YÜZDE 90’I SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN İŞLENEN SUÇLAR'

Adliyemizde bugün hakaret suçlarının yüzde 90’ı neredeyse sosyal medyadan işlenen suçlardır, hakaret suçları için. Tehdit, basit tehdit gibi suçlar şu anda mahiyeti icabında hepimiz sosyal medya kullandığımıza göre; bu tür suçların yüzde 90’ı neredeyse sosyal medya üzerinden işlenen suçlardır. Basın yoluyla işlenen suçlar bile artık sosyal medya üzerinden mesela bir haberin altına yapılan yorum veya sizin bana-benim size attığım bir mesaj hakaret suçu, tehdit suçu vb. suç teşkil ediyorsa elbette bunlarında adli merciler tarafından tespit edilmiş olması kaydıyla işlem göreceği muhakkaktır ki görmektedir.” (ANKA)