Hrant Dink cinayetinde yeni iddianame: 'Hepimiz Ermeniyiz' sloganı ile hükümet hedef alınmış

Hrant Dink cinayetine ilişkin yeni bir iddianame düzenlendi. İddianame Dink ailesine tebliğ edilmeden ilk duruşma 5 Aralık'ta yapıldı. Bugün görülen duruşmada ise detaylar ortaya çıktı.

Google Haberlere Abone ol

İSTANBUL - Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in katledilmesine ilişkin ekim ayında yeni bir iddianame hazırlandığı ortaya çıktı. İstanbul 14’ncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame, Dink ailesine ve avukatlarına tebliğ edilmeden davanın ilk duruşması 5 Aralık’ta görüldü.

ANA DAVA İLE BİRLEŞTİRİLDİ

Bugün görülen ikinci duruşmada, başka suçtan tutuklu olan Hasan Durmuşoğlu ve Osman Gülbel ile tutuksuz yargılanan Mehmet Ayhan ile Onur Karakaya duruşmaya SEGBİS ile bağlandı.

MAHKEME DİNK AİLESİNİN KATILMA TALEBİNİ REDDETTİ: ZARAR GÖRMEDİLER

Dink ailesinin avukatı Avukat Hülya Deveci davaya katılma talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, Dink ailesinin talebini 'suçtan doğrudan zarar görmedikleri' gerekçesiyle reddetti. 

Ara kararını açıklayan heyet dava dosyasını, Yargıtay'da çoğu kamu görevlisi 15 sanık yönünden bozularak dönen davayla birleştirilmesine karar verdi. Heyet bir sonraki duruşmayı 10 Ocak 2024'te görülmesine karar verdi.

İDDİANAMEDE NELER VAR?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Trabzon İl Emniyet İstihbarat Şube Müdürlüğü’nden 2005 ile 2008 yılları arasında sorumlu Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Hasan Durmuşoğlu, Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü Aşırı Sağ Faaliyetler Şube Bürosun’nda Memduh Aydın kod adıyla görev yapan ve Erhan Tuncel İstihbarat elmanı olarak görev yaptığı sırada bağlı olduğu Mehmet Ayhan, Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü Aşırı Sağ Faaliyetler Şube Bürosun’ndan Kürşad Güneş kod adıyla görev yapan Onur Karakaya ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürlüğü’nde Ali Fuat Yılmazer’e bağlı olarak Müdür Yardımcılığı görevini yürüten Osman Gülbel hakında, ‘Anayasa düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme’ suçlamasıyla cezalandırılması istendi.

'HEPİMİZ ERMENİYİZ' SLOGANI İDDİANAMEDE 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Hrant Dink’in katledilmesine ilişkin şu ifadelere yer verildi:

“Cinayet sonrasında ulusal ve uluslararası basın yayın kuruluşlarında düzene yönelik darbe girişiminde bulunduğu anlaşılmıştır. Yapılan haberler, binlerce kişinin ‘Hepimiz Ermeniyiz’ şeklinde sloganlar atarak sokaklara çıkması, uluslararası alanda siyasi iktidarın karşı karşıya kaldığı zorluklar birlikte değerlendirildiğinde; Hrant Dink cinayeti ile FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından hedeflenenin, azınlıkların ötekileştirilmesi, siyasi iktidara güvensizlik, can ve mal güvenliğinin sağlanamaması gibi söylemlerin yaygınlaştırılması ile Anayasa'nın öngördüğü düzenin fiilen uygulanmasını önlemek olduğuna...” 

'TÜRK BAYRAKLI FOTOĞRAF İLE DELİL OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILDI'

İddianamede ayrıca, “vahim eylem niteliğinde gerçekleşen bu cinayet sonrasında basına servis edilen fail Ogün Samast'ın Türk Bayrağı önünde Samsun İl Jandarma görevlileri ile birlikte çekilen fotoğrafları aracılığıyla da Türk Silahlı Kuvvetlerinin içine sızan FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının yönetim kadrolarına yerleştirilmesi amacıyla Balyoz ve Ergenekon yargılamalarına delil oluşturulmaya çalışıldığı, yine İstanbul İl Emniyet Müdürlüğünün cinayette ihmali olduğu ileri sürülerek ve bu yönde delil oluşturulmaya çalışılarak yönetim kadrolarına FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının atanmasının sağlandığı, bu sayede 2009 yılında başlayan Selam Tevhid soruşturması, 2012 yılındaki MİT kumpası, 2013 yılındaki 17-25 Aralık soruşturmaları aracılığıyla Başbakan, Bakanlar, MİT Başkanı ile Devletin üst kademesinde bulunan birçok üst düzey kamu görevlisinin dinlendiği ve takip edildiği gibi gerçeği yansıtmayan delillerin oluşturulması suretiyle meşru hükümeti ortadan kaldırmaya yönelik operasyonlar yapıldığı, bunlardan bir sonuç elde edemeyen FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün nihayetinde 15 Temmuz 2016 tarihinde Anayasal düzene yönelik darbe girişiminde bulunduğu anlaşılmıştır” denildi.