Yeşil Gündem: AB'de haşere ilaçlarına yasak genişliyor

Arıları hasta eden virüslerin başka böcekler tarafından uzun mesafelere taşınabildiği ortaya çıktı. Bu gelişme ve neonikotinoidler hakkındaki yeni bulgular, AB’yi alarma geçirdi. Son gelişmeler Yeşil Gündem’de...

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Bitkilerde döllenmeyi sağlayan arılar hakkında yeni bulgular ortaya çıktı. Süprüntü sinekleri (hoverfly) adıyla bilinen böcek türleri arılarla aynı hastalıkları taşıyabiliyor. Parlak renkli sineklerin, arıların sahip olması gereken virüsleri, besin topladıkları çiçeklerden alarak göç ettikleri uzun mesafedeki yerlere taşıyabildikleri ortaya çıktı.

Süprüntü sineklerin virüslerden ne kadar etkilendileri veya sadece taşıyıcı olup olmadıkları bilinmiyor ama söz konusu sinekler, her yıl bütün Avrupa kıtasını turluyor olabilir.

Arı virüslerinin maruz kaldığı virüslerin yüzde 20 ila 25'lik bir dilimi yaban arılarında görülüyor. Söz konusu virüsler arıların kanatlarında felç, vücut yapılarında deformasyon gibi yan etkilere neden olarak erken ölümlere sebebiyet verebiliyor. Örneğin kanatları deforme olmuş bir yaban arısının ömrü ortalama altı gün kadar kısalıyor.

NEONİKOTİNOİDLER BAĞIMLILIK YAPIYOR

Arıların ölümüne sebebiyet veren hastalıkların en büyük sebeplerinden biri tarla alanları açmak için yabani çiçeklerin yok edilmiş olması. Diğer önemli sebep ise neonikotinoid adıyla bilinen böcek ilaçları. Bu haşere ilaçlarının arılara zarar verdiği uzun zamandır biliniyor. Bundan iki yıl önce Newcastle Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada neonikotinoidlerin bünyesinde bulundurduğu nikotin nedeniyle arılarda bağımlılık yaptığı da ortaya çıkmıştı. 2017 yılının sonunda Kanada'da yapılan bir araştırmada da kuşların kilo kaybına uğramalarına ve göç yollarından sapmalarına neden olduğu tespit edilmişti. Scientific Reports'ta yayımlanan araştırmaya göre, bir mısır tohumundan daha az miktarda neonikotinoid alan serçeler, saatler içerisinde mide problemleri yaşamaya ve kilo kaybetmeye başladı. Yemek yemeyi bırakan serçeler, daha sonra kuzeye olan göçlerini tamamlayamadı ve araştırmacıların belirttiğine göre kuşlar kayboldu.

Neonikotinoid zehirleri bitkilerin tohumlarına zerk edilebiliyor, böylece bitki büyürken zehri bünyesinde tutmaya devam ediyor. Bitkiyi yiyen böcekler de zehirlenerek ölüyorlar. Zehrin tohuma uygulanması, o tohumları yiyen canlıların da, serçelerde olduğu gibi, etkilenmelerine neden olabiliyor. Ayrıca bitkilere uygulanan neonikotinoidlerin büyük bir kısmı bitki yerine toprağa geçiyor ve toprakta 19 yıla kadar etkilerini yitirmeden kalabiliyorlar. Yani bu zehirlerin tam olarak hangi canlıya ulaştığını ve ne kadar zarar verdiği hesaplamak oldukça zor.

ARILARIN HAFIZASI HASAR GÖRÜYOR

Bütün bu gelişmeler ışığında AB arılara zarar veren böcek ilaçlarının tamamını yasaklamak için hazırlanıyor. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından hazırlanmış olan yeni değerlendirme raporundaki bulgular, kurumu haşere ilaçlarıyla ilgili daha sert tedbir almaya zorladı. EFSA raporuna göre bir sinir gazı işlevi gören neonikotinoidler, arıların hafızasında hasara ve kraliçe arı popülasyonunda düşüşe sebep oluyor. EFSA'nın değerlendirmesi ilk defa aynı anda hem de yaban arılarını aynı araştırmanın içine dahil ediyor.

Araştırma raporu çok sayıda bilim insanı ve çevreci tarafından takdirle karşılandı. Friends of the Earth (Dünyanın Dostları) kuruluşundan Sandra Bell, “arıların geleceğiyle ilgili çok uzun süredir Rus ruleti oynuyoruz diyor”. Sussex Üniversitesi’nden Dave Goulson ise raporun neonikotinoidlerle ilgili daha sıkı tedbirlerin alınması gerektiğine dair güçlü bir dayanak oluşturduğunu vurguluyor.

AB’nin 2013 yılının Nisan ayında yürürlüğe soktuğu yönetmelikte neonikotinoidlere, başta kolza yağı tohumu üzere, kısmi bir yasaklama getirilmişti. 2017 yılında taslağı hazırlanmış olan ve yakın zamanda yürürlüğe girmesi beklenen yeni yönetmelikte ise yasağın genişletilmesi ve bütün Avrupa kıtasına yayılması bekleniyor.