Darwin'in torunu: Et yemeyin

Darwin'in torunu ete savaş açtı. Yenilenebilir enerji fosil yakıttan daha hesaplı. Güneş enerjisi Porto Riko'da nasıl hayat kurtardı? Hepsi Yeşil Gündem'de

Google Haberlere Abone ol

DUVAR- Evrim teorisini ortaya atan Charles Darwin'in torunu Chris Darwin kendini türü tükenme tehlikesi altında olan canlılara adadı. Darwin bunun için beslenme alışkanlıklarımızı sorgulamamız ve bir seçim yapmamız gerektiğini söylüyor.

'GEZEGENİ DAHA ÇOK SEVİYORUM'

Dünyada ilk defa İngiltere'de ilk defa et tüketimi hakkında kapsamlı bir konferans düzenlendi. Et üretimi ve tüketiminin dünyadaki yaşamı nasıl etki Tükeniş ve Hayvancılık başlıklı  konferansın 50'den fazla katılımcısı ve 500'den fazla delegesi arasında Chris  Darwin de vardı. The Independent gazetesine de konuk olan  Chris Darwin, " Evet proteine ve düzenli almamız gereken 25 aminoasit var.Gelin görün ki bu aminoasitler bitkilerde de var. Evet, güneşli bir günde güzel bir biftek ve patatesin yanında bir Avustralya pubında şarap içmeyi ben de çok severim ama gezegeni daha çok seviyorum" diyor.

Chris Darwin, insanları daha az et yyeye teşvik etmek için "Darwin'in Meydan Okuması (Darwin Challenge)" adıyla bir hareket başlattı. Darwin Cahallenge'ı bir mobil uygulamay da dönüştüren Darwin, kampanyaya katılanları haftada bir gün daha az et yemeye davet ediyor.   Darwin Challenge projesinin sitesinde hayvanlara kötü muamelenin ve ormansızlaşmanın durdurulabileceği, insan sağlığının düzelebileceği,sera gazı salımının düşebileceği,  ve insan haklarında kazanımlar elde edilebileceği söyleniyor.


Fosile yatırım yapan kaybediyor

Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü'nün (IEFFA) yayınladığı rapora göre ekonomiler güneş ve rüzgara yatırım yaparak milyarlar kazanabilir ve kömürlü ve diğer termik santrallere yatırım yapan Avrupa elektrik şirketlerinin yaşadığı büyük maddi kayıpların başlarına gelmesini engelleyebilir.

“Dönüşmekte Olan Küresel Elektrik Şirketleri: Liderler ve Geride Kalanlar: 11 Vaka Çalışması” isimli araştırma, teknoloji alanındaki gelişmeler ile rüzgar ve güneşe dayalı enerji üretim maliyetlerindeki düşüş sayesinde, Asya, Avrupa, Güney ve Kuzey Amerika ve Afrika’da yaşanan hızlı değişime dikkat çekiyor.

Raporda Enel, RWE ve Engie gibi 11 büyük elektrik üretim şirketi ile ile bu şirketlerin ellerinde bulundurduğu elektrik santralleri incelendi. 2007 ve 2016 yılları arasında beklenenden daha az performans gösteren elektrik santrallerin bu şirketlere neden olduğu toplam piyasa değeri kaybının 180 milyar dolar gibi bir seviyeye ulaştığı ortaya çıktı.

'YENİLENEBİLİR ENERJİ DAHA HESAPLI'

Raporun başyazarı ve IEFFA Avustralasya Enerji Finansmanı Çalışmaları Direktörü Tim Buckley yenilenebilir enerji üretimi sayesinde, Avrupa’dan Asya’ya, Kuzey ve Güney Amerika’dan Afrika’ya toptan elektrik fiyatlarını aşağı çektiğini vurgulayarak, yenilenebilir kaynakların yakıt maliyeti olmadığı için fosil yakıtlardan daha hesaplı olduğunu ifade ediyor.

Raporda, Toptan elektrik fiyatlarındaki düşüş tüm Avrupa’da önemli piyasa dalgalanmalarına yol açtığı söylenerek yenilenebilir enerjinin sorumluluk ve gereklerini üstlenmekte geç kalmış başlıca elektrik şirketlerinin süregelen maddi kayıp riskiyle karşı karşıya kaldığı uyarısını yapıyor.

Araştırmacılar metinde çok sayıda ülkenin yenilenebilir enerji yatırımlarıyla ilgili dikkat çekici veriler ortaya koyuyor. ABD'de yenilenebilir enerji lideri NextEra için yenilebilirler düşük fiyatlara elektrik sağlamaya devam ederken, şirket aynı zamanda yenilenebilir enerjisi bir sürdürülebilir hissedar katkı değeri yaratma aracı olarak görüyor.  Çin’de ise CEIC (China Shenhua ve China Guoadian’ın birleşmesinden doğan şirket) muhtemelen dünyanın en büyük kurulu gücüne (225 GW) sahip şirketi olacak.

2007’den bu yana elektrik fiyatlarının dört misli arttığı Güney Afrika'da yüksek maliyetli bir kömürlü termik santral inşaatının fiyatların daha da artmasına yol açabileceği öngörülürken yenilenebilir enerjinin her zamankinden daha cazip bir yatırım olacağı düşünülüyor.

Güneş enerjisi tarifeleri başlıca ulusal elektrik şirketi NTPC’nin mevcut kömürlü termik santrallerde ürettiği elektriğin maliyetinden daha ucuza geldiği için 2017 yılı Hindistan için bir dönüm noktasıydı. Son olarak Avustralya'da da, enerji politikalarındaki belirsizliklerden kaynaklanan çok yüksek elektrik fiyatları ve bunun sonucu olarak yenilenebilir enerji dönüşümündeki gecikme önemli bir siyaset meselesine dönüştü.


Güneş enerjisi hayat kurtardı

Maria kasırgasının büyük bir yıkım yarattığı Porto Riko'da güneş enerjisi yaraların daha hızlı sarılmasına vesile olabiliyor. Adanın diğe sakinleri hasar görmüş jeneratörlerini tekrar devreye sokabilmek için dizel yakıt beklerken çiçek yetiştiricisi Hector Santiago, işletmesini çok kısa bir sürede tekrar açabildi.

'BENİM ELEKTRİĞİM VAR ONLARIN YOK'

Hector Santiago, bundan altı sene önce yaklaşık 160 dönümlük arazi içinde kurduğu kurduğu fidelik için 300 bin dolar masraf yaparak 244 tane güneş paneli yerleştirmişti. Reuters'a konuşan Santiago: " Herkes paneller çok pahalı olduğu için bana deli muamelesi yapmıştı. Şimdi benim elektriğim var, onların yok" diyor.

Adada faaliyet yürüten güneş enerjisi firmaları da sektörün geleceğini parlak görüyor. Adada bir panel montaj firmasına sahip olan  Henry Pichardo, giderek daha fazla insanın bilinçleneceğini şirketinin yılda yüzde 20 büyüyeceğini öngörüyor.